Bir zamanlar TEKEL vardı bu ülkede…

Ve devlete ait bu kurum, tıpkı adı gibi alkollü içkilerin satışında tekeldi. 

1960’lı yılların başlarında devlet, İzmir Bayraklı’da TEKEL rakı fabrikası açmaya karar verdi. Kısa bir süre sonra da şarap fabrikasını ekledi yanına…

Tolstoy’un "Tüm muhteşem hikâyeler iki şekilde başlar: Ya bir insan bir yolculuğa çıkar, ya da şehre bir yabancı gelir" sözündeki gibi, TEKEL’in son hamlesi muhteşem bir hikayenin başlangıcı oldu…

 

Bu muhteşem hikayenin gelişimine zemin hazırlayan Rakı fabrikası çalışanlarıyla, şarap fabrikasında çalışanların genellikle öğle molalarında futbol topu üzerinden tatlı rekabetidir…

Kim düşündü, ne düşündü, nasıl düşündü bilinmez bilinmesine ama bilinen benzerine dünya üzerinde rastlanmayan, ilk ve tek, rakı fabrikasında çalışanların RAKISPOR, şarap fabrikasında çalışanların ŞARAPSPOR adıyla tatlı mı tatlı, keyifli mi keyifli rekabetinin başladığıdır…

Adı konmamış bir yasakla soyadları yerine sadece isimler vardır ve elbette olmazsa olmaz, bu isimlerin başında lakaplar…

O günlerin gazetelerine yansıyan kadrolar, bu hayattan keyif almayı bilen insanların lakap konusunda da ne kadar kıvrak zekalı olduğunu gösterir…

 

Rakıspor; Adolf Hulki, Yörük Mustafa, Gececi Metin, Salhane Memduh, Ayı Adnan, Zarbo Çelik, Başçavuş Ali, Kıvırcık Kamil. 

 

Şarapspor ise; Ruh Hasan, Berbat Sıtkı, Yorgan Hikmet, Yavru Güngör, Böcek Emin, Zorzo Ahmet, Hacı Fuat, Yanki Mehmet, Reno Ahmet ve Polis Engin.

 

Bu keyifli ve zeki insanların başrolünde olduğu rekabetin en çakır keyif hali ‘Rakıspor-Şarapspor’ karşılaşmaları artık yok…

İşin kolayına kaçıp iktidarın kültürel baskısının bu rekabetin bitmesine neden olduğunu söyleyebilirsiniz elbette…

2001’de o dönemin Karşıyaka Belediye Başkanı Şebnem Tabak’ın desteğiyle yeniden canlanmaya çalışan tatlı rekabet, yine dönemin valisi Alaattin Yüksel tarafından yasaklamasıyla ayakları üzerine dikilemeden bitmişti…

Aradan geçen 21 yılda bu eşi benzeri olmayan, dünyanın en hoş, en renkli etkinliklerinden biri olan tatlı rekabeti canlandıracak ne bir siyasi irade ne de sportif bir çaba oldu…

Sosyolojik bir değişim var ve ortaya çıkan yeni tabloda bu türden etkinlikleri yaşatabilecek ne bir güç, ne bir irade ne de bir çaba var…

Bugün bahsi geçen alkollü içkiler üzerinden yeniden bir rekabet atmosferi yaratılsa takımların isimleri büyük ihtimal ‘SAHTE RAKISPOR’ la, ‘ÇAKMA ŞARAPSPOR’ olabilir…

Bugünün sadece sosyolojik değil, ekonomik şartlarında da söz konusu alkollü içkilerin sebil gibi akacağı etkinlik düzenleyebilecek babayiğit bulmak kolay değil…

Güzel günlermiş… Güzel lakaplı, güzel insanlar, güzel bir etkinlik başlatmışlar…

Belki de o günlerin güzelliği, o günlerde kalmış olmasından kaynaklanıyordur, kim bilir?