Son Mühür / Arif Enes Durak - Dokuz Eylül Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Enstitüsü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mehmet Emin Elmacı, Sıcak Bakış programında Tunç Erciyas'ın sorularını cevapladı. Hasan Tahsin’in ilk kurşunu atan, vatansever bir gazeteci olduğunu bir kez daha vurguladı. Doğru bilinen yanlışları ve bu söylentileri çıkaran sözde tarihçilerin amaçlarını belirtti.

Doç Dr Mehmet Emin Elmacı ile gerçekleştirdiğimiz keyifli sohbetten satır başları söyle,

14 Mayıs 1919 neler yaşandığı ile başlayıp, 15 Mayıs İzmir işgali, Milli Mücadelenin başlangıç tarihidir. Mustafa Kemal Paşa 6 ay İstanbul’da kalıp 16 Mayıs’ta Samsun’a gitme kararı almıştır. Bu dönemde gazeteler aracılığıyla mesajlar vermiştir.

13 Kasım 1918’de İstanbul’a gelen Mustafa Kemal Paşa o dönemin sadrazamı Ahmet İzzet Paşa ve Padişahla görüşüp 3 gazetede yayımlanan röportajları yayınlanmıştı. İngilizlere de mesaj verir. Biz eski dostuz ama egemenliğimize ve insanımıza uygun davranılması gerektiğini vurgular. Mesajlarında egemenliğin millete dayanılması gerektiğini bildirmiştir. Manevi gücün askeri güçten daha büyük olduğunu belirtmiştir. Enver Paşa daha önce önünü kesmiş. Almanları tercih etmiştir. Halep raporunu vermiştir ki bu Nutuk’tan değerlidir. Çünkü en güçsüz olduğu zamanda yazmıştır. Enver Paşa’yı suçlayan çok sert bir yazıdır. Sonuç olarak istekleri yapılmayınca istifa etmiştir. İlk sine- i millete dönüşünü gerçekleştirir. İkincisi de Samsun’a çıkışı ile olur. Artık kendi siyaseten bir şey yapmak istemiş. Elini taşın altına koymuştur.

Doç. Dr. Mehmet Emin Elmacı

Mustafa Kemal Paşa’nın raporu 8 gazetede Sivas Kongresinin hemen ardından Damat Ferit Hükümeti düşünce sansürün kalkmasıyla yayımlanır. Mustafa Kemal Paşa bu raporda ittihatçı Enver Paşa’yı ve yöntemlerini eleştirir. Orduyu Almanlara vermesini anlatır ve gerekli tedbirleri anlatır. Mustafa Kemal’in liderliği ortaya çıkar.

Aralık 1918’de arkadaşları ile annesinin evinde toplanıyor. Ülkenin geleceği planlanıyor. Mustafa Kemal Paşa’nın Samsun’a müfettiş olarak gitmesiyle devam ediyor.

İZMİR’İN İŞGALİ...

Hasan Tahsin ilk kurşun atan sembol isimdir. Saatçi Aziz, Tatar Mehmet de kurşun atar. O zamanın gazetelerinde Hasan Tahsin ismi öne çıkar.

İşgal ertesi çıkan gazetelerde Hasan Tahsin, Doktor Şükrü Bey ve Fethi Bey ilk şehitlerimiz olarak yer alır. Yunan Medeniyetinin ilk kurbanları olarak gösterilir. Hasan Tahsin’i karalamaya yok saymaya çalışan tarihçiler belgelere dayanarak konuşmuyorlar. Asıl adı olan Osman Nevres öğrenci olarak Roma’ya gönderilmiş, Roma’da da vatanseverliği ile tanınıyor. Türklüğe karşı İtalyanların sinemada konuşması nedeni ile sinema perdesini kurşunlamıştır. Sonra ölen bir gazeteci Hasan Tahsin’in kimliğinin verilmesi nedeniyle karıştırılıyor olabilir. İşgalden birgün önce kız kardeşi Melek Hanımı güvenli bir yere yerleştirmiş. Hasan Tahsin şehit edildikten sonra Yunanlılar kız kardeşini bulmuş tecavüze uğramıştır. Devlet, 1928’de Melek Hanımı İsviçre’ye ruh ve sinir hastalıkları hastanesine tedaviye gönderilmiştir.

Asıl Hasan Tahsin Mustafa Kemal’in sınıf arkadaşı, Selanik’te silah gazetesini çıkarıyor. Muhalif bir gazete... İttihatçılar bir görev veriyor, dinlemiyor. Emir dinlemediği için öldürülüyor. Onun kimliği Osman Nevres’e veriliyor. İttihat Terakki’ye kızgındır. İzmir’e gelir Hukuki Beşer gazetesini çıkarmaya başlar.

14 Mayıs’ta İzmir’in işgal edileceği duyuluyor. Vali Kambur İzzet yalanlıyor. Ertesi gün gazetelerde işgal edilmeyeceği manşetlerdedir. Ancak o gün işgal sırasında şehit düşenlerin üstüne serilir bu gazeteler...

İstanbul işgali gizli tutma emri vermiştir. Valide özel olarak İzmir’e gönderilen hükümetin adamıdır. Ali Nadir Paşa beyaz bayrakla çıkmasına rağmen Yunan subaylarca tokatlanarak neredeyse bin kez ölmüştür.

15 Mayıs 1919 yağmurlu bir gün 08.45’de işgal başlıyor. Hasan Tahsin ilk kurşunu atar... Amerikan kaynaklarına göre 500 şehit verilir.

NEDEN HASAN TAHSİN SEMBOL OLDU?

1970’li yılların başında Yunanlılar, İzmir’in işgali sırasında yunan askerlerini kutsayan din adamı Hrisostomos’un bir heykel dikiyor. Heykelin İzmir’i gösterdiği söylentileri çıkıyor. Bunun üzerine bizde karşı bir heykel yapıyoruz. Gazeteciler Cemiyeti’nin de etkisi ile ilk kurşunu atan Hasan Tahsin heykeli yapıyoruz. 1974’de açılışı yapılıyor. Simgesel olarak Hasan Tahsin'in kurşunu öne çıkmış.

İzmir’de işgal sırasında şehit düşenlerin isimleri caddelere ve okullara verilmiştir.

Mustafa Kemal Paşa Nutuk’ta, İzmir’in işgalinden doğan halkın vicdan sesi olarak tanımlar milli mücadeleyi.

VAHDETTİN GÖREV Mİ VERDİ?

Mustafa Kemal Paşa’nın Samsun’da kurtuluş ateşinin yakılmasının Vahdettin emri ile gerçekleştiği söylentileri yalandır.

Vahdettin ile görüşüyor. Son görüşme 20 Aralık’tır. Ondan ümidini keser. 6 Ocak’ta Kazım Karabekir Paşa görüşmeye çalışır. Padişah yüzüne de bakmaz. Ahmet İzzet Paşa ve Mustafa Kemal Paşa ordular yönetmiştir. Mersinli Cemal, Mustafa Kemal ve Fevzi Çakmak müfettiştir. Müfettişler silahları toplayıp, o kişileri dağıtacaktır. 16 maddelik bir emir vardır. Mustafa Kemal ülkeyi kurtar, kongreler yap diye değil. O küçük karşılık veren güçleri dağıtsın diye gönderiliyor.

Atatürk, 15 Mayıs’ta Vahdettin ile görüşür. Padişah, “Memleketi kurtarır bu tarih kitabına girersin” diyor ama devamı da var. Atatürk Nutuk’ta anlatır. Yabancı devletlerle işbirliği yapan bu değil miydi diye düşünüyor.

Tarihçiler belgelere dayalı konuşmalı hem yurtiçi hem de yurt dışı gazeteleri en doğru kaynaklardır. Biraz okumaları lazım. Makaleleri internette pdf olarak bulmak kolay... Doç Dr. Mehmet Emin Elmacı’nın 1911-1919 arasında çıkan gazeteleri toplayarak hazırladığı Mustafa Kemal Atatürk’ün Kamu oyunda tartışılması kitabı da önemli bir kaynak.

19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı kutlu olsun...

Muhabir: Arif Enes Durak