Aşure, paylaşmanın ve sevginin sembolü olarak kabul edilir; aynı zamanda bolluk ve bereketin simgesidir. Arapça kökenli "aşara" kelimesinden türeyen Aşure Günü, hicri yılın ilk ayı olan Muharrem'in onuncu gününe denk gelir. Diyanet İşleri'nin takvimine göre, 2024 yılında Aşure Günü 16 Temmuz Salı olarak belirlenmiştir.
Hz. Nuh Peygamber'den beri devam eden gelenek...

Bu gelenek, Hz. Nuh Peygamber'in tufandan sonra gemide kalan malzemelerle yaptığı aşureye dayanmaktadır. Hz. Nuh'un, Büyük Tufan'dan sonra karaya ayak bastığında geriye kalan son malzemelerle hazırladığı aşure, insanlık için yeni bir başlangıcı ve umudu temsil eder. Geleneksel olarak, Aşure Günü'nde büyük miktarlarda aşure yapılarak, din veya inanç farkı gözetmeksizin barış ve sevgi mesajıyla arkadaşlarla, akrabalarla, komşularla, meslektaşlarla, sınıf arkadaşlarıyla ve diğerleriyle paylaşılır. Aşure, besleyici içeriği nedeniyle genellikle yılın soğuk aylarında tercih edilir ve tüketilir. Bazı topluluklar, özel günlerde ve kutlamalarda Aşure'yi dağıtmak için kullanır; örneğin Ermeniler, Noel pudingi olarak Aşure hazırlarlar. Bu gelenek, toplumlar arasında dayanışmayı ve birliği güçlendiren önemli bir ritüeldir; her yıl belirli tarihlerde kutlanarak geçmişin hatırlanmasını ve geleceğe umutla bakılmasını sağlar.
Tam kıvamında aşure nasıl yapılır?

Aşure ayına girmemiz sebebiyle herkes aşure tarifini arar oldu. Bir çok malzemenin harmanlanarak yapıldığı aşure, görünüşte kolay olsa da püf noktalarına uyulmadığında rengi ve kıvamı dolayısıyla yapanları oldukça zorlayan bir tatlı. Biz de ustasından enfes, bir o kadar da kolay, tam kıvamında aşure tarifini sizler için aldık.
İşte Güzin Usta'nın ellerinden orijinal aşure tarifi:

Malzemeler:
1/2 KG aşurelik buğday
1 Su bardağı kuru fasulye
1 Su bardağı nohut
1 çay bardağı iç bakla
1 Su bardağı prinç
1 adet elma
2 adet portakal
2 adet şeftali
2 adet limonun sadece kabuk rendesi
1 çay bardağı kuru üzüm
5 adet kuru incir
5 adet kuru kayısı
1 KG süt
2 KG toz şeker
1 kahve fincanı gül suyu
1 su bardağı kuş üzümü
2 adet kabuk tarçın
Yapılışı:
Buğday bir gece önceden 3 dört kez yıkanır ve kaynar su ile ıslatılır.
Aynı işlem fasulye, nohut, prinç ve bakla için de geçerlidir.
Kabarmış bakliyatlar ayrı ayrı haşlanır ve büyük bir tencere (Mümkünse aşure kazanı)içerisinde birleştirilerek yarım saat aralıkla karıştırılarak pişirilir.
Ayıklayıp küp şeklinde doğranmış meyvelerimiz tencereye eklenir.
Kuru üzüm ve limon kabuğu da eklenerek 1/2 saat daha pişirilir.
(Buraya kadar ateşin en kısık seviyede olması çok önemli)
Süt ve şeker ilave edilir.
Gül suyu, kabuk tarçın ve limon rendesi koyularak son işlem uygulanır.
Salep kıvamını alana kadar devamlı karıştırılır.
Tenceremizin altı kapatılır.
Süslemesi:
Hazırlamış olduğumuz aşure, kaselere kepçe ile servis edilir.
Üzerini önce toz tarçın daha sonra susam ve diğer malzemeler ile süsleyerek servise hazır hale getirilir.
Püf noktalara dikkat!

* Şekeri en son yapacağınız işlemden önce atarsanız meyveleriniz geç pişer ve sertleşir o yüzden son işlem sıralamasında ilave etmek gerekir.
* Malzemelerimizi çok kısık ateşte ve devamlı karıştırırsak, hem daha çabuk özdeşleşir, hem de dip tutmasını önlemiş oluruz.
* Aşurenizin renginin kararmaması için kuş üzümü ve karanfili en son işlemde koymalısınız.
* Zor gibi görünür ama sıralamalara dikkat edilirse çok kolay ve yapması bir o kadar zevklidir.
Bereketli bir yıl geçirmenizi diler Aşure Ayı'nın tüm Müslüman alemine hayırlı olmasını dilerim.
Afiyet olsun...





