Festival öncesi kapışılan stantlarda yöreye özgü lezzetler, hediyelik eşya ve nergis satışı yapıldı. Karaburun Belediye Başkanı İlkay Girgin Erdoğan “Kent ekonomisine kattığı hareketlilikle, üreticilerin bütçelerine katkısıyla ve ziyaretçilerine kattığı keyifli anlarıyla iz bırakan festivalimize önümüzdeki yıl da halkımızı bekliyoruz" dedi. İzmir’in uluslararası marka haline gelen organizasyonu mis kokulu festival olarak bilinen 6.Karaburun Nergis Festivali, müzik dinletileri,  yöresel mutfak lezzetlerine, yarışmalarından halk oyunlarına, eğlenceli kortejlerden Ege’nin verimli topraklarının birbirinden güzel ürünlerine iz bırakarak sona erdi. Toplumsal olaylara yönelik tavrı ve aktivist yaklaşımıyla sanatçı duyarlılığının örnek ismi Rock Şarkıcısı Haluk Levent’in yağmur ve soğuğa rağmen Karaburun Meydanı’nı dolduran binlerce hayranına şarkılarını söylediği konser, festival tarihinin mis kokan sayfalarında güçlü bir iz bıraktı.

Konserin en sürprizli anı ise, İzmir Karaburun’un tarihteki ilk kadın Belediye Başkanı İlkay Girgin Erdoğan’ın anı hediyelerini Haluk Levent’e vermek üzere sahneye birlikte geldiği Kösedereli 80 yaşındaki Şerife Zorlu’nun ünlü sanatçıya hediyesi el işçiliği tel kırma ay-yıldızıyla Türk Bayrağı oldu. Levent duygu dolu anlar yaşarken, “Muazzam, çok anlamlı. Teşekkür ediyorum. Kösedere Köyü’ne saygılarımı iletiyorum” dedi. Kendisine “Karaburun’umuza hoş geldiniz, şeref verdiniz” diyerek nergis çiçeği veren Karaburun Belediye Başkanı Erdoğan’a özel teşekkür etti. Haluk Levent bu özel teşekkürün gerekçesini şöyle açıkladı:

ÖZEL TEŞEKKÜR

 “Belediye başkanlarına yalakalık yapmam biliyorsunuz. Hatta bazı başkanlar çıkmaya korkar, Haluk Levent bize sövecek diye. Karaburun Belediye Başkanımız ile ilk kez karşılaşıyoruz. Seçim döneminde belediyelere konserler veriyoruz. Seçim çalışması için oy isteyen başkanlarımız oluyor. Yarım saat, kırk dakika mikrofon durmuyor. Dikkat ettim içeriden kulisten, seçimlerle alakalı, partilerle alakalı siyasi olaya girmeden çalışmalarını anlattı. Gerçekten teşekkür ediyorum sağ olun.”

BELEDİYE BAŞKANI ERDOĞAN NE DEDİ?

Karaburun tarihindeki İlk Kadın Belediye Başkanı olarak, Yarımada’nın koca yürekli insanlarının ‘merhaba’sını festival katılımcılarıyla paylaşmaktan onur duyduğunu belirten Karaburun Belediye Başkanı İlkay Girgin Erdoğan, ‘yerli ve milli’ vurgusu içeren konuşmasıyla, festivalde önemli mesajlar verdi. Başkan Erdoğan, şunları söyledi:  “İçinde bulunduğumuz güzel coğrafya, Cumhurbaşkanlığı Kararnamesiyle, Özel Çevre Koruma Alanı ilan edildi. Ülkemizin en fazla endemik bitki örtüsüne ve özgün nitelikli hayvan varlığına sahip coğrafyalarının başında geliyor. Bugün de burada, Nergis Festivalimizdeki işte o nergis çiçeği, bu zenginliğin mücevheri. Öylesine bir özel mücevher ki bu, yaşadığımız coğrafyanın nergis soğanını, yabancı bir yerde diktiğinizde, aynı kokuyu ve aromayı taşıması mümkün olmuyor. Bildiğiniz gibi başka coğrafyalarda da, nergis var.

Mersin yetiştiriyor, Aydın yetiştiriyor. Ama hiçbirindeki nergis bizim nergisimiz değil.  Çarşıdan satın aldığınız nergisi, o güzel kokusuyla, Karaburun nergisi olarak alıyorsunuz. Bunun tek nedeni, kendi yerinde ve kendi toprağında olmayı seviyor. O büyüleyici kokusuna, ancak bu topraklara ait olduğunda sahip olabiliyor. Kısaca yerli olmayı, veriminde ve kokusunda kendisine ölçü görüyor.” Karaburun Belediye Başkanı İlkay Girgin Erdoğan, Karaburun coğrafyasının geleceğini, kaderini uzaktan kumandayla belirlemek isteyenlere, bu toprakların insanlarının mesafeli olduğunun altını çizdi. Erdoğan, “Bu toprakların insanları deli rüzgarıyla un ufak eder. İşte Yarımada’nın has kızı olarak ben İlkay Girgin Erdoğan, sokakları, koyları, tepeleri, haneleri tek tek bilen evladınız, kardeşiniz, ablanız olarak, fedakar belediye ekibimizle birlikte, bu topraklara emin olun kara çaldırmayacağız” dedi.

“İTHAL SOĞANLARA, DIŞARIDAN MONTE HİBRİT TOHUMLARA, BU TOPRAKLARI YEDİRTMEYİZ!”

“İthal soğanlara, dışarıdan monte hibrit tohumlara bu toprakları yedirmeyeceğiz. Kökü dışarıda, yüzünüze gülen ambalajıyla, toprağımızı ve birliğimizi zehirleyecek kimyasal, toksik karakterlere geçit vermeyeceğiz. Bu böyle biline! Çünkü bu kentin tarihi de, direniş kültürü de, plakası da bellidir! Burası Karaburun arkadaşlar, bunu bilin. Amacımız sahip olduğumuz doğal yaşamı, kendi kimliğimizi kaybetmeden sürdürülebilir kılmaktır. Adamın iyisi iş başında belli olur!”

Scooby-Doo efsanesi dijital dünyaya taşınıyor! Scooby-Doo efsanesi dijital dünyaya taşınıyor!

“BİZ GELİRSEK PLAN ÇIKACAK DİYENLERE YANIT OLSUN!”

Maalesef duydukları dedikodulara değinmek zorunda kaldıklarına dikkat çeken Başkan Erdoğan, şöyle devam etti: “Bölgemiz Özel Çevre Koruma Alanı, planlar ha çıktı ha çıkacak. Belki bunu hepiniz duyumlarla, algılarla biliyorsunuz. Esasında Karaburun’un büyük bir bölümünün planları yürürlüğe girdi. Sadece merkez planlarımız girmedi. Ve zamanında özel olarak yapılan belli bölgelerin planları girmedi. Bunlarda da incelemeler devam ediyor. Fakat birçoğumuzun arazileri maalesef ki doğal yapısı korunacak alan ilan edildi. Tabii Belediye olarak bizler itiraz ettik, halkımız itiraz etti.

Bizim amacımız tarım arazilerimizi yağmalatmak değil. Ama SİT’ten daha vahim olan doğal yapısı korunacak alandan, yarın bir gün belki el konulacak olan alana sahip çıkmak. İtirazlarımız Çevre Şehircilik Bakanlığımızca değerlendirildi, yerinde de görüldü. Bakan Yardımcımız da buraya geldi, ben de ziyaret ettim. Tam bu itirazlar konusunda çalışmalar yapılırken, vatandaşlarımızın açtığı davada, yargımız bu planı iptal etti. Ama ne şanslıyız ki zamanında yapılan incelemeler nedeniyle, bizim yeni bir plan yapmamıza gerek kalmadı. Bakanlık hazırladı ve şu anda Bakan’ın önünde onayda. Ben inanıyorum ki algı yaratmaya çalışarak, sizlerin zihnini bulandıranlar, bu konuların birçoğunu bilmiyor.

Zaten çıkacak, bunu kimsenin çıkarmasına gerek yok. Devletimizin görevi, bugüne kadar da geç kalınmış bir şey yok. Gerçekten, bu gerçekleri bilseniz, (İyi ki biz Özel Çevre Koruma Alanı İlan edilmişiz) dersiniz. Yoksa bugün, bu eylemler nedeniyle, çevreci gruplarla ve toplumumuzdaki sivil inisiyatif gruplarıyla yaptığımız eylemlerde taş ocaklarından, GES’lerden ve RES’lerden korumaya çalıştığımız yaşam alanlarımızı hiç koruyamazdık. Bugün yapılmak istenen önümüzdeki günlerde yerel seçimlere dönük yaratılmaya çalışılan algı,  popülist siyasetin sonucudur dostlarım. Bunun en büyük örneği de, (Biz gelirsek çıkarılacak) diyenlere yanıt olsun diye söylüyorum:  Geçen hafta 1/1000’lik planların, plan notlarının revizyonu geldi. O nedenle bu kimsenin elinde değil! Bu bizim dışımızda Bakanlık ile birlikte yürütülüyor ve az kaldı.”

“MORDOĞAN ARITMASINA EK ARITMA TESİSLERİ YAPILIYOR”

Kimi platformlarda arıtmalardan söz edildiğini anlatan Erdoğan, “Mordoğan kısmında çalışmalar daha önce başladığı için büyük bir arıtma tesisimiz yapıldı, fakat Karaburun merkezdeki Mimoza, Merkez Mahallemiz ve İskele Mahallemiz, Kuyucak tarafında belli eksiklikler vardı. Bir kısmı bağlı bir kısmı bağlı değil. Geçen Cuma itibarıyla da süreç bitti, oralara da Genel Arıtmayı beklemeden ek arıtma tesisleri yapılıyor. Lütfen hiçbiriniz bu şekilde bir algıya göz yummayın. Biz bölge için her zaman varız, vardık ve var olacağız. Bulanık suda avlanmak isteyenler boşa çalışıyor” 

“MORDOĞAN AYI BALIĞI KOYU KAÇAK İSKELESİ’NDE SORUMLULUK KAYMAKAMLIKTA”

Sosyal medyada kimliği belirsiz hesaplar üzerinden ‘klavye kahramanlığıyla’ yanlış bilgi yayıldığını iddia eden Başkan Erdoğan, Mordoğan Ayıbalığı Koyundaki, kaçak iskele yaparak Akdeniz Foklarının yaşam alanlarını tehdit eden işletmenin, kaçak yapısının yıkımıyla ve yıkım yetkisi ile ilgili sürece de, Karaburun Belediyesi tarafından 21.07.2023 ve 20.09.2023 tarihli Karaburun Kaymakamlığı Milli Emlak Müdürlüğü’ne ve Karaburun Kaymakamlığı’na yazılan resmi yazıları işaret ederek değindi. 

“BUGÜN GÖREVİNİ YAPMASI GEREKENLER SİYASET MEYDANLARINI DOLAŞIYOR”

Başkan Erdoğan, Belediye cephesinden şu görüşleri dile getirdi: “Sosyal medya hesapları üzerinden yanlış-doğru yazıldığı bilinmeden gündemler oluşturuluyor. Mordoğan Mahallesi’nde bizim yıkmadığımız söylenen kaçak iskeleye dair bütün belgeler burada. Onu yıkmayan biz değiliz. Biz görevimizin başındayız. Bu belgeler, bizim yazdığımız belgeler ve istediğimiz tarihler. Yazıda da belirtildiği üzere tarih verildiğinde biz gereğini yapmaya her zaman irade sahibiyiz ve yapacağız. Ama bugün görevini yapması gerekenler siyaset meydanlarını dolaşıyor ve işini de yapmıyor. Ben herkese öneriyorum, biz buradayız, onun sorumlusu kati suretle bizler olamayız.”

Kaynak: BÜLTEN