Son Mühür Haber Merkezi/Melekşah Tufaner Son Mühür ekranlarında yayınlanan “Gün Başlıyor” programının konuğu Eğitmen Ezgi Hatipoğlu’ydu. Hücre yenileyiciler ile nasıl tanıştığını anlatarak söze başlayan Hatipoğlu, “Hücre yenileyiciler ile dört yıl önce kilo problemlerim sayesinde tanıştım, daha sonra on altı kilo verdim. Hücre yenileyicileri hastalığı olan, kilo problemleri olanlara da tavsiye etmeye başladım. Vücudumuza yatırım yaptığımız ürünler, sağlığımız açısından kaliteli ürünler. Dört yıl gibi bir süreçte dokunabildiğim insanlara dokundum. İnsanların bana dua etmesi daha çok önemli. Dört yıldır da bu işi yapıyorum” dedi.

“Bu bir diyet değil”

Turgutlu'da sıcak havalara karşı çöp konteynerleri dezenfekte ediliyor! Turgutlu'da sıcak havalara karşı çöp konteynerleri dezenfekte ediliyor!

Ezgi Hatipoğlu, “Zayıf bir insanda da şeker hastalığı olabilir, kilolu bir bayanda da şeker hastalığı olabilir. Ve verilen ilaçları bir ömür boyu kullanmak zorunda. Bizim sistemimizde kiloyu veriyor, kiloyu verdikten sonra şeker ilaçlarından kurtulmaları daha yüksek. Bu süreçte doktorlarımızın verdiği ilaçlar illaki yan etki ediyordur vücudumuza. Bu diyet değil, onu bunu yemeyeceksin değil. Bizler Türk milleti olarak yemeyi severiz, diyete alışık değiliz. Birkaç dikkat edilmesi gereken şeyler var, onlara uyulduğu sürece sağlık problemlerinden kurtulunabilir. Vücudumuzu, hücrelerimizi yenilemek için kullanıyoruz. Oranlarımız var yüzde yetmiş seksen oranında. Kişinin boyuna, kilosuna, sağlık problemlerine göre bakıp veriyoruz. “

“Strese girmeden kilo vermek mümkün”

 “İnsanlar tatlıyı hayatımdan çıkaramam diyor ben de zaten çıkarma diyorum ki zaten onu bunu yeme diyemem. Zaten kilo vermeye başladıkları an da ben şunu yemesem de olur demeye başlıyorlar özellikle bayanlar böyle motive oluyorlar. Diyetisyenlerin söylediklerine ömür boyu bağlı kalamıyoruz. Bana diyorlar ki sen yemiyorsun bu işi yapıyorsun, ondan zayıf kalıyorsun. Hayır ben de yiyiyorum, üç çocuk annesiyim. Ben de kilo alabilirim. O yüzden de kişinin durumuna göre bir program ayarlıyoruz. Onun içinde strese girmeden çok rahat kilo verebiliyorlar. Kişiyle görüştüğüm de ben kişinin bilgisini almak zorundayım. Diyelim ki migren problemi var ama zayıflayayım da kurtulayım diyor ama migreni olduğunu söylese daha farklı program uygulanır. Bu ürünü sıvı kapsül, toz öğün yerine kullanıyorlar.”

“Program üç ay sürüyor”

“Program ez az üç ay ama kilo problemlerinde iki ayda kilo problemlerini bitirebiliyoruz. Bu iş modelini ev hanımları çok rahat bir şekilde hem çocuklarına bakıp hem iş evlerini yaparken yapabilirler. Ben buna başladığımda 6. ayımda işimi bırakıp bu işe başladım. İnternet ortamında sosyal medya paylaşımlarımla insanlara dokundum, bu iş modelini böyle ilerletebilirsiniz. Ürünleri kullanıp tavsiye olarak yapabilirsiniz. Ek gelir olarak güzel gelirler elde ediyoruz. Benim daha çok amacım çalışamayan birçok kişi var ama özellikle bayanlara ulaşmak. Özellikle kadınlar üzerinde duruyorum destek olmaya bakıyorum. Şimdi biz İzmir’deyiz sadece bu işlem İzmir’de yapılıyor sanılıyor. Aslında tüm Türkiye ve dünya çapında uyguluyoruz. Konya’da, Tekirdağ’da var ürün kullanıcılarım var. Birebir görüşmek isteyenler ofisime gelebilir ya da telefonla görüşme yapıyoruz. Kişiyi, hastalıklarını tanıdıktan sonra program yapıyoruz.”

“Sadece zayıflamak için kullanılmıyor”

Özellikle son zamanlarda hareketsizlik, uzun süre bilgisayar karşısında kalma dolayısıyla oluşan boyun ve omurga problemleri içinde bu ürünlerden faydalanabilirsiniz diyen Hatipoğlu, “Fıtık olmaya doğru ilerlemeden kullanması çok önemli. Önlem alması gerekiyor bir an önce. Bu sadece zayıflamak için kullanılmıyor, zinde hissedebilmek için, sağlık için kendine yatırım için kullanılıyor. Mesela ben pandemi de korona olmadım eşim oldu. Ona da ilaç kullandırmadım sadece bizim ürünlerimizi takviye ederek vücut direncini arttırdık. Hasta olmadan kullanmak önemli. Çocuklarda da rahatlıkla kullanılan bir ürün. Çocuklarda kapsül tarzında, bağışıklığına uygun ürünler hazırlıyoruz. Çocuk hasta olduktan sonra da önemli. En azından bu hastalığı vücudundan atsın diye kullanıyoruz. Benim sekiz yaşımdaki oğlumun da insülin direnci yükselti. Kendi ürünlerimle, şeker hastası olmadan kurtardım. Yeni doğanlarda da yeni doğduğu için ağız yoluyla değil, ekstra kremler ile uygulayabiliriz. Annesine de uygulayabiliriz. “

“Antidepresanı bırakan arkadaşlarım var”

Mide rahatsızlıkları, stresten kaynaklanan hastalıklar için ise “Antidepresanı” bırakan arkadaşlarım var. Stresimiz hiçbir zaman bitmez zaten. Ben şuna inanıyorum bence psikolojik olarak o ilaçlar, bu ürünler bizleri iyileştirmiyor. Karşılıklı yaptığımız sohbet iletişim halinde olduğumuz için karşılıklı konuşurken siz beni ben sizi üzerimizde güzel etkilerle bırakıp, iyileştiriyoruz. Cilt rahatsızlığında da yüzde doksan geçiriyor diyebilirim. Ama içten bir temizlik yapmamız gerekiyor, ağız yoluyla kullanılması lazım en az üç aylık bir süreç bu. Ödem de ise su içme sıkıntımız çok fazla. Hareket etmeyince, kilo olmasak dahi vücudum da ödem var diyoruz. Bir yarım saatlik yürüyüş ya da evde yapılabilecek bir program ile suyunu bir tık daha fazlalaştırıyoruz. Ona göre bir program uyguluyoruz. Çay ve kahve içiyorum diyorlar su yerine geçtiği için ama çay da ödem yapıyor. Solunum hastalıklarında ise, tıpta çaresi olmayan bir şeyin alternatif tıpta çaresi olmayacak diye bir şey yok. Çaresi olmayan bir şey yoktur.

KOAH başlangıcı önemli”

KOAH nereden çıktı, toza mı, kıyafete mi neye alerjisi var diye bakmalı. Kişi kendini anlayabiliyor. Parfüme alerjisi olan bir hemşireyi iki aylık bir süreçte ürünlerimizle rahatlattık. Hala bu ürünlerimizi kullanmaya devam ediyor. Bu ürünleri uzun bir süre alabiliyor ve tamamen kurtulabiliyorlar. Kanser hastalarında da uygulanıyor destekleyici tedavi olarak. Ama bir oran veremeyiz. Bu süreci daha rahat atlatabilmek için, bu hastalığı geriletebilmek önceliğimiz. Kemoterapi sürecinde kesinlikle kullanmalılar. Şeker olur tansiyon olur ne ilaç kullanıyorsa onların yanında kullanmaya devam etmeliler. Felçli hastalarda da kullanıyoruz. Bu bir mucize mi diyorlar onların yürüdüğünü görmek bizim için güzel bir durum. İki aylık, üç aylık süreçte kıpırdamayan ayak oluyor ama ilaçlarla hücre yenilememiz gerekiyor. Sosyal medya hesaplarımızdan da takip edebilirler. Felç oranı ve geçmişi önemli. Kullanılmaması gereken bir rahatsızlıkta da kullanmayın diyebiliyorum önemli olan faydasını görüp sonuç almaları. “

“Dünya çapında bir firma 185 ülkede faaliyette”

“45 ülkede bizim tavsiyelerimiz var, dünya çapında bir firma 185 ülkede faaliyette. Bize sosyal medya hesaplarından ulaşabiliyorlar. Pahalı bir yöntem diyemem, tam bir fiyat veremiyorum kişinin durumuna göre ayarladığımız için. Bir aylık mutfak harcamamız, et olsun başka şey olsun bizim fiyatımız daha uygun. Bize sosyal medyadan ulaşabilirler. Telefonum var WhatsApp ile görüşebiliriz. Birebir görüşmeler yapıyoruz randevu alıp. Görüşmemiz de ücretsizdir onu da belirteyim. Randevu ile yarım saat sürüyor görüşmeler. Tedaviye hazır bir şekilde kargo yollayarak başlıyoruz. Ya da ofise gelip, ofisten de alabilirler. Ben aynı zamanda eğitimini veriyorum. Ürün kullanmak isteyenlere birebir ben yardımcı oluyorum.” diye konuştu.

 

Editör: MELEKŞAH TUFANER