Son Mühür- İnsan Hakları Derneği Eş Genel Başkanı Eren Keskin, Sırrı Süreyya Önder'e yönelik suikast girişiminin ortaya çıkmasının ardından ölümüyle ilgili şüphelerin ortaya çıktığına dikkat çekti.
Keskin,
''Sırrı Süreyya Önder’in ölümü bu haber üzerine artık başka bir durumu ortaya çıkarmıştır. Bu bilgi dahilinde sevgili Sırrı Süreyya’nın ölümü artık ‘şüpheli bir ölüm’dür. Yasal olarak tüm gerekler yerine getirilmeli ve soruşturma genişletilmelidir.'' mesajı verdi.
DEM Parti duyurmuştu...
Sırrı Süreyya Önder'in 3 Mayıs'ta ölümünden beş gün sonra açıklama yapan DEM Parti, 2 Nisan tarihinde Önder'in aracına yönelik şüpheli bir işlemin tespit edildiğini duyurdu.
''2 Nisan’da, otopark görevlisi Sırrı Süreyya Önder’in aracını kullanırken lastiklerden gelen sesten şüphelenmiş ve aracı servise götürmüştür. Yapılan incelemede, aracın sol arka lastiğini patlatabilecek, demirden yapılmış keskin bir düzeneğin yerleştirildiği tespit edilmiştir.'' hatırlatmasında bulunulan açıklamada,
''Önder bu olayı parti kurullarına taşımış ve gerekli inceleme ve değerlendirmeler yapılmıştır. Olay ve ilgili kanıtlar resmi mercilere iletilmiştir. Hem partimiz hem de Sayın Önder konunun yakın takipçisi olmuştur. İncelemenin hassasiyeti nedeniyle konu kamuoyuna yansıtılmamıştır.'' ifadelerine yer verildi.
Geçirdiği kalp krizinin ardından 12 saatlik bir ameliyatla hayata tutunmaya çalışan Sırrı Süreyya Önder 18 günlük yaşam mücadelesini kaybetmişti.

Neden otopsi yapılmadı?
''DEM Parti'nin açıklaması kafaları karıştırdı. Sırrı Süreyya Önder bir suikaste mi kurban gitti?'' sorusunu gündeme getiren gazeteci Seyhan Avşar,
''Bu soruya yanıt bulmak için Önder'in doktorları ve İstanbul Valisi Davut Gül ile konuştum. Doktorlar Önder'in aortunun yırtıldığını, herhangi bir suikast kuşkusu olmadığını belirttiler.
Vali Gül'e ise, "neden otopsi yapılmadığını" sordum. Sayın Gül, hastanenin şüpheli bir ölüm olduğuna dair bir tespitinin olmadığını, öte yandan ise ailenin de herhangi bir otopsi talebinin olmadığını iletti.'' bilgisini paylaştı.