Son Mühür- Berivan Kaya/ Ege İhracatçı Birlikleri Sürdürülebilirlik raporunu kamuoyu ile paylaştı. Basın toplantısı Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatörü Jak Eskinazi, Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Başkanı Mehmet Ali Işık'ın katılımıyla gerçekleştirildi.

Açılış konuşmasını gerçekleştiren Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatörü Jak Eskinazi, "Bugün burada sadece bir rapor paylaşmıyoruz; geleceğe dair umutlarımızı, sorumluluklarımızı ve vizyonumuzu da paylaşıyoruz. Dünyamız artık bize açıkça gösteriyor: Sınırlı kaynaklarla sınırsız büyüme modeli mümkün değil. İklim değişikliği, biyolojik çeşitlilik kaybı ve kaynak tükenmesi gibi tehditler; iş yapış şekillerimizin köklü biçimde değişmesini zorunlu kılıyor. Ege İhracatçı Birlikleri olarak, çevresel, sosyal ve yönetişimsel sorumluluklarımızın bilinciyle hareket ediyoruz. 2020’yi Sürdürülebilirlik Yılı ilan ederek odaklandığımız sürdürülebilirlik çalışmalarımız ışığında bu yıl da Sürdürülebilirlik Raporunu yayınlıyoruz. Bu doğrultuda; cinsiyet eşitliği, döngüsel ekonomi, etik ticaret ve iklim bilinci gibi temel alanlarda attığımız adımları bu raporumuzda şeffaf bir şekilde kamuoyu ile paylaşıyoruz" ifadelerine yer verdi.

jak

Yeşil mutabakat

Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Başkanı Mehmet Ali Işık ise, "Sürdürülebilirlikte dünyanın geldiği nokta malum. Bunu ülkeler ya da firmalar tek başına yapmadı. Birlik bilinci oluşturuldu. AB yeşil mutabakatı ilan ederek yol haritasını çıkardı. Bu yol haritasına biz de imza attık. 2024 yılı bizim ülkemiz için önemli süreçlerden bir tanesi. Firmalarımızın geliştirilmesi, çevresel, sosyal ve yönetişim bazında firmaların sürdürülebilirliğe katkıda bulunmak için çalışmalara başladı. Birliğimizde 12 birlik var. Ticaret Bakanlığımızı birliğe davet ettik. Şu anda devreye girdi ve firmalarımız çalışmalarını sürdürüyor" dedi.

Aile vurgusu

Türkiye'deki işletmelerin yüzde 99,5'unun aile işletmesi olduğuna dikkat çeken Işık, "Aile işletmelerinin kurumsal yapıya kavuşması ve sürdürülebilir bir şekilde ömürlerinin uzatılması ancak belirli bir kültürünün anayasanın oluşturulmasıyla gelir, aile anayasasının oluşturulmasıyla gelir. Kurumsallaşmak demek aileden olmayan fertlerle yapının sürdürülmesi değil. Aile işletmelerinin bireylerinin işin içinde olması en önemli figür. İlla dışarıdan birinin oraya oturması gerekmiyor. Liyakat, yetkinlik gerekiyor. Aile bireylerinin koltuğa hazırlanması gerekiyor. Aile işletmelerinin başarısı buradan başlıyor. Nesilden nesile devam eden kültürün kaybedilmemesi gerekiyor" ifadelerine yer verdi.

En büyük golü seyahatten yiyoruz!

Sürdürülebilirlik formunun sonuçlarını paylaşan Işık, "Geçen sene sürdürülebilirlikle ilgili toplantıya davet edildim. Toplantıya gelenlerle form doldurduk. Ben olumsuz yönde en başta gelenlerden çıktım. Her gittiğimiz yere uçakla gidiyoruz. Durmadan seyahat yapıyoruz. En büyük golü oradan yiyoruz. İşimize toplu taşıma ile değil özel araçla gidiyoruz. O form sonucu beni salladı. Sürdürülebilirlik bir bilinç olayı. Su ayak izi karbon ayak izi değil. Sürdürülebilirlik insanın yaşamını sadeleştirmesi ve azaltması. Kişi bilince sahip olduğunda firmasını da böyle yönetiyor. Firmalarda israf ekonomisi içine girdi. Türkiye'deki şirketlerin ömrü diğerlerine göre kısa. Bizim EİB olarak bu bilinci vermek istiyoruz" dedi.

Çiftçiler devletin şefkatli elini bekliyor

36 ilde meydana gelen dol olayını hatırlatan Mehmet Ali Işık, " Burada taze sebze birliklerimiz son olayından etkilendi. Ben çiftçilerimiz adına kamu yönetiminden pozitif yönde destek rica ediyorum. Yüzde 95 kayısıda kayıp yaşadık. Bu çiftçi nasıl seneye bahçesini hazırlayacak? Çiftçi grubunun hayatta kalması çok önemli. Ona gerekli gübreler verilmeli. Devletimizin şefkatli elini yansıtması lazım. İhracatçımız zor durumda. Malatyalı ihracatçımızı düşünebiliyor musunuz? Bu kadar büyük sayıdaki işletme geçen seneden stokla ayakta kalmaya gayret edecek. Buralar için somut destekler gerekiyor. Nasıl depremde el ele verdiysek yine el ele vermeliyiz" ifadelerini kullandı.

Kuraklık orta seviyeyi geçti

Ege Bölgesi'nde yaşanan kuraklığa dikkat çeken Işık, "Kuraklık raporları yayınlanıyor. Tahtalı Barajı hala yüzde 15'lerde duruyor. Diğer barajlarda da farklı değil. Ege Bölgesi kuraklığın orta seviyesine geçmiş durumda. Zor bir yaz geçireceğimizin göstergesi. çiftçilerimizi zor bir sezon bekliyor. Organik tarım dünyada sürdürülebilirliğin en güzel örneğidir. Suni gübrelerle, suni sulama ile bitkilerin yapıları değişti. Bizim mevcut iklim şartlarına göre ağaçlar geliştirmemiz gerekiyor. Yoksa yaşadığımız olaylar bitmeyecek. 2 senedir biz üzümün yüzde 40'ını kaybediyoruz. Ürünler dengesizlikten dolayı stres yaşıyor. 100 bine yakın çiftçimize ulaşabildik. İşletmeleri kuvvetlendirmeye çalışıyoruz" dedi.

Muhabir: BERİVAN KAYA