Son Mühür - Osman Günden / İstanbul'da, bebek acil hastalarını önce anlaşmalı oldukları özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine sevk ederek ölümlerine sebep oldukları ve haksız kazanç sağladıkları iddia edilen 46 sanığın yargılandığı davanın üçüncü duruşması, Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesinde yapıldı. Duruşmada, 25 tutuklu sanıktan 4'ünün tahliyesine karar verildi.
Mahkeme, sanık avukatlarının beyanlarını aldıktan sonra ara kararını açıkladı. Sanıkların avukatları, müvekkillerinin tutukluluk sürelerini ve suçlamaların dayandığı delillerin yetersizliğini savunarak tahliye talebinde bulundu. Mahkeme heyeti, tutuklu sanıklar Birinci Hastanesi hasta hakları sorumlusu Emine Avcı, Esenyurt Reyap Hastanesi'nde medikal muhasebeci Funda Özen, ambulans şoförü Hüseyin Gündüz ve acil çağrı merkezi çalışanı Serdar Yüksel'in tutuklulukta geçirdikleri süreyi göz önüne alarak tahliyelerine karar verdi. Mahkeme, bu sanıkların tutuklu kaldıkları süreyi ve olaya ilişkin dosyadaki mevcut durumu değerlendirerek, bu kişilerin tutuksuz yargılanmalarına karar verdi.
Ancak mahkeme, diğer sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verdi. Ayrıca, davanın seyrini etkileyebilecek önemli bir adım atılarak, dosyanın Adli Tıp Kurumuna gönderilmesine ve maktul bebekler üzerinde ayrı ayrı inceleme yapılmasına, tıbbi uygulamada bir kusur olup olmadığının araştırılmasına karar verildi. Adli Tıp Kurumu’ndan, kusurlu davranışla ölüm arasında bir illiyet bağı bulunup bulunmadığına dair rapor isteneceği belirtildi. Mahkeme, bu inceleme raporunun davanın seyrini önemli ölçüde etkileyeceğini belirterek, dosyadaki eksik hususların giderilmesi amacıyla duruşmayı 21 Nisan'a erteledi.
İddianameye göre suç örgütü oluşturulmuş
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan 1399 sayfalık iddianamede, sanık doktor Fırat Sarı'nın, suç örgütünün elebaşı olduğu belirtiliyor. İddianamede, bu örgütün sevk ve idaresinin sanık doktor İlker Gönen ve 112 Acil Çağrı Merkezi ambulans şoförü Gıyasettin Mert Özdemir tarafından yapıldığı vurgulanıyor. Suç örgütünün esas amacının, işletmesini devraldıkları yenidoğan yoğun bakım ünitelerinin doluluk oranını sağlamak, SGK'den yüksek ödeme almak olduğu ifade ediliyor.
İddianameye göre, sanıklar tarafından bebek hastalarının durumları olduğundan daha ağır gösterilmiş, gereksiz yere uzun süre hastanede tutulmuş ve böylece SGK'den yüksek ücretler alınmış. Ayrıca, bazı hasta yakınlarından da fazla para talep edilmiş. İddianamede, bebeklerin uygun sağlık hizmetini almasını sağlamak yerine, örgüt üyeleri tarafından karlı görülen hastanelere yatırıldığı ve bu hastanelere aktarılan karın büyük kısmının örgüt üyeleri arasında paylaşıldığı ifade ediliyor. İddianamede, suç örgütünün esas amacının bebeklerin sağlık durumunun iyileştirilmesi değil, maddi menfaat sağlanması olduğu belirtiliyor.
Ceza istemleri ve yargılanan sanıklar
İddianamede, sanık doktor Fırat Sarı ve İlker Gönen için 10 bebeğin ölümü nedeniyle "kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi", "nitelikli dolandırıcılık", "suç işlemek amacıyla örgüt kurmak" suçlarından 10 kez, "resmi belgede sahtecilik" suçundan ise 11 kez hapis cezası talep ediliyor. Sanık Gıyasettin Mert Özdemir’in de benzer suçlarla suçlandığı ve 180 yıldan 589 yıl 9 aya kadar hapisle cezalandırılması isteniyor.
Ayrıca, davada yer alan 44 sanık hakkında da benzer suçlardan hapis cezası talep ediliyor. İddianamede, suç örgütüyle ilgili olarak, dolandırıcılık suçlarından maddi menfaat temin edilen hastaneler ve şirketler için tüzel kişilere özgü güvenlik tedbiri uygulanması, bu hastanelerin kapatılması ve mal varlıklarına el konulması talep ediliyor.
Soruşturma ve soruşturma kapsamındaki gelişmeler
Soruşturma kapsamında İstanbul’daki 9, Tekirdağ Çorlu’daki 1 hastanenin ruhsatı iptal edilmiş ve bu hastanelerde tedavi gören bebekler, ambulanslarla kamu hastanelerine sevk edilmişti. Ayrıca, soruşturmayı yürüten Büyükçekmece Cumhuriyet Savcısı Yavuz Engin’i makamında ölümle tehdit edenler de tutuklanmıştı.
Davanın ilk duruşmasında, tutuksuz yargılanan bazı sanıklar tutuklanmıştı. Bunlar arasında TRG Hospitalist Hastanesi doktorlarından Mehmet Gürül, aynı hastanenin İdari Müdürü Murat Mantuş, doktor Şeyhmus Çelik ve Esenler Güney Hastanesi'nin mesul müdürü doktor Ali Dirik yer alıyor.
Ayrıca, tutuklanması talep edilen ancak firari konumda bulunan sanıklar arasında, Birinci International Hastanesinin sahibi Ali Aksu, hemşire Serenay Şenkalaycı ve hemşire Ceren Hatice Kırım da bulunuyor. Bu sanıkların yakalanması için çalışmaların sürdüğü bildirildi.
Sanıkların sayısı 46'ya düştü
Davanın bir diğer önemli gelişmesi, sanıklardan İlker Gönen'in Antalya’daki cezaevinde 1 Şubat'ta intihar etmesiyle yaşandı. Bu trajik olayın ardından, tutuklu sanık sayısı 25’e, sanık sayısı ise 46’ya düştü.
Davanın seyri, dosyada yapılacak Adli Tıp raporunun ardından yeniden şekillenecek. 21 Nisan’da yapılacak duruşmanın davanın gidişatında önemli bir dönüm noktası olabileceği öngörülüyor.





