İzmir’in Karaburun ilçesinde, denizden 300 metre yükseklikte konumlanan Sarpıncık Köyü, taş evleri, feneri ve bayram sabahlarını bir sofrada buluşturan geleneğiyle dikkat çeken bir yerleşim. Yaklaşık 225 yıllık geçmişi olan köy, kalabalıktan uzak, sade bir yaşam arayanlar için doğal bir kaçış noktası sunuyor.
Manzarasıyla Değil, Hafızasıyla da Yaşayan Bir Köy
Sarpıncık, Karaburun merkeze 15 kilometre uzaklıkta, denize bakan bir tepeye kurulu. Köy, yaz aylarında nüfus artışı yaşasa da kalıcı halkı yaklaşık 350 kişiden oluşuyor. Hayvancılık ve zeytincilik geçim kaynaklarının başında geliyor. Ancak köyün en büyük gücü, yüzyıllar içinde şekillenen dayanışma kültürü.
1938’den Bu Yana Yol Gösteren Fener
Köyün simgelerinden biri de Sarpıncık Deniz Feneri. 10 Ocak 1938 tarihinde faaliyete geçen bu yapı, bugün güneş enerjisiyle çalışıyor. Denizden 97 metre yüksekte yer alan fener, yalnızca bir denizcilik aracı değil, aynı zamanda ziyaretçilerin manzaraya karşı sessizce durduğu bir anıt niteliğinde. Fenerin bulunduğu konumdan bakıldığında Ege’nin sonsuzluğunu hissetmek mümkün.
Taş Evlerin Arasında Geçmişin İzleri
Sarpıncık sokaklarında dolaşırken göze çarpan bir diğer detay, taş mimarinin hâlâ korunuyor olması. Köydeki evlerin çoğu, zamana direnen taş yapılar. Modern tadilatlarla şekillendirilmeden önceki haliyle duran bu yapılar, bölgenin geçmişini bugüne taşıyor.
Bayramda Tencere Kaldıran Gelenek
Sarpıncık’ı diğer köylerden ayıran en dikkat çekici özelliklerinden biri ise Ramazan Bayramı’na özgü yemek geleneği. Yıl içinde adak adayan veya dileği gerçekleşen köylüler, Ramazan’ın son günü bağışladıkları ürünleri köy camisinin yanındaki ocakta bir araya getiriyor. Köy kadınları bu malzemelerle gece boyunca yemekler hazırlıyor: Keşkek, şehriye çorbası, kavurma, nohut, pilav ve sütlaç…
Bayram namazının ardından cami bahçesinde kurulan sofralar, yalnızca yemek değil, köyün birlik duygusunu da paylaşıma açıyor. Katılımın her yaştan bireyi kapsaması ise bu ritüelin canlı kalmasını sağlıyor.
Geçmişle Gelecek Arasında Bir Denge
Sarpıncık Köyü, yüzeyde sade bir Ege köyü gibi görünse de, altında güçlü bir kültürel dokuyu taşıyor. Taş duvarlarının ardında sessiz hikâyeler, bayram sabahlarında tencerelerle kurulan sofralarda ise birlikte yaşamanın mirası var. İzmir’in pek çok noktası bilinse de, Karaburun’un bu köyü, dikkatli bakan gözler için çok daha fazlasını vaat ediyor.
