Kurtuluş Savaşı; 15 Mayıs 1919’da İzmir’i isgal eden Yunanlılara, ilk kurşunu atan Hasan Tahsin ile başlar ve yine İzmir’de 9 Eylül 1922’de Türk Ordusu’nun İzmir’e girip, Yüzbaşı Şerafettin’in şanlı bayrağımızı hükümet konağına çekmesi ile sona erer. Bu yüzden 9 Eylül hem İzmir’in hem de ülkenin kurtuluşunun ve kuruluşunun simgesi olmuştur. Sadece İzmir’in değil ülkenin de doğum günüdür aslında… Yeni bir dönemin başlangıcıdır.
Birinci Dünya Savaşı’nın sonunda imzalanan Mondros Mütarekesi, savaşın sona ermesinden sonra beklenen barış ortamına sahip değildi. Bu zamanda İzmir’in işgali Anadolu’da milli mücadeleyi ateşlemişti. Zafere doğru koşuyorduk. 30 Ağustos sonrası 31 Ağustos’ta başlayan amansız takip sonunda Türk kuvvetleri 2 Eylül’de Uşak’a girdi. Takip Harekâtı büyük bir hızla ilerledi. Türk askeri dinlenmek ve uyumak istemiyordu. Çünkü kurtardığı her kasabanın, köyün, şehrin Yunanlılar tarafından yakıldığını, Türklerin de acımasızca katledildiğini görüyordu. 9 Eylül günü 1.Kolordu Kemalpaşa’ya, 2. Kolordu Manisa’ya, 4. Kolordu Turgutlu’ya ulaştı. Kuzeyde Kazancıbayırı’nda Yunan mevzilerine taarruz eden 3. Kolordumuz düşmanı atarak Bursa’ya ilerledi. Türk süvarileri üç yılı aşkın süredir yas çeken İzmir halkının sevinç gözyaşları arasında İzmir’e girdi.
Bu başlangıcın 103. Yılını coşkuyla kutluyoruz. Yüzyılın gecesi çok güzel kutlanacak. Bir Kemalpaşalı olarak 8 Eylül’de de Kemalpaşa’nın kurtuluşunu kutladık. Bu vatan kolay kazanılmadı kıymetini bilmemiz gerek… Esaretten bağımsızlığa, karanlıktan aydınlığa bizleri taşıyan başta Mustafa Kemal Atatürk’ü, silah arkadaşlarını, tüm şehitlerimizi rahmetle anıyoruz.
Her son yeni bir başlangıçtır. Kurtuluş ile kuruluş başlamıştır…
İzmir’in bayramı kutlu olsun…
**
Yeni dönem…
Radyo Ege ve Son Mühür olarak doğrudan taraf olan çizgimizden hiç ödün vermeden yolumuza devam ediyoruz. Ne reklam versin diye kimseyi karalarız ne de reklam veriyor diye hatasını görmemezlikten geliriz. Tabii ki söz hakkı herkesin var. Ekranımız, stüdyolarımız, sayfalarımız herkese açık. Basın İlan Kurumu’ndan resmi ilan yetkisi alınca sorumluluğumuz daha da arttı. Gücümüzü sizden alıyoruz.
“Ya istiklal ya ölüm” diyen bir neslin torunları olarak doğru bildiğimiz yoldan şaşmayacağız…