Son Mühür- Berivan Kaya/ Ülke Politikaları Vakfı, Bornova Belediyesi'nde, uzman akademisyenler ve hukukçuların katılımıyla “Demokrasi Yoluna Dönüş” paneli düzenledi. 

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Başdanışmanı ve Ülke Politikaları Vakfı (ÜPV) Yönetim Kurulu Başkanı Doğan Subaşı’nın moderasyonunu yapılan panele İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay katılım sağladı. 
Panele Tugay'ın yanı sıra Bornova Belediye Başkanı Ömer Eşki, Kemalpaşa Belediye Başkanı Mehmet Türkmen, CHP Bornova İlçe  Başkanı Ertürk Çapın katıldı. 

Tugay ve Ömer Eşki

Demokrasi bunalımı 

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, " Doğduğumuzdan beri demokrasinin, cumhuriyetin faziletlerini benimseyerek yaşadık. Ben 12 Eylül'de 13 yaşındaydım. Öğretmen babamın yaşadıklarıyla da demokrasinin bir kavgaya dönüşme sürecini, darbeler dönemini ve sonrasında yaşadığımız zaman anladığımız hayatımızda köklü değişimlere neden olan yasa ve anayasa değişimlerini yaşadık. Süzgeçten geçerek siyasete dahil olduk ve bir şeylerin mücadelesini veriyoruz. Demokrasinin ne olduğu üzerine yapılan konuşmalarda, 'demokrasi halkın kendini yöneteceği kişileri seçmesidir' ancak ya halkın çoğunluğu ya kötü şeyleri tercih ederse? Bunun için insan hakları için uzun yıllar konuşulmuş ve insan hakları olmadan demokrasinin sağlıklı işlemeyeceği ortaya çıkmış. Sağlıklı siyaset yapma ortamının bozulmuş olması nedeniyle demokrasi bunalımı yaşıyoruz. Seçim yapılıyor ancak sağlıksız şartlarda yapılıyor. Partiler var ancak parti içerisinde demokratik yapının işleyişini bozan siyasi partiler kanunu var. En önemlisi toplumumuzda fark etmeden demokrasi okur yazarlığı sorunu gelişti" ifadelerine yer verdi. 

Öcalan ile pazarlık yaparken, CHP, PKK ile işbirliği yapıyor diyorlar! 

Okur yazarlığın önemine vurgu yapan Başkan Tugay, "Belediye başkanlığım döneminde toplumda belli konularda bilincin olmasının önemli olduğunu anladım. Teknoloji okur yazarı değilseniz, kurbanı oluyorsunuz. Benzer şeyi içinde yaşadığımız siyasi ortamın gerçeklerini görememek ve o konuda bilgisizlik içerisinde olmaya da uyarladığımızda demokrasi okur yazarlığından bahsedebiliriz. Bugün milyonlarca seçmen 5 yılda bir genel ve yerel seçim için sandığa gidiyor. Bu tercihleri yaparken ulusal medyanın, sosyal medyanın algı çalışmalarının kurbanı oluyor. Bugün en çok izlenen kanallar hiçbir şekilde muhalefetin haberlerini vermiyor. TRT'nin bütün partilerin adaylarına eşit oranda yer vermeli ancak hepimiz biliyoruz vermediklerini. Anadolu'da insanlarımız TRT, A Haber izliyor, Sabah gazetesini okuyor. Bir taraftan Abdullah Öcalan ile pazarlık yaparken, diğer taraftan CHP, PKK ile işbirliği içinde diyorlar. Böyle bir gözlemim var" dedi. 

Dış etkilerle yönetilen ülke; Türkiye! 

Türkiye'yi dünyada oluşan akıntı içerisinde küçük bir dağa benzeten Cemil Tugay, "Demokrasi hangi açılardan toplum tarafından ne kadar talep ediliyor? Herkes ülke yönetiminde söz sahibi olmayı istiyor ancak yerelleştirme eğiliminde. Yerelde daha fazla demokrasi talebi var. Yerelde demokrasi uygulamalarını geliştirmek için sorumluluğumuz var. Hepimizin farkına varması gereken şeyler var, dünya hızla değişiyor. Vitesi daha da büyüttük. Yaptığımız konuşmalar tartışmalarda herkes ifade ediyor. Dünya 3-5 sene içerisinde bile hayal edemeyeceğimiz değişimler olacak. Bu konularla ilgili olarak uluslararası güçlerin bilinçli olarak çıkardığı savaşlar ve saldırılar oluyor. Türkiye, dünyada oluşan akıntının içerisinde küçük bir dağ parçası gibi nereye götürülürse oraya gidiyor. Kendi iradesini ortaya koyamayan ve dış etkilerle yönlendirilen bir ülke. Teknoloji gelişiyor ancak biz o teknolojiden bile çok uzağız. Bizlerin gerçekten bilince, bilime ihtiyacı var. Bilim insanlarının bize sunduğu bilgileri almaya hazır genç insanlara ihtiyaç var. Hızlı değişen dünyaya ayak uydurmak konusunda hazır hale getirmek için çalışmalar yapmak istiyoruz. Bunları yapmazsak, ülkeye sahip çıkan liderler olmazsa çaresizce daha da derin yoksulluğu, göçleri, ağır adaletsizlikleri, kötü siyasi ortamları, mecbur bırakılmadığımız seçimleri yapan bir topluma dönüşeceğiz. Bundan kaçınmak için çok akıllı olmamız ve bilgi sahibi insanlara kulak vermemiz gerekiyor" diye konuştu. 

İmamoğlu'na tam destek: Bu görev omuzlarında! 

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun adaylığına destek veren Tugay, "Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu değerlerin farkında olarak ülkeye sahip çıkmamız gerekiyor. Yüzyıllarca ümmet muamelesi görmüş o toplumu alıp bu noktaya getirmek cumhuriyeti kuranların ve o mirasa sahip çıkanların eseri. Bu görev CHP'dedir. Bu görev Türkiye'yi onurla yöneteceğine yürekten inandığımız İmamoğlu'nun omuzlarındadır. Ben de İmamoğlu'nu yürekten destekliyorum. Örgütü bu yolda çalışmaya davet ediyorum" ifadelerine yer verdi. 

Ömer Eşki

Erdoğan'dan yana olacak kimse yok... 

Bornova Belediye Başkanı Ömer Eşki ise konuşmasında,  " Vakfın bugün yaptıkları işler çok değerli. Ancak bugün değerli bulduğumuz kavramlar ülkenin tamamı için önemli hale gelecek. Bu vakıfın bende uyandırdığı şey şu, bugün hepimiz bir yere adayız, değişime adayız. CHP iktidar, Ekrem İmamoğlu da Cumhurbaşkanı olacak. Bu değişimden sonra ne olacak? Ne olmayacağını biliyoruz. Bu ülkede fakirlerden toplanan vergilerle zenginin daha zengin olduğu bir sistem olmayacak. hukuk bir spora olarak kullanılmayacak. Çocuk gelinlerle karşılaşmayacağız. Hastane sahibini sağlık bakanı yapıp vatandaşları müşterisi haline getirmeyeceğiz. Oteli sahibini Turizm Bakanı yapmayacağız, insanlar otellerde yanarak ölmeyecek. Müteahhitler doğamızı katletmeyecek.  Yoksulluğu bu ülkede yasaklayacağız. Müteahhitler doğamızı katletmeyecek. Bir tarafta saldırgan Trump, diğer tarafta Çin. Unuttuğumuz bir Avrupa Birliği süreci var. Coğrafya gereği unuttuğumuz ama Türkiye'ye çok şey katacak bir yolculuğa çıkacağız. Biz belediyemizde Avrupa Birliği projelerini hayata geçiriyoruz. Türkiye'nin ihtiyaç duyduğu kentsel dönüşümü, dijitalleşmeyi belediyede hayata geçirmeye çalışıyoruz ki örnek olalım. Yarın CHP iktidar olduğunda nasıl bir belediye olacağımızı topluma anlatmaya çalışıyoruz. İktidara giderken hepimizin çok çalışmamız lazım. 23 Mart kutsal bir gün. Bizler CHP örgütünün ayağa kalkmadan Türkiye'nin ayağa kalkmayacağını biliyoruz. Hiçbir bahaneye ve ayrılığa izin vermeyeceğiz. Ekrem Başkanım, 'ya sandığa gelip İmamoğlu'ndan yana olacak ya sandığa gelmeyip Erdoğan'dan yana olacaklar' dedi. Ben bu salonda Erdoğan'dan yana olacak kimseyi görmüyorum" dedi. 

zekeriya

Otokrasiye karşı demokrasi 

Eski Maliye Bakanı Zekeriya Temizel ise, "Bu vakıf Türkiye'nin kullanılmayan potansiyeli için kuruldu. Bu potansiyel her alanda vardı. Otokrasiye karşı demokrasi potansiyelini ortaya çıkaracak çalışmalar yapılıyor. Türkiye yeniden gerçek demokrasi ile yönetilecek" ifadelerine yer verdi. 

Doğan Subaşı

İzmir dimdik durdu ve bedel ödedi! 

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Başdanışmanı ve Ülke Politikaları Vakfı (ÜPV) Yönetim Kurulu Başkanı Doğan Subaşı açılış konuşmasında, " Ülke politikaları Vakfı Zekeriya Temizel başkanlığında kuruldu. Türkiye'nin ilk yüzyılıyla ikinci yüzyılının bir takım hedeflerini ve hayallerini çalışmaya çalıştık. Dış politika ve güvenlik konusunda önemli konferanslar düzenledik. Siyasi partilere, vekillere çalışmalarımızı gönderdik. 2024 yılında ikinci dönemime başladım. O zamanlarda şöyle bir tespitte bulunduk, Türkiye bir iktidar değişimine hazırlanıyor. Otoriter, tek adam rejimi denilen, son tahlilde antidemokratik bir siyasal iktidarla karşı karşıyayız. Demokrasiye geçişi tartışmak istedik. Demokratik bir Türkiye'nin ekonomisi, eğitim sistemi, adalet sistemi nasıl olacak? Toplum nasıl bir hayal kuruyor diye çalışmaya başladık. Demokrasiye geçiş doğru bir kavram mı diye tartıştık. 1960'ları, 1980'leri konuşarak demokrasiye dönüşü masaya yatırdık. Biz bu programı İzmir Büyükşehir Belediyesi'nde yapmak istediğimizi söyledik. İzmirli olduğunuz için çok şanslısınız. 25 yıllık rejimde dimdik durdunuz, beledini de ödediniz ama asla vazgeçmediniz. Ön seçim açılışı sanırım bu duygu ve düşüncelerle buradan başlayacak" dedi. 

Muhabir: BERİVAN KAYA