SON MÜHÜR- GAMZE ESKİKÖY/ Tüm Bel-SEN İzmir 1 No’lu Şube, KESK, SES 1 ve 2 No’lu Şube, Eğitim-Sen İzmir 1, 6 ve 4 No’lu Şubeler ve TEKSİF İzmir Şubesi’nin desteğiyle İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde gerçekleştirilen soruşturmalar, mobbing ve görev değişikliklerine karşı bir basın açıklaması düzenlendi.
Açıklamada, özellikle Tüm-Bel-SEN İzmir 1 No’lu Şube Yürütme Kurulu Üyesi Deniz Salih Islakoğlu’nun Torbalı Atık Su Arıtma Tesisi ve Yazıbaşı Atık Su Arıtma Tesisi’ndeki görevlerinden alınması gündeme getirildi.
İZSU, Islakoğlu’nun görevden alınmasını “Torbalı Atık Su Arıtma Tesisi yapım işinin tamamlanması” gerekçesiyle açıklarken, sendika ise kararın arkasında Islakoğlu’nun İzmir Büyükşehir Belediyesi ile sendika arasındaki Toplu İş Sözleşmesi (TİS) görüşmelerinde yürüttüğü eylem liderliği olduğunu belirtti.
“Sendikal haklar engellenemez”
Basın açıklamasını, alandakiler adına Tüm Bel-SEN 1 No’lu Şube Başkanı Turgut Angün okudu. Açıklamada, İzmir Büyükşehir Belediyesi ile yapılan toplu sözleşme sürecinde emekçilerin haklarının yok sayılmasına karşı ciddi bir mücadele yürütüldüğü vurgulandı.
Bu süreçte, kamu emekçilerine yönelik soruşturmalar açıldığı, 7 kamu emekçisinin açığa alındığı, birçok çalışanın görev yerlerinin değiştirildiği ve yöneticilik pozisyonundaki bazı çalışanların eylemlere katıldıkları için görevlerinden alındığı belirtildi.
Angün, bu uygulamaların sendikal hak ve özgürlükler çerçevesinde anayasaya aykırı olduğunu ifade ederek, İzmir Büyükşehir Belediyesi yetkililerinin soruşturmaların haksız olduğu yönünde taahhütler vermesine rağmen, sürecin devam ettiğini ve disiplin cezalarının uygulandığını vurguladı.
“İZSU’daki görev değişiklikleri iş barışını bozdu”
Açıklamada, İzmir Büyükşehir Belediyesi, İZSU Genel Müdürlüğü ve ESHOT Genel Müdürlüğü’nde yapılan organizasyon değişikliklerinin, kamu emekçilerinin çalışma koşullarını ve hizmetin etkinliğini olumsuz etkilediği ifade edildi. Sosyal Hizmetler, Ulaşım Hizmetleri, Kadın Çalışmaları, İtfaiye, Muhtarlıklar ve İşletmeler gibi birçok birimde kapanmalar ve hizmet kısıtlamaları yaşandığı belirtildi.
Özellikle İZSU Genel Müdürlüğü’nde, önceki dönemlerde yönetici pozisyonunda olan çalışanlara karşı açılan soruşturmaların iş barışını bozduğu ifade edildi.
2023 yılı toplu sözleşmesinde 2024 yılı için açık hüküm bulunmasına rağmen, İZSU’da görevde yükselme sınavı açılmadığı ve 2025 yılı için de yalnızca iki kadro için unvan değişikliği başvurusu ilan edildiği dile getirildi.
“Cemil Tugay’a gözükme” talimatı verildi iddiası
İZSU Torbalı Atıksu Arıtma Tesisi 2. Etabı’nın açılışı sırasında yaşanan olaylar da basın açıklamasında gündeme geldi.
Açıklamaya göre, tesisin yapımında yaklaşık 3,5 yıl görev yapan Deniz Salih Islakoğlu’na, açılış esnasında İZSU yöneticileri tarafından “Birazdan Cemil Tugay gelecek. Seni görmesin, sen açılış sırasında ofiste otur” şeklinde bir talimat verildi.
Bu durum, sendika tarafından Islakoğlu’na yönelik meslek onurunu zedeleyici bir uygulama olarak değerlendirildi.
İlaveten, Islakoğlu’nun kontrol mühendisliği görevinden herhangi bir gerekçe gösterilmeden alındığı ve bu durumun sendikal faaliyetlerine yönelik bir baskı olduğu ifade edildi.
Açıklamada, sendikal mücadele yürüten kişilerin sıklıkla bu tür anti-demokratik uygulamalara maruz kaldığı belirtilerek, “Ancak biz bu tür uygulamalara karşı hep birlikte mücadele edeceğiz” denildi.
“Belediyeden özür ve göreve iade bekliyoruz”
Sendika, Cemil Tugay’ın açılış konuşmasında tesisin yapımında emeği geçen tüm çalışanlara teşekkür etmesine rağmen, İZSU yönetiminin Islakoğlu’nun emeğini görmezden gelmesini eleştirdi.
Sendika, bu haksız uygulamanın düzeltilmesi, Islakoğlu’nun göreve iadesi ve İZSU yönetiminin özür dilemesi gerektiğini belirtti.
Ancak, tam tersi bir süreç işleyerek Islakoğlu hakkında basına demeç verdiği gerekçesiyle yeni bir soruşturma açıldığı kaydedildi.
“CHP’li belediyenin emekçilere baskısı kabul edilemez”
Sendikal mücadeleye yönelik baskıların ve mobbing uygulamalarının her zaman var olduğunu vurgulayan açıklamada, CHP’li bir belediyeden gelen bu anti-demokratik uygulamaların özellikle kabul edilemez olduğu ifade edildi. Açıklamada şu sözlere yer verildi:
“Ülkemizde gazeteciler tutuklanırken, seçilmiş belediye başkanları görevden alınırken, kayyum atamaları devam ederken, toplumsal muhalefetin birlikte mücadele etmesi gerekir.
Ancak bu süreçte bir CHP’li belediyenin emekçilere yönelik baskılar uygulaması düşündürücüdür. Sendikal mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz!”
“İşçi ve emekçilere yönelik baskılara son verin”
Basın açıklamasında, İzmir Büyükşehir Belediyesi ve bağlı kuruluşlarda işçilerin ve emekçilerin üzerindeki baskıların son bulması gerektiği vurgulandı.
İzBB bünyesindeki işçi çıkarılmalarına da değinilerek, belediyenin bütçe ve personel planlamasında yaşanan sorunların faturasının işçilere kesilmemesi gerektiği belirtildi.
Sendika, işten atılan işçilerin derhal göreve iade edilmesini talep ederken, tüm sendikalarla birlikte dayanışma içinde olacaklarını ve mücadeleyi sürdüreceklerini belirtti.





