Son Mühür- ''İran ordusunun ibretlik durumu'' tespitinde bulunan Emekli Tümgeneral Rafet Kılıç, İsrail ve İran arasında yaşanan sıcak çatışmaları mercek altına aldı.
''13 Mayıs'ta başlattığı saldırılarla İran topraklarına girerek sabotaj düzenleyen İsrail, bir gecede İran’ın en önemli askeri isimlerini ve bilim insanlarını ortadan kaldırdı.'' hatırlatmasında bulunan Kılıç,
''Saldırılar her geçen gün daha da şiddetlenirken, eski İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad’ın yıllar önce verdiği bir röportaj yeniden gündeme geldi. Bu röportajda, Mossad’a karşı kurulan özel birimin başındaki ismin aslında bir İsrail ajanı olduğu yönündeki itiraf dikkat çekiyor.'' açıklamasında bulundu.

''Bir ordunun komuta kademesi, liyakate göre değil de ideolojik ya da siyasi saiklerle belirleniyorsa;'' diyen Tümgeneral Kılıç,
''Ordunun içinde, mutlak itaate dayalı hiyerarşik yapı dışında, dini referanslarla şekillenmiş paralel yapılar varsa;
Askeri güç, devletini ve milletini koruma görevi dışında, iç düzeni sağlamak, devrimi muhafaza etmek ve "sapkın hareketleri" önlemek gibi dini gerekçelerle ahlak polisi haline getiriliyorsa;
Bu paralel yapı, milyarlarca dolarlık bir ekonomik imparatorluğa dönüşmüşse;
Ve bu yapı, halkın yönetime karşı düzenlediği protestoları bastırmak için kullanılıyorsa;
O zaman bu ordunun bazı bölümlerinin, farkında olmadan İsrail veya ABD gibi dış güçler tarafından araçsallaştırılmasına da şaşırmamak gerekir.

Bir ülkeye yapılacak en büyük kötülük...
Bir ülkeye yapılabilecek en büyük kötülük, halkına hizmet etmesi gereken millî ordusunu siyasete alet etmek ve tarikat, cemaat gibi yapılara alan açarak emir-komuta zincirinin dışına çıkmasına göz yummaktır.
Ordunun kritik personel kadrolarına yıllarca yanlış kişilerin yerleştirilmesine izin verilmişse, günü geldiğinde ihanete uğramak kaçınılmazdır.'' ifadelerine yer verdi.





