Son Mühür - ABD ve Rusya arasındaki gizli görüşmelerin ayrıntıları gün ışığına çıktı. ABD’nin desteklediği plan, savaşın dördüncü yılına girerken Rusya’ya büyük bir zafer vaat ediyor. Taslak kabul edilirse, Ukrayna topraklarının neredeyse üçte birini kaybedecek, ordusu ciddi şekilde zayıflatılacak ve resmi dili Rusça olarak kabul edilecek. Kiev kaynakları, anlaşmayı “Ukrayna’nın bağımsızlığına darbe” olarak nitelendiriyor. Dün Ankara’yı ziyaret eden Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenski’ye de bu plan iletildi, ancak Zelenski herhangi bir açıklama yapmadı. Kremlin ise sessizliğini korudu. Öte yandan, ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, X üzerinden paylaştığı mesajında “barış için ağır tavizler kaçınılmaz” ifadelerini kullandı.

Resmi dili değişecek

Plana göre, Ukrayna hâlâ kontrolünde tuttuğu ve her gün çatışmaların sürdüğü Donbas bölgesi de dahil olmak üzere dört bölgeyi resmen Rusya’ya devredecek. Ayrıca Ukrayna ordusu askerlerinin yarısını terhis edecek, uzun menzilli füzelerini teslim edecek ve ülkedeki tüm yabancı askerleri geri çekecek. En dikkat çekici maddelerden biri ise Ukrayna’nın resmi dilinin Rusça olarak kabul edilmesi. Rusya, “Ukrayna’da yaşayan ve Rusça konuşan vatandaşların baskı altında olduğunu” iddia ederek işgale gerekçe göstermişti. Bunun yanı sıra, Ukrayna’da daha önce yasaklanan Rus Ortodoks Kilisesi de Ukrayna hükümeti tarafından resmen tanınacak.

"Zelenski bu şartları kabul etmeli"

Kiev yetkilileri, planı ülkenin bağımsızlığına yönelik büyük bir darbe olarak değerlendirdi. Öte yandan, Zelenski ve Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşmek üzere Türkiye’ye geleceği iddia edilen ancak bu haberin ardından yalanlanan Trump’ın Özel Temsilcisi Steve Witkoff, “Zelenski bu şartları kabul etmeli” ifadelerini kullandı. Plan, genel olarak Rusya açısından mutlak olmasa da önemli bir siyasi zafer olarak görülüyor. Dördüncü yılına giren savaşta Rusya, yavaş ilerlese de her hafta bazı toprak kazanımları sağladı. Bu süreçte Ukrayna’daki yolsuzluk skandalları, Zelenski’nin destek kaybetmesine ve ABD tarafından daha kolay baskı altına alınmasına yol açtı. Planın son celsede kabul edilip edilmeyeceği henüz netlik kazanmadı, ancak ABD’nin planı desteklediğine dair işaretler bulunuyor.

Kaynak: Haber Merkezi