İzmir’in Buca ilçesine bağlı Şirinyer semtinde yer alan Kızılçullu Su Kemerleri, Roma İmparatorluğu döneminde inşa edilen ve yüzyıllar boyunca şehre su taşıyan mimari yapılar arasında bulunuyor. M.Ö. 133 ile M.S. 395 yılları arasında inşa edildiği bilinen kemerler, Kadifekale ve çevresindeki ilk yerleşimlere su ulaştırmak amacıyla yapılmıştı. Bugün hâlâ ayakta duran bu yapı, Melez Çayı üzerinde dikkat çekici bir siluet oluşturuyor.
Toplu Taşıma ile Ulaşım: ESHOT Hatları ve Alternatif Güzergâhlar
Kızılçullu Su Kemerleri’ne gitmek isteyenler için ESHOT otobüsleri pratik bir alternatif sunuyor. 490 Tınaztepe–Üçyol hattı, kemerlere en yakın noktadan geçiyor. Şirinyer semtine ulaşan diğer otobüs hatlarıyla da yapıya kısa bir yürüyüşle erişmek mümkün. İzmir içi aktarma seçenekleri sayesinde Bornova, Karşıyaka, Konak gibi ilçelerden de kolayca bağlantı sağlanabiliyor.
Özel Araçla Ulaşım Rotaları
Özel aracıyla yola çıkanlar için birkaç alternatif güzergâh bulunuyor. İzmir merkezden çıkışta D300/D550 hattı üzerinden Mürselpaşa Bulvarı ve Yeşildere Caddesi takip edilerek, Yeşillik Caddesi yönünde Osman Aksüner istikametine ilerlemek gerekiyor. Bu güzergâh üzerinde 5730. Sokak’a sapıldığında kemerler görülüyor.
Diğer bir güzergâh ise Halide Edip Adıvar Caddesi’nden başlıyor. Eşrefpaşa Caddesi ve İnönü Caddesi üzerinden 5725. Sokak’a ulaşarak, Yeşillik Caddesi’nin Akıncılar/Şirinyer/Buca çıkışını takip eden ziyaretçiler kısa sürede hedeflerine varabiliyor. Yapı, araçla ulaşım açısından da oldukça merkezi bir konumda yer alıyor.
Tarihi Yapının Önemi
Kızılçullu Su Kemerleri sadece su taşımakla kalmamış, aynı zamanda kent içi mühendislik çözümlerinin ilk örneklerinden biri olarak kabul ediliyor. Roma'dan Osmanlı’ya kadar çeşitli dönemlerde onarılan ve yeniden işlev kazandırılan yapı, İzmir’in şehirleşme tarihine tanıklık ediyor. Günümüzde hem arkeolojik hem de mimari değeriyle koruma altında olan kemerler, ziyaretçilerine geçmişle bugünü buluşturan bir rota sunuyor.
Ziyaret Öncesi Bilinmesi Gerekenler
Yapı, herhangi bir giriş ücreti olmadan dışarıdan ziyaret edilebiliyor. Özellikle gün ışığında fotoğraf tutkunlarının uğrak noktası haline gelen Kızılçullu Su Kemerleri, aynı zamanda İzmir’de tarihi ve kültürel rotalar oluşturmak isteyenler için uygun bir başlangıç noktası.
İzmir’in Tarihini Yansıtan Sessiz Bir Tanık
Kızılçullu Su Kemerleri, yalnızca bir su taşıma yapısı değil; aynı zamanda İzmir’in binlerce yıllık geçmişine tanıklık eden sessiz bir tarih anlatıcısı. Roma döneminden bugüne ulaşan bu yapı, hem meraklı gözlerin ilgisini çekiyor hem de kente farklı bir perspektif kazandırıyor. Toplu taşıma veya özel araçla kolayca erişilebilen bu yapıyı görmek, kentin hafızasına kısa bir yolculuk yapmak isteyenler için kaçırılmayacak bir fırsat.