Eylem Tok’un avukatı Jennifer M. Herrmann, müvekkilinin iadesinin durdurulması amacıyla mahkemeye başvuruda bulundu. Bu başvurunun ardından davayı yürüten savcı Kristen Kearney, mahkemeye sunduğu dilekçede ABD hükümetinin süreçle ilgili tutumunu açıkladı.
Savcı Kearney, ABD Dışişleri Bakanlığı'nın mahkemenin onayına rağmen Tok ve oğlunun Türkiye’ye teslim edilmesi için bir emir çıkarmayacağını ve 28 gün boyunca iade işleminin gerçekleştirilmeyeceğini bildirdi. Ayrıca, bu süreçte Tok ve Cihantimur'un hukuki itiraz haklarını kullanabilmeleri için fırsat tanınacağı ifade edildi.
İade süreci durabilir mi?
Savcılığın dilekçesinde, Eylem Tok ve Timur Cihantimur’un mahkemenin iade kararına itiraz edebilmeleri için 28 günlük bir süre tanındığı ifade edildi. Bu süre zarfında Habeas Corpus başvurusu yapılması durumunda, mahkemenin bu başvuruyu değerlendirmeden iade sürecinin ilerlemeyeceği vurgulandı. Ancak, mahkeme Habeas başvurusunu reddederse, ABD Dışişleri Bakanlığı'nın Tok ve oğlunun iadesi için bir teslim emri çıkarabileceği belirtildi. Mahkeme, aksi bir karar almadığı takdirde, iade işleminin bu aşamadan itibaren herhangi bir zamanda gerçekleşebileceğini de açıkladı.
Kararın detayları
Savcılığın dilekçesinin ardından, Hakim Donald L. Cabell, davayla ilgili olarak elektronik bir karar girişi yaptı. Kararın detaylarında, "Mahkeme, ABD hükümetinin sunduğu Eylem Tok’un iadesine ilişkin onay ve taahhüt belgesini imzalayarak Dışişleri Bakanlığı’na iletecek. Ancak, ABD Dışişleri Bakanlığı bu belgenin kayda geçtiği tarihten itibaren 28 gün boyunca Tok’u Türkiye’ye teslim etmeyecek. Tok’un bu süre içinde Habeas Corpus dilekçesi sunması durumunda, mahkeme bu başvuruyu değerlendirmeden ABD yönetimi iade sürecini ilerletmeyecek." şeklinde ifadeler yer aldı.