Son Mühür/ Merve Turan- Çevre Mühendisi ve Yüksek Mühendis Yakup Ateş'in çarpıcı açıklamalarına göre, Türkiye 18 Haziran 2025 itibarıyla doğal kaynaklar için belirlenen yıllık bütçesini tüketti. Bu, Türkiye'nin, yeraltı ve yerüstü kaynaklarını bir yıl süreyle bilinçli kullanması gerekirken, yılın henüz altıncı ayında 2026 yılına ait kaynakları kullanmaya başladığı anlamına geliyor. Dünya Limit Aşım Günü (Earth Overshoot Day) olarak bilinen bu kritik tarih, bir ülkenin veya gezegenin yıllık biyolojik kapasitesini ne kadar sürede tükettiğini gösteriyor.
Geçen yıla göre sadece yedi günlük iyileşme
Ateş, 2024 yılında Türkiye'nin Limit Aşım Günü'nün 11 Haziran olduğunu, bu yıl ise bu tarihi yalnızca yedi gün ileriye taşıyabildiğimizi belirtti. Bu küçük iyileşmenin, içinde bulunduğumuz durumun ciddiyetini değiştirmemesi gerektiğini vurgulayan Ateş, "2025 yılının daha altıncı ayındayız, yani geriye kalan altı ayda 2026 yılının kaynaklarını tüketmeye başladığımızın farkına varmamız gerekiyor" sözleriyle durumun vahametini gözler önüne serdi. Dünya genelinde en iyi performansı gösteren ülkelerden biri ise 17 Aralık 2025 tarihiyle Uruguay olarak dikkat çekiyor.
Sürdürülebilirlik için acil adımlar şart
Yakup Ateş, Türkiye'nin limit aşım gününü daha da ileriye taşıyabilmek adına atılması gereken hayati adımları maddeler halinde sıraladı:
- Sürdürülebilir Tarım ve Gıda Yönetimi: Verimli tarım arazilerinin, yer altı ve yer üstü su kaynaklarının korunması, gıda israfının önlenmesi temel öncelik olmalı.
- Yenilenebilir Enerjiye Geçiş: Enerji üretiminde mevcut tercihlerin değiştirilerek yenilenebilir enerji kaynaklarının etkin kullanımı ve kapasitelerinin artırılması şart.
- Enerji Verimliliği Yatırımları: Kamu ve özel sektör binalarından sanayiye, ulaşımdan enerjiye kadar her alanda enerji verimli kullanımına yönelik yatırımların hayata geçirilmesi gerekiyor.
- Yeşil Alanların Korunması ve Artırılması: Şehirlerdeki yeşil alanların hem korunması hem de çoğaltılması, ekolojik denge için kritik öneme sahip.
- Toplu Ulaşıma Teşvik: Şahsi araç kullanımını azaltmaya yönelik politikaların geliştirilmesi ve mevcut uygulamaların güncellenmesiyle ulaşımda çevresel ayak izi düşürülmeli.
- Kentsel Isı Adalarıyla Mücadele: Şehirlerdeki ısı adalarının tespit edilerek bu olumsuz etkiyi azaltıcı önlemlerin alınması iklim değişikliğiyle mücadelede önemli bir adım.
- Toplumsal Bilincin Artırılması: Farkındalık etkinlikleri, eğitim ve öğretim müfredatlarında yapılacak güncellemelerle toplumun çevre bilinci yükseltilmeli.