Son Mühür - Oyunculuk sektöründe tekelleşme iddialarıyla gündeme gelen, ancak yıllar sonra yeniden başlatılan Gezi Parkı soruşturması kapsamında gözaltına alınan menajer Ayşe Barım, "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım" suçlamasıyla tutuklanmıştı.

162 gün aradan sonra ilk defa hakim karşısına çıkan Barım, savunması sırasında duygularına hakim olamayarak gözyaşlarına boğuldu ve şu ifadeleri kullanmıştı:

"Ben Türkiye Cumhuriyeti’ni yıkmaya yönelik hiçbir şeye teşebbüs etmedim, yardım etmedim... Buraya girmeden evvel tespit edilmiş çok ağır bir kalp rahatsızlığım ve beyin anevrizmam var. Kalbimde 6 adet ayrı hastalık tespit edildi. Son derece sağlıksız koşullarda yaşam mücadelesi veriyorum... Yaşam hakkımı geri istiyorum. Onurum itibarım, yaşam hakkım her şeyim elimden alındı. Sizin adaletinize ve vicdanınıza güveniyorum"

Davanın ilk duruşmasına birçok ünlü isim yoğun ilgi gösterdi. Serenay Sarıkaya, Halit Ergenç ve Bergüzar Korel gibi isimler de salondaydı. Verilen ara karar ile Barım’ın tutukluluğunun sürdürülmesine hükmedilirken, bir sonraki duruşma Ekim ayında yapılacak.

''Akla ve vicdana sığmayan bir zulüm...''

Barım’ın menajerliğini üstlendiği oyunculardan Serenay Sarıkaya, sosyal medya hesabından Barım adına anlamlı bir paylaşımda bulundu:

"Noktasından virgülüne her şeyi çok güzel izah etmiş bir yazı. Hiçbir suçu olmadığı aşikar olan, sadece işini yaptığı için ve bir kadın olarak bunca yıl tek başına bu kadar kuvvetli ve başarılı olabildiği için bunları yaşamak zorunda bırakılması, böylesine ağır bir bedel ödettirilmeye çalışılması, gerçekten akla ve vicdana sığmayan bir zulüm. Ayşe Barım hiçbir suçu olmadığı için ve daha kötü bir şey olmadan sağlığına bir an önce kavuşabilmesi için serbest bırakılmalıdır. Yaşam hakkı geri verilmelidir"

Kaynak: Haber Merkezi