İzmir’in Buca ilçesinde yer alan Göç ve Mübadele Anı Evi, yakın tarihin en önemli kırılma noktalarından biri olan Türk-Yunan nüfus mübadelesine tanıklık etmek isteyenlerin yoğun ilgisini çekiyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından 2017 yılında restore edilerek ziyarete açılan yapı, göçmen toplulukların kültürel mirasını gelecek kuşaklara aktarma misyonuyla faaliyetlerini sürdürüyor.
111 Yıllık Tarihi Yapı Yeniden Hayat Buldu
Buca Kasaplar Meydanı’nda bulunan ve 111 yıl önce inşa edilen yapı, restorasyonun ardından mübadillerin hatıralarına ev sahipliği yapıyor. Ahmet Piriştina Kent Arşivi ve Müzesi (APİKAM) bünyesinde oluşturulan Anı Evi, yalnızca belgeleri değil, aynı zamanda mübadil ailelere ait eşyaları da ziyaretçilere sunuyor. Bu yönüyle mekân, bir müze niteliği taşımanın ötesine geçerek yaşayan bir hafıza merkezi olma özelliği kazanıyor.

Kültürel Etkinliklere Ev Sahipliği Yapıyor
Göç ve Mübadele Anı Evi’nde yalnızca sergiler değil, aynı zamanda kültürel etkinlikler de düzenleniyor. Dinletiler, paneller, uluslararası sempozyumlar ve çocuklara yönelik drama çalışmalarıyla mekân, farklı yaş gruplarına hitap eden bir merkez haline geliyor. Ayrıca sözlü tarih çalışmaları kapsamında, mübadeleyi bizzat yaşamış kişilerin anlatıları kayıt altına alınarak gelecek kuşaklara aktarılıyor.

Balkan Göçlerinin İzleri de Yer Alıyor
Anı Evi yalnızca Türk-Yunan nüfus mübadelesine odaklanmıyor. Aynı zamanda Balkan ülkelerinden Türkiye’ye gerçekleşen göçlerin de hikâyelerine ışık tutuyor. Böylece farklı coğrafyalardan gelen göçmen toplulukların kültürel izleri korunuyor ve geniş kitlelerle buluşturuluyor.
İzmir’in kültürel rotalarına eklenen Göç ve Mübadele Anı Evi, hem tarihle yüzleşmek hem de göçmen toplulukların hikâyelerine tanıklık etmek isteyenler için özel bir durak olarak öne çıkıyor. Tarihi bir yapının içinde mübadil hatıralarını yaşatan bu merkez, geçmişle bugünü buluşturan bir hafıza mekânı olarak dikkat çekiyor.





