Selçuk’un Cumhuriyet Mahallesi Tavşantepe mevkisinde, 11 Kasım 2023 akşamı tek katlı bir evde çıkan yangın beş kardeşin yaşamını yitirmesine neden olmuştu.
Eşi cezaevinde olan, geçimini hurdacılıkla sağlayan 28 yaşındaki Sinem Melisa Akcan, o gün saat 19.00 sıralarında beş çocuğunu evde bırakıp hurda toplamaya gitmişti.
Bir süre sonra evdeki sobanın devrilmesiyle alevler kısa sürede evi sardı. İçeride bulunan Aras Bulut (1), Masal Işık (2), Aslan Miraç (3), Funda Peri (4) ve Fadime Nefes Akcan (5) kardeşler, yangında mahsur kalmışıtı.
İhbar üzerine olay yerine itfaiye, polis ve sağlık ekipleri sevk edilmişti. Ancak üç kardeş zehirlenerek, ikisi ise hastanede yaşamını yitirmişti. Çocukların cenazeleri Acarlar Mezarlığı’nda yan yana toprağa verilmişti.
İddianamede “öngörülebilir tehlike” vurgusu

Soruşturma kapsamında hazırlanan iddianamede, annenin çocuklarını uyuttuktan sonra elektrikli sobayı açık bırakarak evden ayrıldığı belirtildi.
Savcılık, çocukların yaşları gereği sobayı devirebilecek durumda olduklarını ve yangının bu şekilde çıkmasının öngörülebilir bir risk olduğunu ifade etti.
Akcan’ın sonucu istemediği halde öngördüğü kabul edilerek “bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne sebep olma” suçundan 20 yıla kadar hapis talep edildi. İddianame, Torbalı Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi.
İlk duruşmada gözyaşları içinde savunma yaptı
Tutuksuz yargılanan Sinem Melisa Akcan, bugün ilk kez hâkim karşısına çıktı. Savunmasında olayın ardından psikolojik çöküş yaşadığını belirten Akcan, şu ifadeleri kullandı:
“Evden çıkarken çocuklar üşümesin diye sobanın tek telini açtım. 20 dakika dışarıda kaldım. 400 lira elden, 400 lira hesaptan hurda parası aldım. Çocuklarımın ölümünden sonra psikolojik tedavi görüyorum, ilaçlarla yaşıyorum.”
Akcan, sobayı en küçük çocuğunun devirmiş olabileceğini söyleyerek, “Evden çıkmasaydım yiyecek bir şey getiremezdim. Sadece üşümesinler diye sobayı açtım, kötü bir niyetim yoktu” dedi.
Baba şikayetçi olmadı
Cezaevinde bulunan baba Hasan Akcan, duruşmaya SEGBİS yöntemiyle katıldı. Eşinden şikayetçi olmadığını belirten baba, “Eşim kötü niyetle davranmadı, çocuklara bakmaya çalışıyordu. Şikayetim yok” dedi.
Savunma avukatı da, anne Akcan’ın çocuklarını ihmal etmediğini, geçim zorluğu nedeniyle o gün evden çıktığını savunarak beraat talebinde bulundu.
Savcılık 20 yıl hapis istemişti
Savcılık, mütalaasında sanık hakkında “bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne sebep olma” suçundan 20 yıla kadar hapis cezası talep etti.
Ancak sanığın olaydan sonra yaşadığı psikolojik çöküş ve mağduriyet durumu göz önüne alınarak indirim hükümlerinin uygulanması da önerildi.
“Çocuklarımın kokusu toprak kokusu oldu”

Son sözleri sorulan Akcan, gözyaşları içinde, “Çocuklarımın kokusunu düşününce aklıma toprak kokusu geliyor. Bittim, yok oldum.” dedi.
Mahkeme: “Bilinçli taksir yok”
Mahkeme heyeti, sanığın bilinçli taksirle hareket ettiğine dair yeterli delil bulunmadığına hükmetti. Sinem Melisa Akcan’a ceza verilmesine yer olmadığına karar verildi. Ayrıca adli kontrol hükümleri de kaldırıldı.





