Son Mühür- Berivan Kaya/ İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı İZENERJİ A.Ş'de çalışan özel güvenlik işçilerinin işkolu değişikliği sebebiyle DİSK'ten üyelikleri düşürüldü. DİSK Genel İş İzmir 9 Nolu Şube konuya ilişkin basın açıklaması gerçekleştirdi.
Güvenlik görevlileri arada kaynamadı!
Basın açıklamasında konuşan Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı, "Son günler Çalışma Bakanlığı'ndan güvenlikle ilgili bir genelge yayınlandı. Sendikalar kanununa aykırı bir şekilde belediye hizmetlerinde çalışan güvenlik işçileri yardımcı işkolunda sayılarak genel hizmete aktarılmıştı. Ancak son günlerde yayınlana genelge ile hesabı işçilerden kesmek isteyenler TİS görüşmelerinde sona yaklaşırken güvenlik emekçileri oyunun dışında bırakarak işyeri birim değişikliği yaptılar. Bugünlerde başta İmamoğlu, CHP'li belediyeler hak hukuk adalet mücadelesi, öğrenci eylemleri, işçilerin grevleri sürerken bu konu arada kaynadı demesinler diye paylaşmak istiyoruz. Bu bir haksızlık ve hukuksuzluktur" dedi.
Sendikal haklar gasp edildi
Basın açıklamasını okuyan 9 Nolu Şube Başkanı Sedat Kenar, "İzmir Büyükşehir Belediyesi bünyesinde görev yapan özel güvenlik görevlilerinin çalışma koşullarını ve sendikal haklarını ihlal eden ciddi bir hukuksuzlukla karşı karşıyayız. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından yayımlanan 11 Nisan 2025 tarihli genelge doğrultusunda, İzmir Büyükşehir Belediyesi bünyesinde çalışan özel güvenlik görevlilerinin NACE kodları, yaklaşık beş aydır sürdürdüğümüz toplu iş sözleşmesi sürecimizde, 7 Mayıs sabahı grev ilam kararımızı astıktan yalnızca üç saat sonra işveren tarafından değiştirilmiş; güvenlik emekçileri SGK sicil numarası üzerinden 20 No’lu “Genel İşler” işkolundan çıkarılarak, 19 No’lu “Savunma ve Güvenlik” işkoluna geçirilmiştir. Bu hukuksuz müdahale yalnızca özel güvenlik görevlilerinin çalışma koşullarını ağırlaştırmakla kalmamış; sendikal örgütlenmelerini, toplu iş sözleşmesinden doğan haklarını ve anayasal güvencelerini de tehdit etmiştir. İşkolu değişikliği gerekçesiyle üyelerimizin sendika üyelikleri düşürülmüş, sendikal hakları gasp edilmiştir. Bu değişiklik, belediye bünyesinde çalışan güvenlik görevlilerinin tüm sosyal ve mali haklarını doğrudan olumsuz etkilemiş, örgütlenme özgürlüğünü fiilen yok etmiştir. Sosyal Güvenlik Kurumu nezdinde yapılan bu bildirimler aynı zamanda hukuken de ciddi sorunlar yaratmaktadır" dedi.
Demokratik hakların ihlali
İşkolu değişikliği gerekçesiyle üyelik düşürme işleminin hukuka aykırı ve emek düşmanı bir uygulama olduğuna dikkat çeken Sedat Kenar, " Bu tür keyfi işlemler yalnızca örgütlenme hakkını zedelemekle kalmayıp, aynı zamanda demokratik hakların açık bir ihlali anlamına gelmektedir. İşkolu değişikliğiyle birlikte oluşturulan yeni SGK sicil dosyaları, hem toplu iş sözleşmesi hükümlerini hem de yasal yükümlülükleri yok saymaktadır. Bu hukuksuz girişime karşı, 14 Nisan 2025 tarihinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na resmi itiraz dilekçemiz sunulmuş, ayrıca 16 Nisan 2025 tarihinde Ankara Nöbetçi İş Mahkemesi’ne başvurularak; genelgenin iptali, yürütmenin durdurulması ve ihtiyati tedbir talepli dava açılmıştır. Söz konusu dava, 4 Temmuz 2025 tarihinde esastan incelenmek üzere duruşmaya açılacaktır" ifadelerine yer verdi.
Yeni davalar yolda!
Sedat Kenar açıklamasının devamında, "Öte yandan, Yargıtay 9. Hukuk Dairesi tarafından verilen kararlarda, belediyelerde görev yapan özel güvenlik görevlilerinin 19 No’lu “Savunma ve Güvenlik” işkolunda değil, belediye hizmetinin bir parçası olan 20 No’lu “Genel İşler” işkolunda yer aldığı açıkça belirtilmiştir. Bu karar doğrultusunda, İzmir Büyükşehir Belediyesi bünyesinde görev yapan güvenlik personeli için oluşturulan ayrı SGK sicil numaraları hukuken geçersizdir. Yargıtay kararı, sosyal güvenlik kurumlarına yapılan bu bildirimlerin yasal dayanaktan yoksun olduğunu net biçimde ortaya koymaktadır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından AKP’li bir bürokrat eliyle yayımlanan 11 Nisan 2025 tarihli genelgeye dayanılarak; CHP’li İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin özel güvenlik emekçilerini, üretimden gelen gücümüzü kullanma kararımızı ilan ettikten yalnızca üç saat sonra SGK sicilinden çıkarıp farklı bir işkoluna geçirmesi, açık bir hak gaspıdır. 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun 5. maddesinin 2. ve 3. fıkraları son derece nettir. Yeni bir toplu iş sözleşmesi için yetki süreci başlamış ise işkolu değişikliği tespiti bir sonraki dönem için geçerli olur. İşkolu değişikliği yürürlükteki toplu iş sözleşmesini etkilemez. Ayrıca 4857 sayılı İş Kanunu'nun 5. Maddesi ile işverenin işyerlerinde çalışan işçilere eşit ve adil davranma borcu yüklemiştir. Bu açık hükümlere rağmen yapılan işlemler, hukuku hiçe saymakta ve sendikal süreci yok saymaktadır. Bu nedenle yeni davalarımızı gün içerisinde açacağız. Bu açık yasal düzenlemeye rağmen yapılan işlem, hem mevcut toplu iş sözleşmesi sürecini sabote etmekte hem de sendikal bütünlüğü parçalayarak anayasal haklara saldırmaktadır" ifadelerini kullandı.
Yasa dışı uygulama uygulayanların karşısında duracağız
CHP'li İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin iktidara aykırı bir şekilde yayınladığı genelgeleri uyguladığına dikkat çeken Sedat Kenar, "Cumhuriyet Halk Partili Belediyeler, son dönemlerde sokaklarda hak, hukuk ve adalet mücadelesini verirken, iktidarın hukuka aykırı şekilde yayınladığı genelgeleri uygulayarak güvenlik emekçilerine mağduriyet yaratması asla kabul edilemez. Emekçinin mücadelesini ve sendikal kazanımlarını yok sayan bu anlayış, ne demokratik değerlere, ne sosyal belediyeciliğe, ne de hukuka sığar. Yasayı çiğneyenlerin de, bu yasa dışılığı uygulayanların da karşısında durmaya devam edeceğiz! Yaklaşık beş aydır süren toplu iş sözleşmesi sürecinden güvenlik emekçilerini dışlamak, İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından fırsata çevrilmiş ve bu hukuksuz uygulama hayata geçirilmiştir. Bu sadece özel güvenlik görevlilerinin değil, tüm emekçilerin haklarını ve kazanımlarını tehdit eden tehlikeli bir uygulamadır. İzmir Büyükşehir Belediyesi bünyesinde görev yapan özel güvenlik görevlilerinin işkolu değişikliği gibi hukuksuz girişimlere karşı tüm yasal haklarımızı sonuna kadar kullanacağımızı kamuoyuna ilan ederiz. Bu mücadele yalnızca güvenlik emekçileri adına değil, tüm işçi sınıfının örgütlenme hakkı adına büyük bir öneme sahiptir. Sendikamız, emekçilerin haklarını korumak ve savunmak için kararlılıkla mücadelesini sürdürecektir" dedi.
TİS dışına itildiler!
İzBB'de grev kararı asıldıktan sonra uygulamanın başlamadığını dile getiren Kenar, "2024 yılının aralık ayında yetkimiz geldikten sonra TİS sürecinde güvenlik emekçileri adına İZENERJİ'de çalışan güvenliklerin hakların kazanımları konusunda 14 oturum gerçekleştirdik. Yaşadığımız bu 11 Nisan'da yayınlanan genelgeden sonra TİS'in son düzlüğe girildi bu noktada ne hikmetse grev ilanını astıktan 3 saat sonra uygulama başladı. 3 bin 50 arkadaşımızı TİS'in dışına iten anlayışla karşı karşıyayız. Bu duruma karşı tüm yasal haklarımızı kullanacağız. Sendikanıza güvenin. Gereken neyse yapacağız. Eğer bu ülkede hukuka dair en ufak kırıntı varsa mücadelemizi kazanacağız" diye konuştu.
