Belem’deki COP30 Liderler Zirvesi’nde konuşan Yılmaz, artan jeopolitik gerilimler, ekonomik belirsizlikler ve iklim krizinin sürdürülebilir kalkınma hedeflerini tehdit ettiğine dikkat çekti. Gazze başta olmak üzere insani krizlerin çözümünün küresel adalet için hayati olduğunu vurgulayan Yılmaz, iklim değişikliğinin artık yalnızca çevresel bir sorun olmadığını belirtti.

Yılmaz, Türkiye’nin 2053 yılına kadar net-sıfır emisyon hedefini benimsediğini, yenilenebilir enerji payını artırdığını ve sanayide düşük karbonlu teknolojiler ile döngüsel ekonomi uygulamalarını yaygınlaştırdığını ifade etti. Ayrıca, Sıfır Atık Girişimi’ni ulusal ve küresel düzeyde yaygınlaştırdıklarını kaydetti.

Türkiye’nin yeni NDC’sinde 2035 yılı hedefini 643 milyon tona düşürmeyi planladığını ve ilk İklim Kanunu’nun yasalaştığını hatırlatan Yılmaz, Emisyon Ticaret Sistemi, Yeşil Finans Stratejisi ve Ulusal Yeşil Taksonomi çalışmalarında son aşamaya gelindiğini belirtti. Türkiye’nin COP31’e ev sahipliği adaylığını açıklayarak, iklim değişikliğiyle mücadelede güney ve kuzey arasında köprü rolü üstlenmeye hazır olduğunu vurguladı.

Kaynak: Haber Merkezi