Son Mühür - Ayşegül Koç / Zafer Partisi Genel Başkan Yardımcısı, Avukat Özcan Pehlivanoğlu, Son Mühür TV’de yayınlanan Sıcak Bakış programında Ayşegül Koç’un sorularını yanıtladı. TÜSİAD’ın açıklamalarına ilişkin konuşan Pehlivanoğlu; “TÜSİAD bugüne kadar neredeydi?” diye sordu. Pehlivanoğlu; “TÜSİAD yöneticileri evet doğru söylediler ama bugüne kadar nerelerdeydiler diye ben şahsen soruyorum ama onlara yapılan bu soruşturmanın siyasi olarak yapılmasını da kabul etmiyorum” dedi. 

“Ümit Özdağ Silivri’de rehin tutuluyor”

Ümit Özdağ ile ilgili yaptığı görüşmenin detaylarına ilişkin bilgi veren Pehlivanoğlu;  “Kendisi ile en son cumartesi günü bir saatin üzerinde bir görüşme yaptım. Silivri'de sağlık durumu gayet iyi, morali çok yüksek. Türkiye'nin karşı karşıya olduğu bu yaşamsal sorunlarla ilgili olarak düşüncelerini toplumla paylaşıyor, gazetecilerle paylaşıyor, mektuplar gönderiyor, bizlere toplumla paylaşmamız gereken konuları iletiyor. Bizlerde Türk toplumuna aktarmaya çalışıyoruz. Bugün de sizin programınız vesilesiyle bunu yapmaya çalışacağız. 

Bir de tabii Ümit Özdağ'ın Türk milletine selamları var, saygıları var, sevgilerini iletiyor ve Ramazan ayının da hayırlı bir şekilde geçmesi temennisinde bulunuyor. Şimdi Ümit Özdağ’ın neden tutuklandığı sorusu bence herkes tarafından sorulan ve cevapları da herkes tarafından çok net olarak verilen bir soru olarak karşımızda duruyor. Ümit Özdağ, bebek katili, teröristbaşı Abdullah Öcalan ile yapılan müzakerelerin, görüşmelerin ardından terör örgütü ile varılmak istenen bir sonuç ve nihayetinde anayasada yapılacağı ifade edilen değişikliklerle ilgili olarak muhalefet etmesin diye bugün hürriyeti kısıtlanmış durumda, haksız ve hukuksuz şekilde ve yargılama konusunda da biz yargılamanın objektif hukuka uygun bir şekilde yapılmadığını düşünüyoruz ve bu süreçte de haklı çıkıyoruz. 

Şimdi Ümit Özdağ'ın ifadesiyle Silivri'de tutsak tutuluyor. Bizim genel başkanımız rehin tutuluyor. PKK terör örgütü ile yapılan bu görüşmelere ve bu pazarlıklara karşılık Özdağ, muhalefet etmesin, Türk milletinin aleyhine yapılmak istenen bu çalışmalara engel olunmasın diye hürriyeti kısıtlanmış durumda. Bu haksız ve hukuksuz durum şu an devam ediyor. Ama tabii biz bu davanın hukuki bir dava olmadığını da biliyoruz. Bu dava siyasi bir dava. Siyasi karar mercileri ve Türkiye'yi belli bir yere götürmek isteyen güçler Genel Başkanımız Ümit Özdağ'ın cezaevinde tutuklu olarak kalmasına karar vermişler ve bunu uyguluyorlar ve hatta genel başkanımızın ifadesi var; ‘Düşman ceza hukuku uygulanıyor’ bana karşı diye. Biz de tabii Türk milletine bunu şikayet ediyoruz. Bizim şikayet edebileceğimiz tek merci Türk milleti” diye konuştu.

“Bu sürecin halkta karşılığı yok”

“Bu sürecin halkta karşılığı yok” diyen Pehlivanoğlu; “Siz şimdi terörle müzakere ediyorsunuz, Apo'yu dışarı çıkartmaya çalışıyorsunuz. Ona birtakım terörsüz Türkiye aldatmacasıyla bir takım laflar söyletiyorsunuz ve anayasada birtakım değişiklikler yapıyorsunuz. Türkiye Cumhuriyeti'nin eski başbakanlarından biri. Ben adını bile anmak istemiyorum.  Anayasada vatandaşlık tanımı değiştirilebilir diye çok açık, net bir şekilde söylüyor. Kimden cesaret alarak bunları yapıyor? Sonra terörsüz Türkiye diyorsunuz sonra DEM heyeti İmralı’ya gidiyor. İmralı’dan sonra Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde grubu olan veya temsil kabiliyetini kazanmış olan bazı partileri ziyaret ediyor. Ardından nereye gidiyor? Suriye'ye gidiyor. Ardından Irak'a gidiyor. Barzani ailesiyle görüşüyor, Talabani ailesiyle görüyor. Hani bu Türkiye'nin iç meselesiydi ve Türkiye kendi iç dinamikleriyle bunu halledecekti? Ne işleri var bu heyetin, Barzani ailesiyle Talabani ailesiyle görüşülmesinin ne gereği var? Bunlar Türk milleti açısından asla kabul edilebilir hadiseler değil. 

Şimdi çok önemli bir husus daha var. Burada yine bugün bir anket yapılmış. Yeni Çağ Gazetesi’nde Aslan Bulut bunu yayınlıyor. Yüzde 66 küsur halkımız bu sürece inanmıyor. Çok önemli bir rakam. Bunun halkta karşılığı yok. Ama birtakım gazeteciler birtakım yandaş medya organları algı yaratarak sanki Türkiye’nin yüzde 75, 80’i bu sürece destek verdiği gibi bir durum ortaya koyuyorlar, yanıltmaya çalışıyorlar. Türk milleti üzerine Türkiye Cumhuriyeti Devleti üzerine bir oyun var. Biz Ümit Özdağ ve Zafer Partisi olarak bu oyunu engelleyen bir insan ve parti olarak görüldüğümüz için bu durum bize reva görülüyor. Ama varsın görülsün. Biz Türk milletinin hak ve hukukunu aramaktan, Atatürk'ün bize emanet ettiği Türkiye Cumhuriyeti’ni korumaktan ve kollamaktan asla geri durmayacağız” dedi. 

“Zafer Partisi olarak gençler arasında üçüncü partiyiz”

Gençler arasında yapılan bir çalışmaya da değinen Pehlivanoğlu; “18-29 yaş arası gençlerde ocak ayı içerisinde yapılan araştırmada yüzde 18’e yakın oyu var Zafer Partisi’nin ve üçüncü parti durumdayız. Zafer Partisi olarak bu bize yeter mi? Hayır yetmez. Biz süratle iktidar olmak istiyoruz. O sebeple ikinci parti olmaya gençler arasında ikinci parti olmaya çok çabalıyoruz. Gençlerin sorunları çok dolayısıyla da gelişmiş Batı’ya doğru gitmek istiyorlar. Ama bu çözüm değil, biz gençlerimize rahat, mutlu, huzurlu, refah içinde yaşayabilecekleri bir gelecek yaratmak istiyoruz. Bunun çok yönlü bir çalışma gerektirdiğini de biliyoruz. İnsanların güvenliğini sağlamak zorundasınız, sosyal donatı alanları yapmak zorundasınız, rahat yaşayabilecekleri bir hayatı onlara sağlamak zorundayız” dedi. 

Avukat Özcan Pehlivanoğlu“TÜSİAD bugüne kadar neredeydi?”

TÜSİAD’ın açıklamalarına ilişkin de konuşan Pehlivanoğlu; “TÜSİAD bugüne kadar neredeydi?” diye sordu. Pehlivanoğlu; “İş bu noktaya gelinceye kadar, yani 23 yıllık bir AK Parti iktidarı var. Türkiye'de 23 yıldır TÜSİAD’ın herhangi bir şekilde sesini duymadık. Bu 23 yıl içerisinde halkın ekonomik krizlerle ezildiğini, yoksullaştığını, fakirleştiğini gördük. Yani sadece kendi sermayesini korumak için mi var? Kendi üyelerini korumak için mi var? Bunu da ister ister istemez düşünüyor insan. Elbette ki orada bir siyasi münazaa var, diyor ki böyle konuşamazsın diyor siyasi irade. Bugün bu tarz konuşmasını da ben doğru bulmuyorum. Bugün Türkiye biliyorsunuz dünyanın en pahalı dış kredilerini kullanan bir ülke. Bugün Türkiye'de asgari ücretli, müthiş derecede bir açlık ve yoksulluk sınırında. Bugün içtiğiniz sütten yediklerinize kadar altından yabancılar çıkıyor. 

Geçtiğimiz hafta Ödemiş’teydim KOZA-DER diye büyük bir sivil toplum hareketi var. Gerçekten buradan da onlara selam gönderiyorum ve verdiği mücadeleleri de takdirle karşılıyorum. Orada termal bir santral yapılmak isteniyor. Bir kısmı kaynağı belirsiz bir sermayenin yaptığı termal santral. Ama o termal santralin Ödemiş halkına verdiği zararı kimse konuşmuyor. Bunu niye önemsemiyorsunuz? Siz bu ülkenin sermayesi değil misiniz? Niye bunu yapmaya çalışıyorsunuz? Köylerde doğa katliamı var. Doğa katliamı karşısında Ödemişli insanlarımızın sağlığını bu şekilde kaybetmesine neden olacak bu tip oluşumlar karşısında onların yanında olacağımızı söyledik. Çünkü vatandaş olmak bunu gerektirir. Bu ülkeyi sevmek bunu gerektirir. TÜSİAD yöneticileri evet doğru söylediler ama bugüne kadar nerelerdeydiler diye ben şahsen soruyorum ama onlara yapılan bu soruşturmanın da siyasi olarak yapılmasını kabul etmiyorum” dedi. 

“İzmir’de iktidara talibiz”

“Ülkede yaşanan tüm süreçlere baktığımızda hep birlikte, beraber bu mücadeleyi vereceğiz” diyen Pehlivanoğlu; “Ülkemizi koruyup kollayacağız. Bunu Zafer Partisi’nin meselesi olarak görmeyin. Bir siyasetçi olarak konuşmuyorum. Zafer Partisi’nde ben ve diğer arkadaşlarım siyaset yapmıyoruz, politika yapmıyoruz, vatan müdafaası yapıyoruz. Memleketin meselelerini çözmeye çalışıyoruz. Bizim sizlerden hiçbir farkımız yok. Bu arada İzmir'de de iktidara talibiz. İlk yerel seçimlerde İzmir Büyükşehir Belediyesi’ni yönetmek istiyoruz. İlçelerinde de belediyeleri kazanmak istiyoruz. Zafer Partisi buna hazırlanıyor. Bunu İzmirlilerin bilmesini isterim. İnşallah güzel, mutlu, refah içerisinde güvenlik ve huzur içerisinde yaşadığımız bir İzmir ve Türkiye'yi hep birlikte görürüz” dedi.

Muhabir: Ayşegül Koç