Türk Hava Yolları, New York–Türk Amerikan Sanat Topluluğu iş birliğiyle Mevlana Celaleddin-i Rumi’nin ölüm yıl dönümü kapsamında Şeb-i Arus programı düzenledi. 19 Aralık’ta Symphony Space–Peter Jay Sharp Theatre’da gerçekleştirilen programda “Aşkın Yürüyüşü” başlığıyla özel bir konser sunuldu. Gecenin sanat yönetmenliğini orkestra şefi Gürer Aykal üstlendi.
Mozart ile başlayan program
Programın ilk bölümünde ödüllü piyanist Can Çakmur, Wolfgang Amadeus Mozart’ın Do Majör Piyano Konçertosu No. 21 (K.467) adlı eserini seslendirdi. Performans izleyicilerden ilgi gördü.

Mevlana’ya adanan özel repertuvar
Konserin ikinci bölümünde Şeb-i Arus, yani “Vuslat Gecesi” onuruna Mevlana Celaleddin-i Rumi’ye adanan özel bir repertuvara yer verildi. Uluslararası üne sahip sanatçı Ömer Faruk Tekbilek, Maestro Gürer Aykal tarafından konser için özel olarak orkestralanan iki eserini New Manhattan Sinfonietta Orkestrası eşliğinde icra etti. Bu bölümde ayrıca perküsyonda River Guerguerian, kanunda Hasan Işakkut ve T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı İstanbul Tarihi Türk Müziği Topluluğu sahne aldı.
“Kültürlerarası bir bağ kurmayı amaçladık”
Türk Hava Yolları New York Müdürü Emre İsmailoğlu, etkinliğin amacının Hazreti Mevlana’nın öğretilerini ve Türk kültürünü uluslararası izleyiciyle buluşturmak olduğunu belirtti. Programda Amerikalı davetliler, bürokratlar ve Türk toplumundan çok sayıda ismin yer aldığı, yaklaşık 700 kişinin katılım sağladığı ifade edildi. İsmailoğlu, Türk Hava Yolları’nın Amerika’da 14 noktaya uçtuğunu ve kültürel tanıtım faaliyetlerini sürdüreceğini kaydetti.

Başkonsolos Yazal’dan teşekkür
Türkiye’nin New York Başkonsolosu Muhittin Ahmet Yazal, etkinliğin Türk kültürü ve müziğinin tanıtımına önemli katkı sunduğunu belirtti. Türk ve Amerikan toplumunu bir araya getiren programda emeği geçenlere teşekkür eden Yazal, gecenin sanat ve kültür açısından özel bir anlam taşıdığını ifade etti.
Aykal: “New York’ta Mevlana’yı müzikle anlatmak gurur verici”
Orkestra şefi Gürer Aykal ise konserin Mozart ile başlamasının bilinçli bir tercih olduğunu belirterek, Mozart’ın Türk adını dünyaya duyuran bestecilerden biri olduğunu söyledi. Konserin ikinci yarısında Mevlana Celaleddin-i Rumi’nin evrensel değerlerinin müzik aracılığıyla anlatılmasının kendileri için gurur verici olduğunu ifade etti.





