Sosyal medyada ara sıra belli hesaplar tarafından gündeme getirilen ancak prim verilmeyen bir iddia, köşe yazısı şeklinde servis edilince bir anda gündemin üst sıralarına yerleşti. Ebru Küçükaydın isimli gazeteci 'öncelikli olarak bu köşe yazısını yazmadan önce çok düşündüm. Mutlaka ulusal basında gazetecilerin kulağına yazacağım iddialar gelmiştir. Ancak hiç kimse kaleme almaya ya cesaret edemedi ya da şahsi dengeleri bu yazıyı yazmaya imkan vermedi' sözleriyle kaleme aldığı yazıda Özgür Özel'le Şehzadeler Belediye Başkanı Gülşah Durbay arasında hamileliğe ve çocuk aldırmaya kadar uzanan ve Özel'in kırılan bacağını da bu olaylara bağlayan ilginç bir yazı kaleme aldı. 

İddialar hızla yayılınca...

Sosyal medyanı nda gücüyle hızla yayılan iddiların ardından iddiaların hedefindeki isimlerden biri olan Gülşah Durbay'dan açıklama geldi. İddiaların tamamını reddeden ve bu alçakça iftirayı atanlarla hukuk önünde hesaplaşacağını vurgulayan Durbay, sosyal medya hesabından 5 dakika 11 saniyelik videolu bir mesaj yayınladı.
Gülşah Durbay mesajında şunları söyledi...

Kolon kanseri olduğumu öğrendim...

2 Ağustos'ta 2008'den beri yaşadığım bir bağırsak rahatsızlığı nedeniyle 9 Eylül Hastanesi'nde Doç. Dr. Tayfun Bişgin tarafından yapılan bir bağırsak operasyonu geçirdim. Operasyondan sonra sıkıntılardan kurtuldum. Görevimin başına döndüm. Fakat geçtiğimiz ay 4 Eylül'de gelen patoloji raporunda kolon kanseri olduğumu öğrendim. Sonuç ne benim ne de doktorlarım beklediği bir şey değildi. 

Kardeşimin erken doğum riski vardı...

Tüm süreci şeffaf bir şekilde zilerle paylaşmak istiyordum fakat kızkardeşimin riskli hamileliği ve erken doğum ihtimali olması nedeniyle açıklama yapmayı onu ve doğacak olan yeğenimin sağlığını etkilememesi adına ertelemiştim.

Bana alçakça iftiralar atanlar yüzünden dün İzmir Medicana Hastanesi'nde ilk kemoterapimi alırken ailem bu haber nedeniyle apar topar İstanbul'a kardeşimin yanına gidip kardeşime bu durumu açıklamak zorunda kaldı. Kendi hastalığımı karnı burnunda bebek bekleyen kardeşime açıklayamadım. Kendisiyle konuşamadım. Bunun acısını da asla unutmayacağım. Asla affetmeyeceğim.

Hazımsız bir grup tarafından...

Ameliyat olduğum günden bu yana organize olmuş hazımsız bir grup tarafından planlı bir şekilde pekçok iftira ve yalana maruz kaldım. Geçtiğimiz gün ise bir alçak tarafından son derece çirkişn, ipe sapa gelmez baştan sona yalanlarla dolu bir yazı dolaşıma sokularak ben, ailem ve Sayın Genel Başkanım hedef gösterildi. İftiraya uğradım. Dünden beri 100'den fazla kişi ve kurum tarafımca mahkemeye verildi.

Bu alçaklardan hukuk önünde hesap sorup hepsini tek tek mahkum ettireceğim. Mahkemeye verildiğini öğrenen bazıları derhal yazılarını kaldırdı. Benimle iletişime geçip özür mesajları göndermek istediler. Bu saatten sonra hiçbir özürün ne benim ne de ailemin nezdinde kıymeti yoktur. Hakkımda adice bu iftiraları atanlar mahkum olacaklardır. 

Hesabını soracağım...

Dün itibarıyla tedavim iki haftada bir kez olacak şekilde başlamıştır. Bir yandan tekrar sağlığıma kavuşacak bir yandan da bu ne idüğü belirsizlere bu yaptıklarının hesabını soracağım. 

Sayın Özgür Özel ve kıymetli eşi Didem Abla...

Dünden beri telefonuma binlerce arama ve mesaj geldi. 36 yıllık hayatımda hep doğru insanlarla tesadüf etmişim. Hastalığımı bilmeden bana moral verdiniz, güç verdiniz. En büyük teşekkürüm de hastalığımı öğrendiği andan itibaren en büyük desteği veren yıllardır beraber yürümekten onur ve gurur duyduğum değerli genel başkanım Sayın Özgür Özel ve kıymetli eşi Didem ablama. 

Özel ve Durbay hakkında öne sürülen iddialar neydi?

CHP içinde iktidar savaşlarının uzantısı olduğu izlenmi veren ve sosyal medyada büyük ilgi gören iddiaları gündeme getiren isim bir dönem Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı olarak görev yapan Mustafa Akaydın ile yakınlığı olduğu öne sürülen gazeteci Ebru Küçükaydın'dı. Özgür Özel'le Gülşah Durbay arasında özel bir yakınlık olduğunu iddia eden Küçükaydın, Durbay'ın bu ilişkiden hamile kaldığını ve durumu öğrenen ailesiyle Özel arasında yaşanan arbedede Özel'in ayağının kırıldığını öne sürmüştü. 

Muhabir: Bünyamin Dobrucalı