Emre Altuğ’un seslendirdiği bir şarkıyı başlık yaparak yazıma başlamak istedim. Her gün daha ne kadar sıcak olabilir ki dediğimiz de hep daha fazlasını yaşamaya başladık. AFAD'dan herkese gelen mesaj da 10 gün sürecek sıcak havalardan ötürü uyarı yapıldı. Tabii ki sadece önlem, sağlık dışında orman yangınlarına da önlem alabilmek için yapıldı.
Aslında sıcaklarda vurgulanan belirli bir yaş aralığı ve rahatsızlığı planlarken bu kez herkesin dikkat etmesi gereken olağan üstü bir sıcaklıktan bahsediliyor. Güneşte ani patlamaların da sebep verdiği bu havalara bırakın dışarıda olmayı gölgede bile tehdit eden kavurucu bir hava dan bahsediliyor. Araçlarımızdaki termometre 52'yi bile gösterdi ve bu paylaşımlar Adana'dan değil, İzmir'den.
Suyun Haziran ayında bile 28-29 dereceleri erken bulması, ani iklim değişiklikleriyle beraber denizdeki canlıların da yaşamını olumsuz etkilediğini görüyoruz.
Güneşin ve tatilin tadını çıkarayım derken güneşin aşırı kavurucu sıcağı umarım telafisi mümkün olmayan rahatsızlıklara da neden olmaz. Sadece İzmir de değil, hac'dan da felaket haberleri sıcaktan bitkin düşen ve maalesef hayatını kaybeden onlarca haberler alıyoruz. Umarım özellikle bu önümüzdeki 10 güne daha dikkatli oluruz. Klimalar belki kurtarıcı olarak görünürken daha büyük bir felakete dönüşmez. Haziran ve Temmuz hatta Ağustos ayında Allah korusun bir zatürre hastalığına da davet çıkarmaz. Klimalar sabaha kadar açık durulmuyor ama yine de ölçülü olmak da fayda var. Sıcaktan zarar gelmez der büyüklerimiz ama o sıcaklar bu sıcaklar değil.
Biz de çay harareti alır diye bir tabir vardır her ne kadar o çay içtiğimiz çayı kast etmese de yine de sanırım bu bunaltıcı sıcaklarda çay için sıcak içecek tüketen tek milletiz. Uzmanlar aşırı soğuk su içmenin de kalbe zararlı olduğunu vurgulasa da yine de geri duramadığımızı görüyoruz.
Serinlemek için ya havuza ya da denize girenlere de dikkat muhakkak her ikisine de girdikten sonra duşumuzu alıp öyle kurulanmalı aksi takdir de denizin tuzu havuzun da kloru güneş de kaldığımız da cildimize daha çok zarar verecektir.
Şu sıralar giydiğimiz kıyafetlerimize de dikkat etmemiz de fayda var hem pamuklu ve rahat hem de tercihen beyaz ya da güneşin ışınlarını çekmeyecek açık renkler tercih etmemiz gerekir.
Uzmanlar güneş kreminin de zararından oldukça bahsettiğini duymuşsunuzdur doğrusu 50 faktör ya da 80 faktöre kadar koruyucu kremlerin de faydadan çok zarar olduğunu düşününce açıkçası ne yapmamız noktasında fazla alternatif de kalmıyor mecbur kalmadıkça güneş ışınlarına maruz kalmak dışında.
Hep sabah 10 ile 16 saatlerine uzmanlar dikkat çekerken saat 18:00 de bile termometreler 45'i gösterebildiği için hatta güneş battıktan sonra bile 39 dereceleri gördüğümüz de bir de buna önümüzdeki 10 günün daha da sıcak olacağı vurgusu bizi normal hayatımız da da kitlenmiş oldu.
Her işin başı sağlık, ekonomi düzelir bozulur ama sağlığımızı yitirdiğimiz de elimizden her şey alınmış olur. Sağlığımızı korumak için özellikle bu 10 gün daha da dikkatli olalım lütfen. Serinlemek için sürekli duş da alıyorsak duş sonrası kendimizi ne ceryan da bırakalım ne de vantilatör ya da klima önüne atmayalım.
Aracın da ki klimayı kullananların da aşırı dikkatli olmalarını tavsiye ediyorum. Aracın içi 18 hatta 16 derecelere kadar indirip araçtan indiğinde aşırı sıcaklara teslim olan bünyeler de şok etkisi yaratabilir. Bir de aracınızı seviyorsanız gaza bastığınız da klimanızı açmayın klima motorunu da yersiniz. Bir özel tavsiye daha aracınız elektirikli değilse klimayı ilk açtığınız da camları da açın ve o ilk gazla karışık havayı direkt solumayın.Emin olun ki en az emniyet kemeri takmak kadar faydalı bu bilgi.
Ve tabii ki bu sıcaklar da en az bizim kadar etkilenen sokak dostlarımıza bir kap suyu her gün yenileyerek kapınızın önüne bırakın. En az bizim kadar onların da bu aşırı sıcaklarda suya ihtiyacı var. Kediler, köpekler hatta kuşlar onları da unutmayalım lütfen.
Son olarak belki daha Temmuz sıcağı hatta ağustos cehennemi dediğimiz sıcaklıklar olabilir, belki de ani yağışlar hem de dolu şeklin de de olabilir fakat bu önümüz de ki 10 güne lütfen biraz daha hassas olalım.
Kışın soğuktan korunmak için sıkı giyinmemiz yeterliyken yazın çıkar da çıkar nereye kadar hatta evin için de daha da cömertçe dolaşıyoruz belki ama o da fayda etmiyor.
Hep baharları çok sevmişimdir na kombiyi açarız ne de klimayı serin serin ne güzel ama şimdi kavurucu sıcaklarda bu havalarda çaresiz kaldığımız özellikle bu günlerde lütfen daha dikkatli olalım.
Gerçekten de gerekmedikçe dışarı da olmayalım.
Sağlıklı ve serin günler diliyorum hepimize…
