Mary Brunkow, bağışıklık sisteminin kendi dokularına zarar vermesini önleyen mekanizmalar üzerine yaptığı bilimsel çalışmalarla 2025 Nobel Tıp Ödülü’nü alan isimlerden biri oldu. 1961 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nde doğan Brunkow, Princeton Üniversitesi’nde doktora yaptı. Bilimsel kariyerini Washington’daki biyoteknoloji firmalarında ve özellikle Seattle’daki Sistem Biyolojisi Enstitüsü’nde kıdemli program yöneticisi olarak sürdürdü.

Mary Brunkow Kim

Bilimsel Katkıları ve Ödül Kazandıran Keşfi

Mary Brunkow’un, Fred Ramsdell ve Shimon Sakaguchi ile birlikte gerçekleştirdiği araştırmalar “periferik bağışıklık toleransı” mekanizmasının keşfine öncülük etti. Bu buluş, bağışıklık sisteminin vücuda zarar vermesini engelleyen temel bir mekanizmanın işleyişini ortaya koyuyor. Brunkow’un çalışmaları, özellikle otoimmün hastalıkların nedenlerini ve tedavi yöntemlerini anlamada tıp dünyasında büyük bir dönüm noktası oluşturuyor. Ayrıca, Foxp3 geninin düzenleyici hücrelerdeki kritik rolünü ve bağışıklık bozukluğu olan “IPEX sendromunu” aydınlatan genetik bulgulara da öncülük etti.

Mary Brunkow, akademik çalışmaları ve biyoteknoloji sektöründeki deneyimiyle, immünoloji ve hastalık önleme stratejilerine yeni bakış açıları geliştirdi. Bu katkıları sayesinde 2025 Nobel Tıp Ödülü’nün sahibi oldu.

Brunkow’un en önemli katkısı, bağışıklık sisteminin dengesini sağlayan FOXP3 geninin tanımlanması oldu. 2001 yılında bu genin bağışıklık sisteminin kendi dokularına saldırmasını önleyen düzenleyici T hücrelerin oluşumundaki rolünü keşfetti. Bu çalışma, otoimmün hastalıkların mekanizmalarının anlaşılmasına ve yeni tedavi yöntemlerinin geliştirilmesine önemli destek sağladı. Brunkow’un bulguları, özellikle tip 1 diyabet, romatoid artrit ve lupus gibi hastalıklarda hastalığın temel nedenlerini aydınlatmak için kullanılan yeni nesil tedavi stratejilerinin temelini oluşturdu.

Mary Brunkow, bilim dünyasında pek çok genç araştırmacıya mentorluk yaptı ve uluslararası düzeyde tanınan yayımlara imza attı. Bağışıklık sistemi biyolojisine getirdiği yenilikçi bakış açısı ve genetik keşifleri, tıp biliminde yeni bir dönemin kapısını araladı. Bugün, Brunkow’un çalışmaları bağışıklık dengesinin anlaşılması ve klinik uygulamaların gelişmesinde temel başvuru noktalarından biri olmayı sürdürüyor.

Kaynak: Haber merkezi