ALPER TEMİZ - Yapay zeka teknolojilerinin ürün geliştirmedeki katkıları ve tüketici davranışlarını analiz etmedeki başarısı, küresel ekonomiyi hızla dönüştürüyor. Bu süreçte, fintech sektörü geleneksel finansal yöntemlere ciddi bir rakip haline geldi. Pandemi sonrası dönemde teknolojinin ekonomi üzerindeki etkisi daha da belirgin hale gelirken, birçok ülke teknoloji odaklı ekonomik dönüşümleri hızlandırdı. Türkiye’de İstanbul, fintech konusunda öne çıkarken, İzmir ise bu alanda geri kalıyor mu? İzmir, geleneksel yöntemlere fazlasıyla bağlı kalarak, sürdürülebilir bir geleceği ıskalıyor mu? İzmir Ekonomi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Coşkun Küçüközmen, İzmir'in ekonomik yapısını ve gelecekteki yönelimlerini değerlendirdi.

Images 8-4

"Yenilikçi yaklaşımlar benimsenmeli" 

Prof. Dr. Küçüközmen, teknolojiyi üreten değil, tüketen bir pozisyonda olmanın maliyetine dikkat çekerek, İzmir’in fintech trenini kaçırabileceği uyarısında bulundu. "Fintech küresel ölçekte hızla gelişiyor ve sınırlar giderek önemsizleşiyor. Ancak Londra, Singapur, ABD gibi ülkeler bu alanda öne çıkarken, İzmir’in bu yarışta geri kaldığını söyleyebiliriz. Teknokent ve bilim parkı gibi yapılar İzmir’de mevcut, insan kaynağı da var, ancak sorun sermaye eksikliğinde. Bu alanda yenilikçi bir yaklaşım benimsenmeli ve paydaşların katılımıyla kapsamlı toplantılar düzenlenmeli” dedi.

Azerbaycan parası, Türk Lirası karşısında rekor kırdı! Azerbaycan parası, Türk Lirası karşısında rekor kırdı!

"Finansal kimliğimizi arıyoruz" 

Küçüközmen, İzmir’in finansal yapı açısından eksikliklerine dikkat çekerek, "Bankaların bile İzmir’den İstanbul’a taşınması kente büyük kayıplar yaşatıyor. Finans sektörünün fiziki varlığından çok, teknolojinin kullanımı daha kritik. İzmir, bu alandaki potansiyelini değerlendiremiyor. Kentte büyük bir konutlaşma ve betonlaşma süreci yaşanıyor. Bu da İzmir’in rekabetçi üstünlüğüne zarar veriyor" diye konuştu. 

İzmir’in ekonomisinin daha akıllı şehir uygulamalarına ve küresel ölçekli fintech yatırımlarına yönelmesi gerektiğini dr vurgulayan Küçüközmen, kentte artan dış göç, deprem gibi olumsuz etkilerin yanı sıra, tatil merkezlerinin şehirleşme tehdidi altında olduğunu belirtti. İzmir’in ekonomik kimliğini bulma yolunda fintech ve küresel açılıma odaklanması gerektiğinin altını çizdi.

Muhabir: Alper Temiz