ALPER TEMİZ-SON MÜHÜR Soma Kömürleri A.Ş tarafından işletilen ve 5 bin kişinin çalıştığı maden ocağında 13 Mayıs 2014'te, vardiya değişimi sırasında çıkan yangın 301 işçinin hayatını kaybetmesine neden olmuştu. Cumhuriyet tarihinin en büyük maden faciası olarak nitelendirilen kaza sonrası, tüm Türkiye yasa boğulmuştu ancak yaşananlara karşı gerçekleştirilen protestolar ve sonuçları, aradan geçen on yıla rağmen tazeliğini korumaya devam etti. "Yeni Somalar olmasın" denilerek yeni önlemlerin alınacağı belirtilmesine karşın, aradan geçen 10 yılda işçi ölümleri devam etti. Son olarak ise Erzincan İliç'te Çöpler Altın Madeni'nde siyanürlü toprağın kayması sonucu facia yaşandı ve 9 işçi hayatını kaybetti.

Yaşananlar 'kaza' değil 'ihmal' vurgusu Sivil Toplum Kuruluşları'nca (STK), siyasi parti örgütleri ve derneklerce özellikle vurgulanmış ve 'katliam' ifadesi kullanılmıştı. Soma faciası, sadece 'maden kazası' olarak algılanmamış, ayrıca politik ve sosyal etkileri de hafızalara kazınmıştı. On yıldır devam eden bu etkileri 13 Mayıs günü oğlunu kaybeden 301 Madenciler Derneği Başkanı İsmail Çolak ve Soma faciasında yaşananları protesto etmeleri nedeniyle 2023 yılında 3 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırılan Ege Üniversitesi öğrencilerinin avukatı Şule Arslan Hızal, Son Mühür'e anlattı.
"SOMA FACİASINDAN SONRA ÇIKAN YASA, 2025'TE UYGULANMAYA BAŞLAYACAK"
Soma faciasında oğlunu kaybeden ve daha sonra kurduğu derneğe, hayatını kaybeden 301 işçinin anısına '301 Madenciler Derneği' adını koyan İsmail Çolak, "On yıl geçti ancak Türkiye'de yaşanan her iş kazası, acılarımızı artırıyor" dedi. Çolak, "Yeni Somalar olmasın dediler ancak Erzincan İliç'te, Amasra'da yine işçiler öldü. Yeni Soma faciaları, aradan geçen on yılda, tekrardan başımıza geldi. Bir arpa boyu yol alınamadı. Hükümet Soma katliamından sonra maden yasası çıkartmıştı ancak bu yasanın uygulanmasına 2025 yılından sonra başlanacak. Yeni Somalar olmasın denildi, yasa 2025'te uygulanana dek Soma katliamları bu ülkede yaşanmaya hep devam etti" diye anlattı.

"MADENE GİREN TEK BİR DENETİMCİ GÖREMEDİK"
"Soma'daki facianın yaşanacağını, işçiler zaten 40 gün öncesinden söylemişti. Ancak tek bir önlem dahi alınmadı" ifadesini kullanan Çolak, "Çıkardıkları kanunun arkasında dahi durmadılar. En son İliç'te, bir facia daha yaşadık. İliç'te yaşananlar Soma'da yaşananların bire bir aynısı; ihmaller, denetimsizlik ve suni denetimler. Devlet memuru emeklisiyim ancak kamuda dahi denetim göremediğimiz Türkiye'de, özel sektörde hiç göremezsiniz. Bu katliamların çoğu faili dışarıda, ancak katiamı protesto eden öğrenciler ve siyasetçiler hapis cezası aldı. Üç beş kuruş verip davayı kapatırız anlayışı hakim. Her işçi katliamı sonrası 'Bir daha yaşanmasın' diyorlar ancak aynı şeyler tekrar tekrar yaşanıyor" diye konuştu.

"ARADAN GEÇEN ON YILDA, ŞÜPHELİLER HARİÇ HERKES CEZA ALDI"
Soma faciasını protesto eden bir grup öğrenci ise aradan geçen dokuz yılın ardından 2023 yılında 3'er yıl hapis cezasına çarptırılmıştı. Ege Üniversitesi'nde eğitim gören 30 öğrenciye, 'Eğitim ve Öğretim Hakkının Engellenmesi, Terör Örgütü Propagandası Yapmak, Görevi Yaptırmamak İçin Direnme, Kamu Malına Zarar Verme ve 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na Muhalefet' gibi suçlamalarla dava açılmıştı. Öğrencilerin avukatı Şule Arslan Hızal ise şunları aktardı; "Soma'daki katliamdan sorumlu olduğu şüphesi bulunan kamu görevlilerine, daha bu yıl dava açıldı ve duruşma henüz yeni görüldü. Ancak hayatını kaybeden işçilerin hakları için eylem düzenleyen ve o dönemlerde henüz 19 yaşlarında olan gençlerin, maalesef cezaları infaz edildi ve siciline işlendi. Bazı öğrenciler hukuk fakültesinden mezun oldu ancak avukatlık yapamıyorlar. Bazı gençlerin ise dosyası şu anda istinafta. Esas nokta şu; gerçek suçlular henüz yargılanmazken, aradan geçen bu on yılda konu ile ilgisiz gençler ceza aldılar. 'Yeni Somalar olmasın' denildi ancak Ermenek'te ve son olarak İliç'te, yine maden faciaları, işçi katliamları meydana geldi. Aradan geçen on yılda, Soma'da hayatını kaybeden işçiler ve maden işçileri adına olumlu doğru düzgün bir adım atılamadı. Soma katliamının yıl dönümünde, bu kritik noktayı tüm kamuoyunun sorgulaması gerekiyor" diye konuştu.





