Son Mühür/ Merve Turan - Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Yakınçağ Tarihi Anabilim Dalı Dr. Öğr. Üyesi İbrahim Hamaloğlu, 30 Ağustos Zaferi’nin Türk milletinin bağımsızlık yolunda yazdığı en büyük destanlardan biri olduğunu söyledi. Hamaloğlu, bu zaferin yalnızca askeri bir başarı olmadığını, milletin dirilişi ve gelecek kuşaklara bırakılan bir miras olduğunu ifade etti.

1919’da işgallerle karşı karşıya kalan, yorgun ve yoksul Anadolu halkının esareti reddettiğini belirten Hamaloğlu, “O dönemde milletin bağrından çıkan lider Mustafa Kemal Atatürk, milletinin karakterini biliyor ve esareti kabul etmeyeceğini görüyordu” dedi.

Sakarya’dan Büyük Taarruz’a uzanan yol

Hamaloğlu, Atatürk’ün yılgınlığı umuda, çaresizliği inanca dönüştürdüğünü vurgulayarak, “Birinci ve İkinci İnönü zaferleri, Kütahya-Eskişehir yenilgileri ve Sakarya Meydan Muharebesi, 30 Ağustos’a giden sürecin en kritik dönemeçleriydi. 22 gün 22 gece süren Sakarya savunması, Büyük Taarruz’un kapısını açtı. O gün sadece toprak değil, milletin onuru ve geleceği kurtarıldı” dedi.

Emperyalizme karşı ilham kaynağı

30 Ağustos sabahı Mustafa Kemal Paşa’nın “Ordular, ilk hedefiniz Akdeniz, ileri!” emrinin bir askeri talimatın ötesinde, milletin özgürlük yürüyüşünün sembolü olduğunu belirten Hamaloğlu, Türk ordusunun Afyon’dan İzmir’e uzanan ilerleyişini anlattı. “Bu zafer, Hindistan’dan Cezayir’e kadar birçok mazlum milletin mücadelesine ilham verdi” diye konuştu.

Gençlere emanet edilen ruh

Hamaloğlu, gençlerin 30 Ağustos ruhunu yalnızca anmakla kalmayıp yaşatmaları gerektiğini belirtti. “Bu ruh; milletin birliğinde, gençlerin idealizminde, kadınların azminde, bilimin ışığında ve çağdaş uygarlık yolunda saklıdır. Tarihten ders almak ve bu bilinci nesiller boyu taşımak, özgürlüğümüzün teminatıdır” dedi.

Kaynak: Haber Merkezi