Son Mühür- Berivan Kaya/ CHP Lideri Özgür Özel, dün İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun tutukluluk sürecinin devam etmesi durumunda nasıl bir yol izleyeceğini açıklayarak, 'yeni formülü' anlattı. Özel, "İmamoğlu'nu Silivri'de tutup yasak getirsinler yüzde 70 oy ile seçimi alırız, parlamentoda Anayasa'yı değiştirecek çoğunluğu alırız. 15 günde Anayasa'yı değişir, İmamoğlu çıkar görevine başlar. Tayyip Erdoğan için bulunan formül bulunur. Ya da büyük bir coşkuyla hızla güçlendirilmiş parlamenter sistem hazırlığı yapılır. Bir Cumhurbaşkanı seçilir, Cumhurbaşkanı Yavaş olur, Başbakan İmamoğlu olur. O sürece katkı sağlayan Cumhurbaşkanı olarak milletin gönlündeki figür olur" ifadelerini kullandı. Özel'in sözlerinin ardından Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ın adaylığı konuşulmaya başladı.
Mesele aday değil, seçimi kazanmak!
Özel'in aday açıklamalarını değerlendiren Emrah Gülsunar, "Özgür Özel'in iki dakikalık videosunda ne dediğine bakılmadı. Mansur Yavaş'ın ismi geçtiği için orası ön plana çıkarıldı. Ben bunun doğru bir yorum olduğunu düşünmüyorum. Özel'in anlattığı şeye odaklanmalıyız. Özel orada, 'adayımız İmamoğlu'dur, yargıyı kullanarak İmamoğlu'nun önünü keserlerse en doğru formülü bulup seçimi kazanacağız. Kazandığımız zaman İmamoğlu dışarı çıkacak ve ya cumhurbaşkanı ya da başbakan olacak' dedi. Özel'in orada o cümleyi, 'isimlerden öte, bir iktidar değişikliği için en uygun formül neyse onu yapacağız. Ben adaylığımı dayatmayacağım. Arkada teknik direktör olacağım, seçimin kazanılması için en uygun formülü sahaya süreceğiz, iktidar değişikliğini yapacağız' anlamında kullandı. Burada isimlere takılmamak gerekiyor. Tüm formüllerin masada olduğunu ve meselenin seçimi kazanmak olduğunu söylüyor. Bence doğru bir tutum sergiliyor. Ancak Yavaş'ın adını öne çekip, sanki o formül uygulanacak gibi hava yaratıldı" ifadelerine yer verdi.
Vekaleten sembolik aday...
CHP'nin uyguladığı ilkenin doğru olduğunu dile getiren Gülsunar, " Özel'in adaylık dayatması yapmaması ve adayın İmamoğlu olduğunu söylemesi doğru. İmamoğlu'nun önü kesilirse nasıl olacak tartışması başlıyor. Aday kesinlikle İmamoğlu olmalı. Adayımız İmamoğlu değilse çekelim diye bir şey olmaz. 15 milyon kişi oy vermiş. İmamoğlu artık muhalefetin doğal lideridir. Aday olacak kişinin vekaleten aday olması gerekiyor. Her kim ise, 'Ben adayım ama İmamoğlu'na vekaleten adayım' diyerek çıkması gerekiyor. 'Ben sadece 'sembolik' adayım' demesi gerekiyor. Muhalefetin mecliste anayasayı değiştirecek çoğunluğa erişeceğinin garantisi yok. 'Onun yerine sembolik olacak kişi nasıl cumhurbaşkanı olacak? gibi sıkıntılar var. Özel bu aşamada bu konuları tartışmamak gerekiyor. Adayın İmamoğlu olduğunu ve bunun dışında seçeneğin kabul edilmeyeceğini belirtmesi gerekiyor. Diğer türlü spekülasyonlar başlıyor. İktidar medyası da bunları istiyor. İktidar medyası, muhalefet için fitne kazanı kaynatma peşinde. Özel, bu açıklamaları yapınca iktidar medyası tartışmaları döndürüyor. Özel'in Yavaş'ın adını geçirmesi iktidar medyasına malzeme veriyor. Adayın sadece İmamoğlu olduğunu söyleyip konuyu kapatması gerekiyor" dedi.
Zor denklem
Parlamenter sisteme geçilmesi gerektiğini vurgulayan Gülsunar, " Ancak orada bir takım çelişkiler var. Devlet yapısı Türkiye'de bozuldu. Sizin bunları tamir etmeniz için başkanlık sisteminin gücünü kullanmanız gerekir. Ancak diğer yandan da muhalefet içerisinde CHP tek başına değil. Mecliste de tek boşuna çoğunluk olamıyor. CHP birinci parti ama bugün seçim olsa CHP 301 vekil alamaz. CHP sadece kendi oyu ile Cumhurbaşkanlığını kazanamaz. CHP'nin muhalefetteki diğer partilerin ortaklığına ihtiyacı var. Başkanlık sisteminde partiler size kolay kolay destek olmazlar. İki tarafta bir şey kazanmak ister. Siyaset müzakere ve pazarlık işidir. CHP, muhalefetteki ortaklarını sisteme dahil etmek için parlamenter sistemi vurguluyor. Parlamenter sistemi diğer partiler de ister. Küçük partiler de parlamentoda ağırlığa sahip oluyorlar. Ancak başkanlık sisteminde yetki başkanın elinde toplanıyor. Bu da diğer partiler için zararlı oluyor. Bir yandan devletin tamir edilmesi için başkanlık sistemine ihtiyaç var ancak diğer yandan da muhalefetin diğer aktörlerinin CHP'ye destek verebilmesi için de parlamenter sisteme geçiş formülü masanın dışına itilmemesi gerekiyor. Zor bir denklem" ifadelerine yer verdi.