İzmir'in popüler tatil merkezi Çeşme'nin 22 kilometre doğusunda, Ildırı Mahallesi'nde saklı kalan Erythrai Antik Kenti, 12 İyon kentinden biri olmanın ötesinde, kehanet geleneği ve çarpıcı mimarisiyle gezi meraklılarını bekliyor. Adını, kentin kırmızımsı toprağından (Yunanca Erythros - Kırmızı) alan bu "Kızıl Kent", tarihi ve efsaneleriyle İzmir'in en az bilinen antik hazinelerindendir.

Çeşme Yarımadası'nın kuzey kıyısında, Sakız Adası'nın (Khios) tam karşısında stratejik bir konumda yer alan Erythrai, MÖ 3000'li yıllara uzanan köklü bir geçmişe sahiptir. Antik çağlarda ticaret, diplomasideki etkinliği ve özellikle kehanet merkezleriyle ün salmış bu kent, depremler ve savaşlar sonucu büyük yıkıma uğramış olsa da, günümüzde Ildırı'nın kalbinde yeniden canlanmaktadır.

Erythrai'nin Ruhani Kimliği: Sibyl Kâhinleri

Erythrai'yi diğer İyon kentlerinden ayıran en belirgin özellik, kehanet merkezlerinin ve kadın kâhinlerinin varlığıdır.

Sibyl ve Herophile: Ünlü coğrafyacı Strabon da dâhil olmak üzere antik tarihçiler, kentin Sibyl adı verilen kadın kâhinleriyle tanındığını belirtir. Rivayete göre, ilk Sibyl olan Athenais, Büyük İskender'in doğumunu ve kentin Pers egemenliğinden kurtuluşunu önceden bilmiştir. Başka bir Sibyl olan Herophile'nin ise, Hristiyanlık öncesi dönemde Hz. İsa'nın gelişini kehanet etmesi, kentin ruhani önemini gözler önüne sermektedir.

Herakles Tapınağı ve Sınırlamalar: Kentte bulunan diğer önemli bir kutsal alan ise Herakles'e adanmıştır. Rivayete göre, sadece saçlarını feda eden Trakyalı kadınların bu tapınağa girmesine izin verilirdi.

Rehber Gözüyle Keşif Rotası: Görülmesi Gereken Yapılar

Çeşme Antik Kenti

Erythrai, Akropol tepesi üzerine kurulmuştur ve kalıntıları günümüzdeki Ildırı Mahallesi'nin kuzeyinde ve doğusunda yoğunlaşır.

Akropol ve Antik Tiyatro: Kentin en yüksek noktası olan Akropol'de, Athena Tapınağı'na ait kalıntılar ve Roma İmparatoru Hadrianus döneminde onarım görmüş olan Antik Tiyatro yer alır. Tiyatronun oturma sıralarındaki aslan ayağı biçimli süslemeler ve yaklaşık 5000 kişilik kapasitesi, yapının ihtişamını gösterir.

Athena Tapınağı: Akropolün zirvesinde M.Ö. 8. yüzyılın ikinci yarısında inşa edilmiş olan tapınaktan günümüze sütun tamburları ve mimari parçalar kalmıştır. Kentin baş tanrıçası Athena'ya adanmıştır.

Heroon ve Kutsal Alanlar: Tiyatro yamacının hemen altında, kentin önemli bir kahramanı için inşa edilmiş Heroon yapısı ve farklı dönemlere ait diğer kutsal alan kalıntıları görülebilir.

Matrone Kilisesi: Akropolde Bizans döneminden kalma, kısmen ayakta duran Matrone Kilisesi, kentin farklı medeniyetlere ev sahipliği yaptığının kanıtıdır. Kilisenin bulunduğu noktadan Ege Denizi ve Sakız Adası manzarası eşsizdir.

Ulaşım Detayları

Giriş ve Saatler: Erythrai Antik Kenti'ne giriş ücretsizdir ve ören yeri yıl boyunca ziyarete açıktır. Yaz ve kış dönemine göre ziyaret saatleri değişmektedir (genellikle 08:00 - 19:00 arası).

Nasıl Gidilir:

Özel Araç: İzmir-Çeşme Otoyolu'nu takip ettikten sonra, Alaçatı gişelerinden devam edilerek Ildırı Mahallesi tabelaları takip edilir. Antik kent, Ildırı'nın hemen yanı başındadır.

Toplu Taşıma: Çeşme merkezinden Ildırı'ya düzenli olarak minibüs (dolmuş) seferleri mevcuttur.

Önemli İpuçları: Özellikle yaz aylarında veya güneşli bir günde Akropol'e tırmanış için mutlaka yanınıza şapka, güneş gözlüğü ve bol su alınız. Kent kalıntılarını detaylıca gezmek ve manzarayı sindirmek için yaklaşık 1 ila 1,5 saat ayırmak yeterli olacaktır. Antik kentten çıkarılan eserlerin birçoğu İzmir Arkeoloji Müzesi'nde sergilenmektedir.

Kaynak: HABER MERKEZİ