Çiğli Belediyesi Kasım ayı olağan meclis toplantısının ikinci oturumu, çöpten çok daha fazlasını tartışmaya açtı. Harmandalı Katı Atık Tesisi’nin kapatılmasıyla birlikte bölgenin geleceği belirsizliğini korurken, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin tesisin komşu parseli için yaptığı yeni başvuru, Çiğli’de adeta “sabır taşını çatlatan” son hamle oldu.
Valilik’ten gelen “şartlı onay” haberi mecliste yankı buldu. AK Partili Meclis Üyesi Mürşit Avcı, “Bu ilçede artık herkesin ayağa kalkması gerekiyor. Çiğli halkı bu çöpü taşımak zorunda değil” diyerek sert çıktı. Avcı, Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’ı da hedef aldı: “Risk yok” açıklamasını eleştiren Avcı, “Tugay, gelip kendi gözleriyle görsün” dedi.
"Koku güven sorunu yarattı"
Harmandalı’daki çöp meselesi, artık yalnızca çevre değil, yerel yönetimlerin birbirine duyduğu güveni de tartışmaya açmış durumda.
Mecliste söz alan AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Kaner, “Vatandaştan hizmetin bedelini alıyoruz ama hizmeti eksiksiz sunabiliyor muyuz?” sorusunu ortaya attı.
Belediye Başkanı Onur Emrah Yıldız ise, artan maliyetleri gerekçe göstererek “26 mahallenin çöpünü toplamak bizim görevimiz, ancak bertaraf İzmir Büyükşehir’in sorumluluğunda. Mazot fiyatlarından nakliyeye kadar her kalem yükseliyor. Bu maliyetleri görmezden gelemeyiz” ifadelerini kullandı.
Mecliste, artan akaryakıt ve işletme maliyetleri nedeniyle belediyenin çöp toplama giderleri katlanırken, bu yük doğrudan vatandaşa yansıdığı ifade edildi.
Başkan Onur Emrah Yıldız, “Çöp artık sadece bir çevre değil, bütçe meselesi haline geldi” derken; muhalefet kanadı ise, “Vatandaş hem vergisini hem hizmet bedelini ödüyor ama çöpü yine kaldırımda görüyor” diyerek yerel yönetimlerin finansal sürdürülebilirliğini sorguladı.
"Basın üzerinden siyaset mi yapılıyor?"
Mecliste tansiyonu yükselten bir diğer başlık ise medya tartışması oldu. AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Kaner, bazı haberlerin hedef gösterme amacı taşıdığını öne sürerek “Basın üzerinden hem belediye yönetimine hem de bizlere ayar verilmeye çalışılıyor. Eleştirinin sınırı aşılmamalı, medya kamuoyunu bilgilendirmeli ama yönlendirmemeli” dedi.





