Ancak geçen yıllar boyunca ne yazık ki kazanılmış haklarda geriye gidilmiş, basın üzerindeki baskı ve sansür artmıştır. İzmir Gazeteciler Cemiyeti olarak biz Gazetecilerin haberlerini özgürce yapabildiği, köşe yazılarının araştırma ve röportajların ceza konusu olmadığı özgür bir basın ortamına kavuşmayı istiyoruz. Ve her yıl 10 Ocak’ları özgürlük ortamı içinde kutlamayı diliyoruz.  

Ancak ne yazık ki, her geçen gün bizi daha karamsar yapan bir tablo ile karşılaşıyoruz. Bağımsız medya kuruluşlarının var olma savaşı verdiği, işsizliğin hüküm sürdüğü, basın özgürlüğü karnemizin kırıklarla dolu olduğu bir süreci yaşıyoruz.

10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nü ‘’anma’’ olmaktan çıkarıp, gerçekten kutlayabilmek için gazetecilerin temel hak ve özgürlükler doğrultusunda görev yapabileceği, soruları ve yaptığı haberler yüzünden tehdit, baskı ve cezaya uğramayacağı, ücretlerin yoksulluk sınırı üzerine çıkacağı, basın kuruluşlarının kapanmayacağı bir Türkiye gerekiyor.

Bağımsız yayın yapan ve sayılarını bir elin parmağını geçmeyen ulusal ve yerel medya kuruluşları, tüm bu olumsuz koşullara rağmen ayakta kalma ve var olma mücadelesini sürdürüyor. Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi’nde en alt sıralarda yer alan ülkemizin hak ettiği üst sıralara gelmesi için mücadele etmeye devam edeceğiz.

Antalya'da yaşanan huzurevi bıçaklı saldırısına bakanlıktan inceleme Antalya'da yaşanan huzurevi bıçaklı saldırısına bakanlıktan inceleme

Bütün zor şartlara rağmen, gazeteciler halka gerçekleri söylemeye devam edecektir. Mesleklerini sürdürebilme mücadelesi veren meslektaşlarımızın 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nü kutlar, ancak çalışamayan, çalıştırılamayan ve mesleğini sürdüremeyen tüm meslektaşlarımız adına mücadelemizin yüksek sesle süreceğini bir kez daha vurgulamak isteriz.

Kaynak: BÜLTEN