ALPER TEMİZ - Mobbing, sağlık çalışanlarının intiharı, uygun olmayan çalışma ortamları ve istifalarla gündemden düşmeyen Dokuz Eylül Üniversite Hastanesi'nde, geçtiğimiz hafta Dr. Uğurcan Ağcaoğlu intihar etmişti. Aynı gün içerisinde hemen hemen tüm hemşire ve hekimler hastaneye yönelik şikâyetleri dile getirerek, "Artık tüm olumsuz koşullara bir de soğutma sistemlerinin kapatılması krizi ekkendi" diye isyan etmişti.
Yapılan açıklamada, "Sıra bekleyen hastalar bunalıyor. Çeşitli alanlarda görev yapan hekimlerin ve hocaların odalarında soğutma sistemleri çalışmıyor. Polikliniklerde insanlar kan ter içinde kalıyor. En önemli nokta ise milyonlarca dolarlık tıbbi cihazların muhafaza edildiği odalar; bu alanlarda soğutma sistemleri devre dışı. Tıbbi dolaplar ve ilaçların bulunduğu bölümlerde soğutma çalışmıyor. Dokuz Eylül Üniversite Hastanesi'nde yaşanan tıbbi malzeme eksikliklerine ek olarak, mevcut malzemelerin ısı dengesi yerinde değil ve olanlar da tehlikeye atılıyor. Tüm hastane bu koşullardan bıkmış durumda olsa da, klima malzemeleri alınmıyor" ifadelerine yer verilmişti.
Haberden sonra geri adım atıldı!
Edinilen bilgiye göre bir hekimin intiharı ve ciddi boyutlara ulaşan soğutma sistemi krizi sonrası, hastanede tüm kademelerde soğutma sistemi yeniden devreye sokuldu. "Artık buna dahi sevinir olduk, teşekkür ederiz" diyen sağlık çalışanları, "İlla bu şekilde yıpranmamız mı gerekiyor? Zaten sağlık sistemimizde çeşitli sorunlar var, bu sorunlar o kadar büyük ki, en küçük detay bile kar topunu büyütüyor. Henüz birkaç gün önce iki kişi ihmal nedeniyle elektrik kaçağından akıma kapılıp yaşamını yitirdi. Kaçağa müdahale, ölümlerden sonra geldi. Küçük detay diye düşünülenker, aslında devasa sonuçlara neden oluyor. Kötü sonuçlardan sonra alınan önlemler, önlem değildir" diye konuştu.
