Son Mühür / Alper Temiz - Yetkili, modelin verimsizlikten gizlilik ihlaline kadar sayısız ciddi sakıncası olduğunu belirterek, uygulamanın 'imkânsız' olduğunu öne sürdü. Eleştirilerin odağında ise Başkan Tugay'ın, bu şeffaflık söyleminin aksine, kendisine üç katlı ayrı bir bina restore ettirmesi iddiası yer alıyor.
Başkan Tugay'ın yönetimde şeffaflık ve takım ruhu yaratma hedefiyle duyurduğu açık ofis modeline yönelik itirazlar, "Son Mühür'e konuşan" üst düzey bir kaynak tarafından dile getirildi. Kaynak, Türkiye ve dünya örneklerinde uygulandığı söylenen bu modelin, özellikle büyük bir belediye için felaketle sonuçlanacağını iddia etti.
“Bilgi sızdıranlar olur”
Eleştirilere göre, açık ofis düzeni en başta gizlilik ve güvenlik açısından büyük risk taşıyor. Stratejik kararlar, imar konuları, çöp bertaraf bölgelerinin belirlenmesi, ilçe belediyelerle ilişkiler, personel maaşları ve hassas dava dosyaları gibi yüzlerce önemli konunun orta yerde sürekli konuşulacağı belirtildi. Bu konuşmaların yan masada oturan diğer daire başkanları, asistanlar veya birbiriyle rekabet halindeki personel tarafından istemeden veya kötü niyetle duyulma ihtimalinin çok yüksek olduğu vurgulanarak, "Daha sonra Belediye Başkanı bilgi sızdıran personel aramaya başlar, iş yapılamaz noktaya gelir" ifadeleri kullanıldı.
Ayrıca, üst düzey yöneticilerin ihtiyaç duyduğu derin düşünme ve kesintisiz odaklanmanın açık ofiste sıfırlanacağı ileri sürüldü. Metinde, sürekli kesintilerin ve yan masadaki seslerin, karar alma zorluğunu artırarak doğru karar verme oranını düşüreceği belirtildi. Harvard Business Review gibi akademik araştırmalara atıfta bulunularak, açık ofis uygulamasının verimliliği yüzde 20, 25 oranında düşürdüğü ve bu etkinin üst yönetimde daha yıkıcı olacağı iddia edildi.
Söylemde şeffaflık, eylemde ayrıcalık
Açık ofisin getireceği otorite ve mesafe kaybına da dikkat çekildi. Çalışanların yöneticilerini "ulaşılamaz" değil, "her an orada" görmesinin saygıyı ve mesafeyi azaltabileceği, küçük sorunlarla bile üst yöneticinin zamanının çalınabileceği belirtiliyor. Açıklama ayrıca, yöneticilerin stresli anlarının tüm ofise gerginlik yayacağını, yöneticilerin de çalışanları sürekli gözlemleyerek mikro-yönetim riskini artıracağını ifade ediyor.
Açıklamada, Cemil Tugay'ın "herkes eşit" mesajının inandırıcılıktan uzaklaşacağı savunularak, daire başkanları arasında içten içe huzursuzluk oluşacağı, hatta Başkan'ın hizmetlerdeki yetersizliğini gören yöneticilerin kin ve nefret duygularını körükleyerek gönüllü çalışma isteğini düşürebileceği iddia edildi.
Haberin en çarpıcı kısmı ise Cemil Tugay'ın eylemleri ile söylemi arasındaki tutarsızlık iddiası oldu. Metinde, Başkan Tugay'ın açık ofis uygulaması başlamadan, söylediğinin tam tersini yaparak aynı binada değil, tamamen ayrı, üç katlı bir binayı restore ederek orayı başkanlık ofisi yaptığına dair basında haberlerin bulunduğu hatırlatıldı. Bu durum, "Belediye başkanlığı makamında oturanların söyledikleri ile eylediklerinin tutarlı olması" gerektiği ilkesine aykırı bulunarak, uygulamanın bu nedenle daha başlamadan inandırıcılığını kaybettiği ve sürdürülemez olduğu sonucuna varıldı.
Dünya devlerinden Yahoo ve Meta'nın bu modeli deneyip başarısızlıkla terk ettiği örnekler de bu görüşü desteklemek üzere sunuldu.





