Son Mühür/Gamze Eskiköy – İzmir Ticaret Borsası (İTB) Temmuz Ayı Olağan Meclis Toplantısı’nda konuşan İTB Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli, ekonomide yaşanan maliyet krizinin üretimden ihracata kadar her alanı zorladığını söyledi. Enflasyonun etkisiyle krediye erişimin neredeyse imkânsız hale geldiğini belirten Kestelli, “KOBİ’ler için finansman artık bir lüks haline geldi” dedi.

“Krediye erişim artık ayrıcalık haline geldi”

Reel sektörün sıkı para politikalarının baskısı altında olduğunu vurgulayan Kestelli, finansmana erişimde yaşanan darboğaza dikkat çekti:

“Bugünkü piyasa faiz oranları yatırım yapmayı bırakın, işletme sermayesini bile çevirmeyi zorlaştırıyor. Krediye ulaşabilen firmaların sayısı zaten sınırlı. Özellikle küçük ve orta ölçekli işletmeler için finansman, neredeyse bir lüks haline geldi. Sadece üretim değil, ihracatımız da bu durumdan etkileniyor.”

Kestelli, sahadan gelen sinyallerin “sanayi üretiminde yavaşlama, istihdamda daralma ve güven endekslerinde aşağı yönlü beklentiler” olduğunu belirterek, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) tarafından hayata geçirilen Nefes Kredisi uygulamasına büyük ilgi olduğunu aktardı: “Şimdiye kadar 42 Borsamız üyesi de kredi başvurusu yapmak için faaliyet belgesi talebinde bulundu.”

“2034’te dünya gıda ticaretine daha da bağımlı olacak”

Kestelli konuşmasında, OECD ve FAO’nun yayımladığı “2025–2034 Tarımsal Görünüm Raporu”na da değindi. Rapora göre, dünya genelinde tarımsal ürünlerin tüketiminin %13, üretimin ise %14 oranında artması bekleniyor. Ancak bu artışla birlikte sera gazı emisyonlarının da %6 oranında artabileceği öngörülüyor.

“2034 yılına gelindiğinde, dünyada tüketilen kalorilerin yüzde 22’si uluslararası ticaret yoluyla karşılanacak. Tarımsal üretim ve tüketimin coğrafi olarak ayrışması artarken, çok taraflı ticaret sistemlerinin kurallara dayalı işleyişi, gıda arz güvenliği açısından daha da kritik hale geliyor.”

Kestelli, raporun önerdiği dört temel politika başlığını şöyle sıraladı:
• “Verimlilik artışı: Küçük üreticilerin kapasite geliştirmesi şart.”
• “Emisyon azaltım teknolojilerinin yaygınlaştırılması: Düşük maliyetli, yerel uyumlu teknolojilere ihtiyaç var.”
• “Gıda israfının azaltılması: 2030’a kadar küresel gıda kaybı ve israfının yarı yarıya azaltılması hâlinde, 150 milyondan fazla insan açlıktan kurtarılabilir.”
• “Ticaretin işlevselliği: Tarife dışı engeller ve belirsizlikler kaldırılmalı, ticaret kanalları açık tutulmalıdır.”

“Gelecek on yılda hem üretimi artırmak hem de çevresel sürdürülebilirliği sağlamak gibi ikili bir sorumlulukla karşı karşıyayız. Bizlere düşen, bilimsel verilerle destekli, çiftçimizi merkeze alan ve uluslararası iş birliğini önceleyen tarım politikalarını hayata geçirmektir.”

Kadın cinayetleri vurgusu: “Sorun hep içimizdeydi”

Toplantının son bölümünde kadın cinayetlerine de değinen Kestelli, 22 yaşındaki üniversite öğrencisi Ayşe Tokyaz’ın vahşice öldürülmesini hatırlattı:

“Oysa sorun hep içimizde, hep yanı başımızdaydı. 2025’in ilk altı ayında 136 kadın öldürüldü. 145 kadının ise şüpheli şekilde yaşamını yitirdi. Üstelik hayattan koparılan bu kadınların dokuzu devlet koruması altındaydı.”

Kestelli, konuyu sadece bir sosyal mesele değil, aynı zamanda vatandaşlık görevi olarak gördüğünü belirtti:

“Bu konuyu sık sık gündeme getiriyor ve çözümü için gayret sarf ediyorum. Bunu hem bir insanlık hem de vatandaşlık görevi olarak görüyorum. Elbette ki cezaların caydırıcı olması lazım. Elbette ki bu suçlarda iyi hâl indirimi uygulanmaması lazım.”

Muhabir: GAMZE ESKİKÖY