Son Mühür/ Emine Kulak - CHP’de yaklaşan ilçe kongreleri öncesi siyasi kulisler hareketlenirken, partideki rekabet kamu kaynakları üzerinden yürütülen hesaplarla gölgeleniyor. Özellikle İzmir’in Karşıyaka ilçesinde yaşandığı öne sürülen bir olay, değişim iddialarının altını boşaltan bir tabloyu ortaya koydu.
YEMEK MASASI MI, KADRO PAZARLIĞI MI?
Kulislerde dolaşan iddialara göre, Karşıyaka İlçe Başkanı, yaklaşan kongrede delege desteğini artırmak amacıyla Karşıyaka Belediyesi’ne bağlı Kent A.Ş.’nin olanaklarını kullanarak özel bir mekânda geniş katılımlı bir yemek organize etti. Ancak asıl çarpıcı detay, yemeğin adisyonu masaya geldiğinde yaşandı. Fatura doğrudan Karşıyaka Belediyesi adına kesildi. İddiaya göre, işlem daha sonra “fark edilince” iptal ettirildi. Ancak bu gelişme, “kamu kaynakları kimler için, ne amaçla kullanılıyor?” sorusunu gündeme taşıdı.
“SADECE KARŞIYAKA MI?”
Olayın sadece Karşıyaka ile sınırlı olmadığı, benzer yöntemlerin İzmir’in başka ilçelerinde de uygulandığı kulislerde yüksek sesle konuşuluyor. Belediyelere ait şirketlerin partili bazı yöneticiler tarafından adeta ‘arka bahçe’ gibi kullanıldığı, kamu kaynaklarının siyasi pazarlıklarda bir koz haline getirildiği iddiaları her geçen gün artıyor.
KADROLAR MASADA MI DAĞITILIYOR?
İlçe başkanlıkları için yürütülen mücadelede, yemek masalarının artık sadece sohbet değil, kadro pazarlıklarının yapıldığı alanlara dönüştüğü konuşuluyor. Partiye yakın kaynaklar ise sadece israf değil, aynı zamanda belediyelerde kadrolaşma, adam kayırma ve nepotizmin ciddi boyutlara ulaştığını ifade etti.
TABANDAN SERT TEPKİ: KİMİN MALINI KİM YİYOR?
Tabanda ise öfke büyüyor. Partiye emek veren birçok üye, bu tür uygulamaların partiye hem etik hem de hukuki açıdan büyük zarar vereceğini belirtti. Özellikle yolsuzluk, zimmet ve irtikap gibi suçlamaların kapıda olduğu uyarısı yapılırken, tabandan yükselen sesler ise net: Kimin malını, kim yiyor?
