İzmir’in Çiğli ilçesinde 39 yaşındaki Ebru Açıkalın, birlikte yaşadığı A.D. tarafından iddiaya göre darbedildi. Bu tartışmanın arkasından üzere tabancayla yaşamına son verdiği ileri sürüldü. Olay, 20 Kasım 2024 tarihinde Ebru Açıkalın ve A.D.'nin birlikte yaşadığı evde meydana geldi.
Aynı evde bulunan çiftin iki çocuğu ve Ebru Açıkalın’ın annesi de olaya tanıklık etti. İddialara göre, A.D. tartışma sırasında Açıkalın’ı darbetti, ardından evdeki kişilere silah doğrultarak tehdit ve hakarette bulundu. Bu sırada A.D.'nin elindeki silahı alan Açıkalın, banyoya geçip kapıyı kilitledi ve kısa süre sonra silah sesi duyuldu. Genç kadın olay yerinde yaşamını yitirdi.
Adli süreçte şiddet raporlara yansıdı
Hazırlanan adli tıp raporlarında, Ebru Açıkalın’ın ölümünden önce darp edildiğine dair bulgular yer aldı. İddianamede, A.D.’nin Açıkalın’a basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek düzeyde fiziksel zarar verdiği belirtildi. A.D. hakkında, Açıkalın’a yönelik “silahla tehdit” ve “kasten yaralama” suçlarından 8 yıla kadar hapis cezası istendi.
Olay yaşanırken evde bulunan çocuklardan biri ile Açıkalın’ın annesi Melahat Açıkalın’a yönelik “silahla tehdit” ve “hakaret” suçlarından da ayrı ayrı 7’şer yıla kadar hapis cezası talebinde bulunuldu.
Aileden ‘intihara yönlendirme’ itirazı
Ebru Açıkalın’ın ailesi, genç kadının maruz kaldığı sistematik şiddet ve olay günü yaşanan tehditlerin, onu intihara sürüklediğini savunarak A.D.’nin Türk Ceza Kanunu’nun 84. maddesi kapsamında “intihara yönlendirme” suçundan da yargılanmasını istedi. Karşıyaka Cumhuriyet Başsavcılığı, durumu cinayet değil intihar olarak tespit etti. A.D. için bu suçtan takipsizlik kararı verdi.
Anne Melahat Açıkalın: “Kızım keyfinden mi intihar etti?”
Olayın tanığı olan anne Melahat Açıkalın, kızının olay günü darbedildiğini ve yaşanan gerilim sonrası intihar ettiğini dile getirerek şunları söyledi: “Torunum beni arayıp anne babasının kavga ettiğini söyledi. Eve gittiğimde kızım kapıyı açtı. A.D.’nin bir elinde silah, diğerinde kızımın telefonu vardı. Kızım darbedilmişti, yerlerde saçları dökülmüştü. A.D. bize silah doğrulttu. Kızım elinden silahı alıp banyoya gitti. Birkaç dakika sonra silah sesi geldi. Bu kişi cezasını çekmeli. Gencecik kızım gitti, iki çocuk ortada kaldı.”
Avukattan etkin soruşturma talebi
Aile avukatı Dorşin Bingölbalı, savcılık tarafından verilen takipsizlik kararına itiraz edeceklerini açıkladı. Bingölbalı, “Ebru, uzun süredir fiziksel ve psikolojik şiddet altındaydı. Olay günü de silahla tehdit edildiği sabit. Bu koşullarda yapılan bir eylemde kişinin özgür iradesinden söz edilemez.
Delillerin eksik toplandığını, şüphelinin ifadesinin alınmadığını görüyoruz. Etkin ve derinlemesine bir soruşturma yürütülmesini talep ediyoruz. Türk Ceza Kanunu’nun ilgili maddeleri uyarınca şüphelinin kasten öldürmeden yargılanması gerektiğini düşünüyoruz” dedi.
Süreç izlenmeye devam edilecek
Ebru Açıkalın’ın yaşamını yitirmesine ilişkin adli süreç devam ederken, ailesi ve avukatları hem hukuki mücadelesini sürdürüyor hem de olayın aydınlatılması için kamuoyuna çağrıda bulunuyor. Ailenin takipsizlik kararına karşı yaptığı itirazla birlikte, davanın seyrinin nasıl şekilleneceği ilerleyen süreçte netleşecek.