Son Mühür / Seçil Ünlü - Dünya yüzeyinin yalnızca yüzde 6’sını kaplayan sulak alanlar, turbalıklardan nehirlere, göllerden deltalara kadar farklı ekosistemleri barındırırken, küresel biyolojik çeşitliliğin yaklaşık yüzde 40’ına ev sahipliği yapan bu alanlar, aynı zamanda iklim krizine karşı karbon yutağı işlevi görüyor. Ancak son yıllarda tarım ve su yönetimi politikalarının etkisiyle ciddi oranda yok olma tehdidiyle karşı karşıya kalıyor.

Sulak alanların korunması odak konusu olacakTürkiye Kuş Konferansı

22. Türkiye Kuş Konferansı, bu sorunlara dikkat çekmek ve çözüm yollarını birlikte değerlendirmek amacıyla sulak alanların korunmasını odağına alacak.

Etkinliğin ilk gününde bilim insanları ve uzmanlar sunumlarını paylaşacak. İkinci gün ise, Akdeniz Havzası’nın en kritik sulak alanlarından biri olan Gediz Deltası’nda saha gezisi ve kuş gözlem etkinliği gerçekleştirilecek.

Konferans, İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü iş birliğiyle düzenleniyor ve Akdeniz Tatlı Su Ekosistemleri için Donörler İnisiyatifi (DIMFE) tarafından destekleniyor.

"Sulak alanların yüzde 35’inden fazlası kaybedildi"

Doğa Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Dicle Tuba Kılıç, sulak alanların karşı karşıya olduğu tehdide dikkat çekti. Dicle Tuba Kılıç, "Son 50 yılda dünya genelinde sulak alanların yüzde 35’inden fazlası kaybedildi. Akdeniz Havzası'nda bu oran yüzde 50’yi aştı. Sulak alanları, ormanlardan üç kat daha hızlı kaybediyoruz. Aynı dönemde tatlı su türlerinin popülasyonları yüzde 83 oranında azaldı.

Sibirya’da üreyip Akdeniz çevresinde kışlayan ince gagalı kervançulluğunun nesli tükendi. Türkiye’de ise su tüketimini artıran tarım politikaları ve yanlış su yönetimi, Tuz Gölü, Van Gölü, Seyfe Gölü gibi alanların kurumasına neden oldu. Tepeli pelikanların dünya nüfusunun %9’unun kışladığı Marmara Gölü ise artık yok. Bu yılki konferansımızda, kuşlar için hayati önem taşıyan göller ve tatlı su ekosistemlerini yaşatmak için uzmanlarla bir araya geleceğiz" diye konuştu.

Muhabir: SEÇİL ÜNLÜ