Doktorlar medeniyetin başlangıcından beri bulundukları toplum tarafından özel insanlar olarak değerlendirilmişlerdir. Büyük ressamlar eskiden İsa Mesih, Hz. Meryem, kral veya imparatorların dışında doktorları resmetmişler. Peki bunun nedeni nedir?


İnsanın sahip olduğu en önemli varlık her zaman sağlığı ve hayatı olmuştur. Büyük İskender Makedonya’dan Hindistan’a kadar uzanan büyük bir imparatorluk kurmuş olsa da son anlarında hekime muhtaç olmuştur.
Ebubekir er Razi (865-925) Mülhid (dinden çıkmış) kabul edilmesine rağmen halife tarafından başkent Bağdat’taki Bimaristan’nın (Hastane) başına getirilmiştir.


Bahtişu ailesi üyelerinin Nasturi Hristiyan olmaları onların Abbasi imparatorluğu döneminde halifeler tarafından kollanmalarına engel olmamıştır.


Bakteriyolog Alexander Fleming tarafından keşfedilen Antibiyotik büyük emperiyal savaşlardaki can kaybını büyük oranda azaltmıştır.


Günümüzde savaş, enerji ve sağlık gibi para basılan sektörlerden sağlık sektöründeki buluşlar doktorlar olmadan büyük firmalara ve devletlere herhangi bir kar getirmez. Ekonomide entelektüel sermaye diye bir terim var. Bu terim karı olağanüstü derecede arttıran ve değeri ölçülemez şeylere denir. Mesela bir T-shirt’ın değeri 10 ünite ise eğer bir marka yaratıyorsanız değeri kolaylıkla 100 ünite olabilir. Ya da Bill Gates’in geliştirdiği Windows programı yüzbinlerce çalışanın emeğinden fazla katma değer yaratabilir. Doktorun yaptıkları da bir çeşit entelektüel sermayedir. Bunun katma değeri ter damlalarıyla ölçülmez.


Diğer taraftan doktorun yaptıklarının manevi getirileri daha da önemlidir. Çocuğunuz hasta olunca kimden medet umuyorsunuz? Burnunuz kanayınca veya kalbiniz tekleyince yanınıza kimi istersiniz? Bu durumlardan kurtulunca kime teşekkür edersiniz? Sizce doktor hastasını iyileştirince mutlu olmaz mı? Hastasını kaybedince kahrolmaz mı?


Doktorun işi partilere oy kazandırmak değildir. Hastasına yeterince zaman ayırmadan Charlie Chaplin’in Modern Zamanlar filminde sürekli vida sıkan işçiye benzemek istemez. Koyduğu teşhisin ve uyguladığı tedavinin doğru olmasını ister. Dostuna da düşmanına da iyi bakar. Çünkü vicdan hekimliğin olmazsa olmaz bir parçasıdır.


Doktorlar gitsinler mi?


Peki kim kalsın?