İzmir’in Konak ilçesine bağlı Göztepe semti, adını körfeze hâkim konumdaki bir tepeden alıyor. Yaklaşık 65 metre rakımlı bu yükselti, Osmanlı döneminde Rumlar tarafından “Aya Agapi” (Aziz Sevgi) adıyla anıldı. Tepe, zamanla yalnızca manzarasıyla değil, aynı zamanda barındırdığı efsaneler ve mimari kalıntılarla da ilgi odağı oldu.

Cumhuriyet’in ilanından sonra bölgeye yerleşen Türkler, tepeye “Göztepe” adını verdi. “Göz” ve “tepe” kelimelerinden türeyen bu yeni ad, zamanla halk arasında benimsendi ve resmiyet kazandı. 20. yüzyılın ilk yarısından itibaren tepenin adı resmi haritalarda da Göztepe olarak geçmeye başladı.

Susuz Dede efsanesi semtin manevi kimliğini oluşturuyor

Zamanla Aya Agapi ismi yerini halk arasında anlatılan Susuz Dede efsanesine bıraktı. Efsaneye göre bu tepede susuz kalan bir ermiş ya da asker vefat etti. O günden bu yana tepe, “Susuz Dede Tepesi” olarak da anılıyor.

Susuz Dede Tepesi’nin ortasında yer alan türbe ve yanındaki çeşme, halk tarafından ziyaret edilen bir inanç noktası hâline geldi. Cuma günleri tepeye gelenler dilek tutup, mezara su döküyor. Bu gelenek, tepenin manevî önemini her geçen yıl pekiştiriyor.

1980’li yıllarda sit alanı ilan edilen tepe, “Susuzdede Parkı” adıyla koruma altına alındı. Günümüzde hem ay yıldızlı bayrak hem de Göztepe Spor Kulübü’nün bayrağı tepenin zirvesinde dalgalanıyor.

Rumlar tarafından kurulan küçük bir yerleşim yeriydi

Susuz Dede Tepesi’nin geçmişi yalnızca Cumhuriyet dönemine değil, antik çağlara kadar uzanıyor. Bölgede Helenistik döneme ait bir kilisenin kalıntılarının bulunmuş olabileceği belirtiliyor.

19. yüzyılın ikinci yarısında Göztepe, Rumlar tarafından kurulan küçük bir yerleşim yeri hâline geldi. Ardından Levanten ailelerin de bölgeye yerleşmesiyle semt çokkültürlü bir kimlik kazandı.

İzmir Valisi Mithat Paşa’nın 1870’lerde başlattığı sahil yolu projesiyle Karantina ve Göztepe kıyıları şehir merkezine karadan bağlandı. Bu altyapı yatırımı, semtin gelişimini hızlandırdı.

1885 yılında Göztepe, ayrı bir mahalle olarak tanımlandı. 1891’deki resmî nüfus verilerine göre bölgede çoğunluğu Rum ve Levanten olan 927 kişi yaşıyordu. 20. yüzyıl başlarında Türk nüfusun da artmasıyla Göztepe, kültürel olarak daha da çeşitlendi.

Cumhuriyet döneminde modernleşme süreci başladı

Cumhuriyet’in ilanıyla birlikte Göztepe hem nüfus hem de fizikî yapı bakımından dönüşüm yaşadı. Bu süreçte Göztepe, sayfiye özelliklerini korurken şehirleşmenin bir parçası hâline geldi. 1940’lı yıllarda bucak merkezi olarak tanımlanan semt, zamanla İzmir’in merkezî mahallelerinden biri oldu.

Semtteki Uşakizade Köşkü, 1922 yılında Mustafa Kemal Atatürk’ün konuk olduğu ve Latife Hanım’la evlendiği yer olarak tarihî bir önem taşıyor. Bu köşk, Göztepe’nin erken Cumhuriyet dönemindeki rolünü sembolize ediyor.

Kaynak: HABER MERKEZİ