11 ili vuran deprem hepimizi derinden yaraladı. İlk şokun ardından herkes harekete geçti. AFAD, AKUT, Kızılay gibi devletin arama kurtarma ve afet ekiplerinin yanı sıra Türkiye’nin dört bir yanından ve dünyanın çeşitli ülkelerinden gelen itfayeciler, madenciler, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve gönüllüler günler sürecek zorlu uğraşa koyuldu. Mucizeler yaşadık. Antakya’da 296. saatte bile bir çift kurtarıldı. Belediye başkanları kampanyalar düzenleyerek depremzedeleri yalnız bırakmadı. Çadırlar kuruldu. İhtiyaçlar karşılanmaya çalışıldı. Hükümetin bakanları, tüm parti liderleri ve temsilcileri yaraları sarmak için bölgeye koştu. Bu büyük felaket karşısında tüm dünya kenetlendi. Acılarımıza merhem oldu.

Geçmişten ders almak… 

Cumhuriyetin ilk felaketi olan, 13 Eylül 1924’te yaşanılan, Erzurum Pasinler depremini hatırladık. Ulu önderimiz Atatürk felaketler karşısında da ne kadar farklı bir lider olduğunu ortaya koymuştu. Savaş alanında ve Cumhuriyeti ile yönetilecek yeni ülkeyi kurarken gösterdiği başarıyı Cumhuriyeti sürdürürken ve felaketlerle mücadele ederken de görebilirsiniz. Erzurum depremini öğrendiği zaman Trabzon da halkla buluşuyordu. Ziyaretini hemen keserek Erzurum’a geçen Gazi Paşa tek tek köyleri dolaştı. Vatandaşlar acılarını unutarak Gazi Mustafa Kemal Paşa’ya sarıldılar. Atlı, yayan binlerce Erzurumlu içten gösterilerle Atatürk’ü aralarına alıp  “Çok yaşa” tezahüratlarıyla selamladılar.

Gazi Paşa yaptığı tarihi konuşmada şunları söyledi.

 Efendiler!

 Kuşkunuz olmasın ki, Erzurum’daki depremden üzüntülü olan bütün bir milletir. Bütün Türk Dünyası’nın kalbi, tıpkı benim acılarımla atmaktadır. Toplumun bu üzüntüye yalnız manevi ilgiyle kalmayacağı; ortaya çıkan felâketi azaltmak için maddi olarak da yardım görevini yapacağı kesindir.

 Arkadaşlar!

 Hükümetimizin Erzurum felâketiyle, felâkete uğrayanlarla çok yakından ilgili olduğunu, yalnız resmi görevi gereği değil, insani, vicdani duygularla acıları hafifletmek için en etkin önlemleri almaya çalışacağını önemle belirtirim. Benim buraya gelişim, aynı zamanda hükümetin de gereken bilgiyi almasında ayrıca zaman kazandıracaktır. Mümkün olan her şey yapılacak; durumu düzeltmeye çare bulunacaktır. Bu felâkete uğrayanlara, hükümetin acele yardımı kuşkusuzdur. Buraya gelmekliğim, felakete uğrayanların durumlarını yerinde doğrudan inceleyerek bulabileceğim önlemleri, hükümet merkezine (Ankara) bildirmek hususunda yararlı olacaktır.”

6 Şubat 2023 Kahramanmaraş depremi 11 il yıkılıyor. Can kaybımız çok fazla, 1924 yılında nasıl yaralar sarılıp tekrar ayağa kalktıysak bugünde başaracağız…

Radyo Ege ve Son Mühür yanınızda…

Biz de özellikle çocuklarımız tekrar gülsün diye bir kampanya başlattık… Çocuk kitapları, boyama defterleri, kırtasiye malzemeleri, oyuncaklar toplayıp bölgeye bir TıR ile götüreceğiz. Çocuklarla oyunlar oynayıp, sizlerin hediyelerini ileteceğiz. Medya merkezimize hediyelerinizi bekliyoruz.

Yazımı Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün bir sözüyle bitiriyorum… Ders alınması gereken kenetlenmenin önemini anlatan bu söz her zaman yoluma ışık olmuştur… 

“Birlik ve beraberlik; ölümden başka her şeyi yener. Bir ulus sımsıkı birbirine bağlı olmayı bildikçe yeryüzünde onu dağıtabilecek bir güç düşünülemez. Bugün vatanımızda bir milli kudret varsa, o cereyan, felaketlerden ders alan ulusun kalp ve dimağından kopmuştur.”