Son Mühür - Ayşegül Koç / Rota Koleji Psikolojik Danışman ve Rehber Öğretmen Berna Erakın, Son Mühür TV’de yayınlanan Sıcak Bakış programında Ayşegül Koç’un sorularını yanıtladı. Öğrencilerin geleceğe hazırlanmasında kritik rol oynayan noktalara değinen Erakın, eğitim hayatındaki başarının sadece sınavlarla olmadığını belirterek, 21. yüzyılın gerektirdiği becerilere dikkat çekti.
“Çocuklarımızı geleceğe hazırlamalıyız”
Sınavlara yaklaşımımızı ve 21. yüzyıl bireyi olma yolunda kazanmamız gereken becerileri değerlendiren Erakın; “Hayat yolculuğunda ilerlerken sınavlar bizim karşımıza hep çıkıyor. İlkokuldan ortaokula geçiyoruz. Ortaokulda sekizinci sınıfta LGS süreci var. Ondan sonra bir YKS maratonu başlıyor. Ardından üniversiteye gidiyoruz, kariyer yolculuğumuz var. Devlete mi atanacağız, özelden mi devam edeceğiz? Devlete atanırsak KPSS var. Eğer özelden devam edersek yüksek lisans yapacak mıyız? Aslında hayatta hep öğrenciyiz. Hayat yolculuğumuzda sınavlar hep var. Önemli olan burada sınavlardan ziyade birazcık daha mücadele ruhunu kazandırmamız gerekebiliyor. Hayat zarlarla ilerlenecek bir şey değil. Tam tersine bir satranç işi, aslında strateji gerekiyor. Kesinlikle odaklanmak gerekiyor. Evet eksiklerimiz olacak ama bizim onları tamamlayabilmemiz gerekiyor. Aslında madalyonun iki yüzü var.
Bunun bir tarafı az önce dediğimiz gibi LGS süreci, akademik süreç. Bunu hep konuşabiliriz. Değişik versiyonları ile karşımıza çıkacak. Bu noktada madalyonun diğer yüzü de 21. yüzyıl bireyi olmak ve bu yönde becerilerine yön verebilmek. Aslında çocuklarımıza biz gelecek hazırlıyoruz. Hayır değil, biz çocuklarımızı geleceğe hazırlamalıyız” dedi. “Dünya çok farklı bir yere gidiyor. Bu süreçleri de doğru okumak gerekiyor” diyen Erakın; “Biz bazen eğitimci olarak ya da ebeveynler olarak LGS'ye çok odaklıyız. Evet tabii ki hayatımızda var. Ama o 21. yüzyıl becerilerini de kazandırmamız lazım. Mesela ana dil becerisi, yabancı dil becerisi ya da teknoloji okuryazarlığı, dijital okuryazarlık, dünyayı ilgilendiren on yedi tane küresel hedef var mesela. Bunlara ilişkin çocuğumuz neler yapabilir? Dünyayı ilgilendiren sorunlara biz nasıl bir çözüm bulabiliriz? Gibi çalışmalar içine yönlendirmemiz çok kıymetli” dedi.
Sınava girecek öğrencilere tavsiyeler…
Sınav öncesi öğrencilere tavsiyelerde bulunan Erakın; “Deneme sınavlarını çok önemsiyorum. Deneme sınavlarını bizim çok iyi okumamız lazım. Çünkü sınavın üç aşaması var. Sınav öncesi, sınav sonrası ve sınav anı. Taktiklerle gitmemiz lazım. Okul hayatında ya da okuldan sonra 24 saati boş kalan zamanları biz neye göre harcıyoruz? Bunu çok iyi yönetmemiz gerekiyor. Mesela sosyal becerilerimiz vardır, sportif aktivite kulüplerimiz vardır buna gidiyoruz. Bu noktada da zamanımızı iyi yönetmek gerekiyor. Aynı şekilde sınavda da öyle. Kendimizi en iyi nerede görüyorsak mesela sınavda oradan başlamamız lazım. Turlama taktiğini kullanmamız lazım. Neyi daha iyi yapıyorsak, hangi soruyu yapıyorsak genelde öğrencilerde şu çıkıyor bir soruya takılıp kalıyorlar. Bu doğru değil. Optik ve soru kitapçığı arasında da taktikle gidip kaydırma yapmamaya dikkat etmek gerekiyor. Eğer soruyu boş bıraktıysak optiğe de bir nokta koymamız lazım. Böylelikle hangi soruyu bırakmıştım diyerek sayfaları karıştırmak yerine size zaman kazandıracaktır. Sınava bir gün kala dışarıdan yememeliyiz, paketli gıda tüketmemeliyiz. Sınava yaklaşan dönemlerde de sportif faaliyetlere ara vermeliyiz” diye konuştu.
“Bir konu soru çözülerek anlaşılmaz”
“LGS hazırlıklarını tamamlamak için hala geç değil” diyen Erakın; “LGS sınavına üç ay kaldı. Ancak hiç bir şey için geç değil. Bir kere sınava daha üç ay kala ben yapamayacağım duygusunun olmaması lazım. Eğer zihniniz buna inanırsa, zaten bunu gerçekleştirmek üzere her şey kurgulanır. Tam tersine ben yapacağım diyerek kendine güvenle girmeleri, plan projeyi artık bir gün bile ertelemeden harekete geçmeleri gerekir. Bunu aslında kum metaforu gibi düşün. Geçen süreyi geriye getiremeyiz ama bir akış halindeyiz. Şu an kumlarımız akıyor, günlerimiz var. Ertelemek bizim aslında en büyük problemlerimizden biri. İşte bu noktada en acil, en yapmamız gereken en anlaşılamayan dersimiz hangisi ise ilk onunla başlamamız lazım. Derse başlarken önce soru çözümüyle değil konu çalışması yaparak, kavram haritaları çıkararak derse oturmamız lazım. Genelde öğrencilerin kolayına geliyor, direkt soru çözerek başlıyorlar derse, bir konu soru çözülerek anlaşılmaz” dedi.
Kariyer planlaması ne zaman yapılmalı?
Kariyer planlamasıyla ilgili ailelere tavsiyelerde bulunan Erakın; “Bu planlamayı 12. sınıfa çok bırakmasınlar yani yavaş yavaş kendilerini şimdiden tanımaya başlasınlar. Neyi yaparken zamanın nasıl geçtiğini anlamıyorsunuz? Neyi severek yapıyorsunuz? Zaten onu bulduğunuzda o sizin ilerde mesleğiniz oluyor” dedi.
