Türk sinemasının özgün ve saygın isimlerinden Zeki Demirkubuz, son ziyaretinde rotasını Hakkâri'nin incisi Çukurca'ya çevirdi. Bölgenin kendine has doğal güzellikleri ve yöre halkının içten misafirperverliği karşısında büyülenen Demirkubuz, bu deneyiminin kendisinde derin ve kalıcı bir etki bıraktığını ifade etti.

Hakkâri'nin ihtişamlı dağları Demirkubuz'u büyüledi

Çukurca'ya ayak bastığı ilk andan itibaren bölgeyi saran muazzam dağların heybeti karşısında hayranlığını gizleyemeyen Zeki Demirkubuz, bu coğrafyanın benzersizliğini vurguladı. Daha önce sadece İskandinavya'nın büyüleyici ülkesi İsveç'te benzer bir manzaraya şahit olduğunu belirten usta yönetmen, Türkiye'de bu denli yakın ve etkileyici dağ-insan ilişkisini ilk kez Hakkâri'de deneyimlediğini dile getirdi. Demirkubuz, "Buradaki dağlar, sanki yanı başınızdaymış gibi insana inanılmaz bir yakınlık sunuyor. Kendimi bu görkemli doğanın adeta bir parçası gibi hissettim," şeklinde konuştu.

Çukurca'nın sahip olduğu doğal yaşam ve insani bağlar ilgi odağı oldu

Çukurca'nın sahip olduğu doğal yaşam ve insani bağlar ilgi odağı oldu

Zeki Demirkubuz'un Çukurca'ya olan hayranlığı sadece dağların etkileyici siluetiyle sınırlı kalmadı. Ünlü yönetmen, bölgenin bozulmamış doğal yaşamının ve yöre sakinlerinin arasındaki sıcak, samimi ilişkilerin de kendisini derinden etkilediğini belirtti. Bu gözlemlerin, gelecekte hayata geçireceği sinema projeleri için önemli bir ilham kaynağı olabileceğine de dikkat çekti.

Kaynak: İHA