Son Mühür/Osman Günden- Son Mühür TV'de, Sıcak Bakış programına katılan Saadet Partisi Bayraklı İlçe Başkanı İzzet Kırlı, Tunç Erciyas’ın sorularını yanıtladı.
“CHP, İzmir’i köy zihniyetinden kurtaramadı”
Yaklaşık bir buçuk yıldır İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevini yürüten Doç. Dr. Cemil Tugay’ın kentsel dönüşüm çalışmalarını başarılı bulmadığını belirten ve İzmir’i köy zihniyetinden kurtaramayan Cumhuriyet Halk Partisi’ne eleştirilerde bulunan Kırlı:
“Başarılı diyemem çünkü yıllardır Cumhuriyet Halk Partisi tarafından yönetilen İzmir köy durumundan kurtarılamadı. Bir şeyler yapılması gerekmesine rağmen hiçbir şey yapılmadı. Hala köy zihniyetinde. Çok şehir gezdim ama maalesef ki İzmir bunların yanında köy gibi kalıyor. Şu anda mesela Bayraklı’da çöpler yığın hâlinde, yollar delik deşik. Halk hiçbir hizmet görmüyor. Eğer Saadet Partisi olarak biz başta olsaydık çok daha farklı olurdu. Halka, yapacaklarımızı projelerle, çalışmalarımızla anlattık ama bize destek verilmedi.
Çünkü İzmir’de iki partinin varlığı hissediliyor: Cumhuriyet Halk Partisi ve Ak Parti. İzmir halkı başka partileri göz önüne almak istemiyor, özellikle bizim partimizi. Örneğin; Bayraklı’da bir kentsel dönüşüm sorunu var. Bayraklı’daki 24 mahallenin neredeyse 20 tanesi gecekondu mahallesi. Durum gerçekten içler acısı. Herhangi bir deprem olsa büyük bir alan kullanılamaz hale gelecek. Ulaşım kısıtlı, ambulans yok.
Bunların bir an önce çözülmesi lazım ama belediye başkanları farklı işlerle uğraşıyorlar. Bayraklı’nın bir diğer en büyük eksikliği depreme hazırlıklı olmamasıdır. Bizim belediye başkanımız kazanmış olsaydı parkları deprem evleri yapacaktık.
Şu anda toplanma alanları, insanları yerleştirebileceğimiz evler yok. Yanlış politikaların sonucunu yaşıyoruz. Belediye, yasalarını gözden geçirmeli. Kentsel dönüşüm yapmak için yüzde yüz uzlaşı sağlanması gerekiyor. Bunun değişmesi gerekiyor. Benim evim çatlaklarla dolu ama defalarca belediyeye başvurmama rağmen evimi yaptırmama izin verilmedi” dedi.
“Komisyon halka açık olmalı”
Terörsüz Türkiye sürecine Saadet Partisi olarak destek verdiklerini açıklayan Kırlı, komisyonun halka açık bir şekilde yapılarak gizliliğin ortadan kaldırılmasını ve tüm partilerin eşit şekilde haklarını savunabilmelerini desteklediklerini ifade etti.
“Adalet herkes için lazımdır”
Beş ayı aşkın süredir tutukluluğu devam eden Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkındaki yasal süreç ve Türkiye’deki adalet hakkında konuşan Kırlı:
“Adalet herkes için lazımdır. Yaptı veya yapmadı diyemiyorum. O konu bizi aşıyor. Yaptıysa cezasını çekmesi lazım. Ancak bana göre adalet kalmamıştır. Hukuk devleti kâğıt üzerinde kalmıştır. Çünkü görüyoruz ki son zamanlarda bir sürü çeteler ortaya çıktı. Bunlardan biri sahte diploma çetesi” dedi.
Türkiye’de son günlerde yaşanan orman yangınlarına dair üzüntüsünü dile getiren Kırlı, suçluların en ağır şekilde cezalandırılması gerektiğini belirtti.
“Önce ahlak ve maneviyat”
Türkiye’de son 25 yıldır ortalama her 3-4 yılda bir değişen eğitim sistemi eleştirilerinde bulunan Kırlı, Saadet Partisi’nin eğitim hedefleri hakkında şunları söyledi:
“Eğitim çok önemli. Bizim partimizin tüzüğünde olmazsa olmazımız önce ahlak ve maneviyattır. Ahlaki değerlerin çocukluktan itibaren desteklenmesi, toplumda faziletli insan yetiştirme vizyonu, yerel ve ulusal medya aracılığıyla gerçekleştirilecektir. LGS, YGS gibi sınav odaklı sistemler kaldırılarak ilgisine, tahsiline göre ve gençlerin yetenek ve karakterlerine göre meslekler verilmesi gerekiyor. Partimiz olarak böyle düşünüyoruz. Kesintili 5+3 sistemi benimsetilerek eğitim süresi kısaltılacak, sınıf mevcutları, laboratuvarlar, fiziki altyapı ve kütüphane iyileştirilecek. Öğretmenlerin özlük hakları iyileştirilerek mülakat uygulamaları kaldırılacak, liyakat esasına dayalı atamalar ve meslek kanunu uygulanacak. Ve aile birliği, milli görev olarak ele alınacak. Aile, Çocuk ve Kadını Koruma Yüksek Kurulu kurulacak. Psikososyal destek hizmetleri sunulacak, aile içi anlaşmazlıkların önce aile içinde çözülmesi için hakemlik müessesesi hayata geçirilecektir. Ayrıca medya ve yayın unsurlarındaki ahlaki yozlaşmanın önlenmesi hedefleniyor”.
“Gazze bizim kırmızı çizgimizdir”
Ak Parti Hükümeti’nin Gazze’ye yönelik yaklaşımlarını beğenmediklerini ve bir an önce bu yanlıştan dönülmesi gerektiğinin altını çizen Kırlı:
“Şu anda ülkeye baktığımızda bizden başka kimse ilgilenmiyor. Hükûmet sadece mitingler yapıyor. Gazze bizim kırmızı çizgimizdir. Çünkü 1996’da Başbakan olan Prof. Dr. Necmettin Erbakan, İsrail Gazze’yi vurmak istediğinde derhal askerî karşılık hazırlığına girişerek net bir duruş sergilemiştir. Çünkü İsrail güçten anlar. 2 Ağustos 2025 tarihinde Saadet Partisi, Gazze’ye yardım gemisi gönderdi.
Medyada gündem oldu. Ak Parti Hükümeti’nin de asker göndermesi gerekiyor. Bunu açıkça vurguluyorum. İsrail; mitingden, eylemden anlamaz. Şu an iktidar olmuş olsaydık ilk yapacağımız iş İsrail’e asker göndermekti. Mesela 1994’teki koalisyon hükümeti döneminde Amerika Türkiye’ye ambargo uygulamak istediğinde Başbakanlar Bülent Ecevit ve Necmettin Erbakan sert bir tavırla ‘İncirlik üssünü kapatıyoruz.’ restini çekti. Bu kararlı duruş karşısında Amerika geri adım atmak zorunda kaldı. Dediğim gibi bunlar güçten anlıyor. Şu anda orada insanlar açlıktan ölüyor, maalesef hükümet buna sessiz kalıyor. En kısa zamanda müdahale edilmesi gerek” şeklinde konuştu.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), en son açıkladığı yıllık enflasyon verilerine güvenmediğini söyleyen Kırlı, kendisinin de emekli bir vatandaş olarak geçinmekte çok zorlandığını ve halkın çok zor durumda olduğunu söyledi.
“Hedefimiz, İslam Birliği kurmak”
Saadet Partisi’nin Türkiye Cumhuriyeti hedeflerini açıklayan Kırlı, şu ifadeleri kullandı:
“Saadet Partisi olarak son zamanlarda en çok üye alımı yapan üçüncü partiyiz. Bunu halk görüyor çünkü halk, çalışanı seviyor. Medya bizi ne kadar yok saysa da biz halkın yanındayız. Biz; yeni bir dünya, yeniden bir Türkiye yaratmak istiyoruz. Yaşanabilir bir Türkiye ancak Saadet Partisi’yle olur. Çünkü bizim düsturumuzda önce ahlak ve maneviyat var. Hedefimiz, İslam Birliği kurarak hiçbir ayrıma yer vermeden Türkiye’yi yeniden yaratmaktır. Biz bağımsız, lider Türkiye olmak istiyoruz”.
