Güzelbahçe Belediyesi, 10. Payamlı Bardacık Festivali'ni büyük bir coşku ve kalabalık eşliğinde gerçekleştirdi. Festivalde, Güzelbahçe Belediye Başkanı Mustafa Günay köylülere toprak reformu müjdesi vererek, belediyeye ait tarım arazilerini Payamlı ve Küçükkaya köylerinin kullanımına açacaklarını duyurdu. Başkan Günay, "Payamlı'da işi olmayan, bağı bahçesi olmayan herkese bu toprakları geri iade edeceğiz. Onlar ekip biçsinler," diyerek köylüler için önemli bir toprak reformu müjdesi verdi. Toprak reformu kapsamında, köylüler arazileri kendileri ekip biçebilecekler.
Festivalin açılış törenine Güzelbahçe Belediye Başkanı Mustafa Günay'ın ev sahipliğinde, CHP önceki dönem İzmir Milletvekili Tacettin Bayır, İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Altan İnanç, Konak Belediye Başkanı Nilüfer Çınarlı Mutlu, Gaziemir Belediye Başkanı Ünal Işık, Bornova Belediye Başkanı Ömer Eşki, Beydağı Belediye Başkanı Şakir Başaran, Malatya Kadın Kolları İl Başkanı Nezahat Aydın, CHP İzmir İl Başkan Yardımcısı Özlem Ünsal, Narlıdere Belediye Başkan Yardımcısı Celal Yıldız, CHP Güzelbahçe İlçe Başkanı Devrim Seyrek, ilçe yönetimi, kadın ve gençlik kolları başkanları, meclis üyeleri, Payamlı Muhtarı Ali Kubilay, muhtarlar ve çok sayıda vatandaş katıldı.
"Köylülere geri vereceğiz"
Güzelbahçe Belediye Başkanı Mustafa Günay, Payamlı ve Küçükkaya köylerindeki belediyeye ait tarım arazilerini köylülerin kullanımına açacaklarını duyurdu. Günay, Payamlı'da 29 tapu ve 85 dönüm arazi bulunduğunu, bu arazilerin bir kısmını kullandıklarını, bir kısmını ise kullanmadıklarını belirtti. Köyde malı olmayan, bağı bahçesi bulunmayan ve günlük çalışmaya giden köylülere bu toprakları geri vereceklerini ifade etti. Arazi kullanım hakkını köylülere sağlayarak, onların bu toprakları kendilerinin ekip biçebileceğini söyleyen Günay, "Payamlı'da 29 tapumuz ve 85 dönüm arazi var. Bu arazilerin bir kısmını kullanıyoruz, bir kısmını kullanamıyoruz. Bu toprakları, köyde yaşayan, işi olmayan ve bağı bahçesi bulunmayan köylülere geri vereceğiz," ifadesini kullandı.
Başkan Günay, köylülerin üretim yapabilmeleri için bu reformun gerekli olduğunu vurguladı. Üretim yapmayan köylülerin göç edeceğini ve bu durumun ülkenin dışa bağımlı hale gelmesine yol açacağını belirtti. Bu nedenle, malı ve mülkü olmayan köylülere arazi vereceklerini ve onların emek verip geçimlerini sağlayabileceklerini söyledi. Küçükkaya Köyü’nde de benzer bir uygulama yapacaklarını ifade eden Günay, burada 9 parça 45 dönüm arazi bulunduğunu, bu arazilerin de köylülere verileceğini ve kooperatif aracılığıyla kullanım hakkının sağlanacağını açıkladı. Toprak işleyenin ve su kullananın sözünü kendilerine ilke edinerek, bu toprak reformunu gerçekleştireceklerini ekledi.
"Türkiye’nin gerçek sahibi ve efendisi gerçek üreticisi köylüler"
Başkan Günay, köylülerle nutuk çekmeden samimi sohbetler yapmanın önemini vurguladı ve köylülerin yaşam deneyimlerini ve geleneklerini anlatmalarının değerli olduğunu belirtti. Ayrıca, bu yılki festivalde köylülerin ürünlerini doğrudan satmalarına izin verildiğini ve bu değişikliğin köylüler için olumlu bir etki yarattığını ifade etti.
Günay, “Türkiye’nin gerçek sahibi ve efendisi gerçek üreticisi olan, bu ülkenin gerçekten ana damarı ve temeli olan köylülere, nutuk çekilmemeli. Köylülerle oturup sohbet edilmeli. Köylüler ile oturup sohbet ettiğinizde onların bir evladı oluyorsunuz, bir kardeşi, ağabeyi oluyorsunuz. Gerçekten onlar bir kütüphane. Hayatlarını, emeklerini, bilgilerini, becerilerini, gelenek ve göreneklerini anlatıyorlar ve sıcak bir bağ oluyor. Payamlı Köyü’ne geldik, gittik, sohbet ettik ve Payamlılarla ne yapacağımıza karar verdik. Burada çiftçilik yok. Tamamen tarım var. Burada bin dönüm arazi veya ova yok tamamen dağ bu nedenle bu dağda bardacık, üzüm, badem ve zeytin yetiştiriliyor. Bizde bu ürünler kalpazan ve toptancının elinde düşmeden 1’inci elden satıyoruz. Köylülerimiz kendi ürünlerini götürüp kaldırımlarda satıyorlar ve geri dönüyorlar. Başkanlarımız bu yıl köylülerimizin ürünlerini satmalarına izin verdi. Çünkü köylü 1 aylık olan ürününü satıyor bir daha da kimseyi rahatsız etmiyorlar. Bu noktada Başkanlarımıza çok teşekkür ediyorum” ifadelerine yer verdi.
"Memlekette her şey yasaklanıyor"
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Güzelbahçe İlçe Başkanı Devrim Seyrek, festivalde köylülere kamulaştırılmış toprakların geri verilmesinin önemini vurguladı ve bu adımı takdirle karşıladığını belirtti. Seyrek, festivalin eğlenceli atmosferinin yanı sıra, memleketteki yasaklara karşı duyduğu endişeyi dile getirerek, herkesin desteklenmesini ve aydınlatıcı etkinliklerin devamını temenni etti.
Seyrek, “Köylülerin gerçek anlamda ihtiyacı olan toprağın kamulaştırma meselesinde başkanın böyle bir eğilimde bulunması tekrar köylülere vermesi çok güzel. Burada çok eğleniyoruz bir festival havası var. Ancak bir yandan da memlekette her şey yasaklanıyor. Hayvanların yaşaması ve sosyal medya mecraları her şey yasaklanıyor. Burada vicdanıyla birlikte bulunan herkesi tanıyoruz. Birbirimizin iyi biliyoruz partisi, inandığı ideoloji ve dini hiç önemli değil. Burada birbirimizi desteklemeye davet ediyorum herkesi. Belediyelerin bu kadar çok çalışmasını isteyen bir hükümet varken, kamulaştırılmış toprakları yeniden köylülere gerçek sahiplerine devreden belediye başkanlarını tebrik ediyoruz. Bu kadar karanlık memleket devam ederken burada birkaç saat ne de olsa birbirimizi aydınlattığımız birkaç saat diliyorum. Güzel festivaller diliyorum” dedi.
"Biz aynı hizmet anlayışıyla devam edeceğiz"
CHP önceki dönem İzmir Milletvekili Tacettin Bayır, festivalin 2012 yılında CHP’nin Bilim Yürütme Kurulu’nun aldığı bir karar sonucu başladığını belirtti. Bayır, köyden kente göçü durdurmak ve köylülerin emeklerinin karşılığını almak için başlatılan bu festivallerin sosyal demokrat belediyeciliğin bir ürünü olduğunu vurguladı. Ayrıca, köylerde yapılan yeniliklerin ve çalışmaların önemine dikkat çekerek, sosyal demokrat anlayışla hizmet etmeye devam edeceklerini ifade etti.
Bayır, “Olay tamamen CHP’nin Bilim Yürütme Kurulu’nun 2012 yılında attığı bir adımla başlamıştı. O zaman milletvekili arkadaşlarımla beraber şöyle bir karar almıştık; Köyden kente göçü nasıl durdurabiliriz? 2 köyde emek ve alın terinin karşılığını köylüye nasıl veririz? Böyle başladı bu festivallerin tartışması. Urla’daki Enginar Festivali ve Kavacık’taki Üzüm Festivali’de böyle oldu. Bu tamamen sosyal demokrat belediyeciliğin bir ürünü olan festival arkadaşlar. 1999 yılında seçimler için bu köye oy istemeye geldiğimizde kesinlikle oy alamıyorduk. 1-2 oy ancak çıkıyordu. Kavacık'tan bir oy çıkıyordu hiç unutmuyorum. Eski başkanla köye geldik. Birlikte bardacık topladık, bahçelere girdik ve eşimle beraber çalıştık. Şu an 1’inci partiyiz. Bu bizim için çok önemli bir şey. Demek ki gitmediğimiz, dokunmadığınız yer bizim değil. Biz sosyal demokrat belediyelerden biri olarak buraya, Payamlı'ya, Kavacık'a dokunduk arkadaşlar. Biz aynı hizmet anlayışıyla devam edeceğiz” diye konuştu.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Altan İnanç, köylülerin üretim yapmadan ve bu üretimi halka sunmadan ilerleme kaydedilemeyeceğini vurguladı. Büyükşehir Belediyesi olarak İzmir’in tüm ilçelerinde köylere destek verdiklerini belirtti ve Sür Kuzu gibi projelerin şehir ve ülke için önemine dikkat çekti. Ayrıca, üreticileri ve köylüleri desteklemeye devam edeceklerini ifade etti.
Festivalde “En İyi Bardacık” ödülleri sahiplerini buldu. İvana Sert, Suavi, Dilek Köktaş Gündoğdu, Filiz Taçbaş, Memet Eren, Esat Erçetingöz ve Erhan Gölbey’den oluşan jüri, yarışan üreticilerin ürünlerini değerlendirerek dereceye girenlere altın ödüllerini takdim etti. Festivalin etkinlikleri arasında Belediye Çocuk Tiyatrosu’nun sahne performansı, Belediye Spor okullarının Zumba gösterisi ve TEMAD zeybek ekibinin gösterileri yer aldı. Çocuklar için de balon, yüz boyama ve tahta ayaklar gösterileri düzenlendi. Festival, 11 Ağustos Pazar günü devam edecek.
