Son Mühür - İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında, eski Habertürk TV Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Akif Ersoy ile Ufuk Tetik, Mustafa Manaz ve Ebru Gülan, Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği’ne sevk edilmelerinin ardından tutuklandı.
Savcılığın Mehmet Akif Ersoy'a yönelttiği suçlamalar
- Kendi konutlarında uyuşturucu madde kullanılmasına kendi konutlarında yer ve imkan sağladıkları',
- 'Eve gelen kadınlara uyuşturucu madde temin ettikleri',
- 'İkiden fazla kişiyle birlikte cinsel ilişki yaşadıkları'
- 'Çevresindeki kadınları bu şekilde ilişkiye sokarak ilerleyen süreçte kendilerine ve çevrelerine sektörel ve maddi anlamda menfaat sağladıkları'
Gündemde bomba etkisi yarattı
Ersoy ve üç kişi tutuklanarak cezaevine gönderilirken, gelişmelerin ardından Habertürk’te ekran yüzü olarak görev yapan, daha sonra istifa ederek Türkiye’den ayrılan Nur Köşker’den dikkat çeken açıklamalar geldi.
Köşker, Tarkan Kaleli’ye yaptığı açıklamada Ersoy tarafından sistematik biçimde tacize uğradığını belirterek şu ifadeleri kullandı:
''Benim evli olduğum dönemden başlayan ve çok uzun süreli bir taciz süreci var. İşte asansör kapısını tutup bilmem neler falan. Sonra attığı saçma sapan mesajlar var. İşte “Sabah bülteninde LED'in önüne geç. Bacaklarını göreyim. Masanın arkasına saklamışlar” bilmem neler. Böyle bir genel yayın yönetmeni olabilir mi ya? En son işte o asıl bomba kısmı. Beni “Oturur masada haber yazarsın” diyerek ekrandan almakla tehdit etmişti. Burayla ilgili bir delilim yok. Bunu söyleyeceğini bilsem kesinlikle o odaya ses kaydı alarak girerdim. Sonrasında ben de “Anladım ben seni. Şöyle çözelim. Ben istifa edeyim gideyim" dedim ve çıktım öyle.''
''O gerizekalı yüzünden işsiz kaldım''
''Ardından bir sene işsiz kaldım o geri zekalı yüzünden. Hayatımın en zor dönemini yaşadım. Yani bir de ben orada gece spikeri olarak başlamıştım. Sonra hafta sonu ana haberi verdiler. Yazın ağırlıklı olarak. Yani böyle kariyerimin kendimce zirvesinde olduğum bir dönemde istifa etmek zorunda kaldım. En son artık ‘olmayacak herhalde bu ülkede’ deyip ülkeyi terk ettim. Kıta değiştirdim o adam yüzünden.”
Köşker, daha sonra sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, yaşananlarla ilgili bugüne kadar neden konuşmadığını şu sözlerle açıkladı:
"Herkes neden bu zamana kadar sustun diyor. Önce buna bir açıklık getirmek isterim. Birincisi kendimi asla güvende hissetmiyordum. Ne yaparsa yapsın başına bir iş gelmediğini gördüğümüz karanlık, derin bir adamdı. İkincisi o dönemde evliydim. Korumam gereken bir ailem ve eşim vardı. Bu durumdan birine bahsetmem mümkün değildi. Gelelim ne olup bittiğine.
Uzun süredir devam eden bir taciz süreci vardı. Genel yayın yönetmeliğine getirilir getirilmez de ekrandan almakla tehdit etmeye başladı. En sonunda da ya bu iş böyle olur ya da oturur masada haber yazarsın dediği için istifa edip kanaldan ayrıldım. O gün bana bu cümleyi kuracağını bilseydim kesinlikle o odaya telefonum ses kaydını başlatarak girerdim.
Sonrasında herkese, "Editörlük yapmamı istedi ve kabul etmedim. O yüzden işten ayrıldım" dedim. Mevzu benim dışımda ayyuka çıkınca yavaş yavaş yakın çevreme bu durumdan bahsetmeye başladım.
Sabanın 5'inde 'Endamını masanın arkasına saklamışlar, yönetmene söyle LED'in önüne geç' diye mesaj atan Genel Yayın Yönetmeni olabilir mi?" Ben utanarak yazıyorum, kendisi zira utanmıyordu. Bu mesajı attığında üstümde etek vardı. LED'in önüne geçmemi isteme sebebi de buydu."





