Son Mühür- Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin kabulünün 77. yılı dolayısıyla düzenlenen programda yaptığı konuşmada, insan hakları vurgusu içeren kapsamlı değerlendirmelerde bulundu. Etkinliğe katılanları selamlayarak başlayan Erdoğan, programın Türkiye ve tüm insanlık için hayırlı olmasını diledi.
“Mazlum ve mağdurların yanında olmaya devam edeceğiz”
Konuşmasında Gazze ve Sudan başta olmak üzere çatışma bölgelerindeki sivillere dayanışma mesajları gönderen Erdoğan, özellikle savaş ve yoksulluğun yükünü taşıyan çocuklara dikkat çekti. Filistin halkının mücadelesini saygıyla selamladığını belirterek, Türkiye’nin her koşulda Filistin’in yanında olacağını ifade etti.
Beyannamenin kabul sürecine atıf
Erdoğan, 1948’de kabul edilen İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin temel maddelerini hatırlatarak, herkesin doğuştan özgür ve eşit haklara sahip olduğunu vurguladı. Türkiye’nin beyannamenin kabulünden altı ay sonra belgeyi yürürlüğe koyduğunu anımsattı. Buna karşın, tek parti döneminde hak ve özgürlüklerin yeterince uygulanmadığını, bu süreçlerin toplumda derin yaralar açtığını söyledi.
“Sessiz devrim” vurgusu
2002’den itibaren gerçekleştirilen reformlara işaret eden Erdoğan, uzun yıllara yayılan hak ihlallerinin etkilerini gidermek adına önemli adımlar attıklarını dile getirdi. Türkiye’nin insan hakları alanındaki iyileşmeleri “sessiz devrim” olarak nitelendirdiğini belirtti.
CHP eleştirisi
Konuşmasında CHP Genel Başkanı’na yönelik eleştirilerde bulunan Erdoğan, son açıklamalar üzerinden siyasi tartışmalara değindi ve parti yönetimini geçmişteki uygulamalar nedeniyle eleştirdi. Bu konuyu büyütmeyi doğru bulmadığını belirterek sözlerini bu bölümde sınırladı.
“Medeniyetimizin özünde insan onuru vardır”
Türkiye’nin tarihsel ve kültürel birikiminde insan onuruna verilen önemden söz eden Erdoğan, İslam düşüncesindeki eşitlik, adalet ve insan hakları vurgusunu hatırlattı. Veda Hutbesi’nden örnek veren Cumhurbaşkanı, Mevlana ve Şeyh Galip’in sözleri üzerinden insana verilen değeri anlattı. "Tarihimizin hiçbir döneminde çiğ süt içmedik, şükür karnımız da ağrımıyor." dedi.
Tarihten günümüze uzanan hak anlayışı
Ecdadın hayvanlar ve doğal yaşam dahil olmak üzere tüm varlıklara merhametle yaklaşan bir gelenek oluşturduğunu söyleyen Erdoğan, toplumun tarih boyunca hoşgörü ve adalet ekseninde bir kültür ürettiğini ifade etti.
“Türkiye diplomasi üreten bir güç haline geldi”
Erdoğan, Türkiye’nin yalnızca sınırlarını koruyan değil, uluslararası alanda barış inşa eden bir ülke olduğunu vurguladı. Türkiye’nin varlığının geniş bir coğrafyada güven kaynağı olduğunu belirterek, dış politikada aktif ve yapıcı bir çizgi izlendiğini söyledi.
Gazze, Suriye ve diğer kriz bölgelerine ilişkin mesajlar
Türkiye’nin Gazze ve Suriye’deki gelişmelere karşı insani bir duruş sergilediğini savunan Erdoğan, bu tutumun “insan hakları dersi” niteliğinde olduğunu söyledi. Suriye Devrimi’nin yıl dönümü vesilesiyle Suriye halkını tebrik eden Erdoğan, 13 yılı aşkın süredir süren mücadelelerine dikkat çekti.





