Sakarya ve Kocaeli’nin en önemli içme suyu kaynaklarından biri olan Sapanca Gölü’nde balıkçılar tarafından kaydedilen ve sosyal medyada hızla yayılan kabarcık görüntüleri vatandaşlarda büyük tedirginlik yarattı. Göldeki hareketlilik üzerine ekipler bölgede inceleme başlattı.
AFAD ve SASKİ ortak inceleme yaptı
SASKİ Genel Müdürü Seyit Sakallıoğlu, kamuoyunda merak uyandıran görüntülerle ilgili ayrıntılı açıklama yaptı. AFAD ile birlikte yürütülen teknik incelemelerde hem hava örnekleri hem de su numunelerinin laboratuvar ortamında analiz edildiğini belirterek şunları aktardı:
“Alınan örneklerde herhangi bir olumsuz bulguya rastlanmadı. AFAD’ın gaz ölçümleri ve SASKİ laboratuvar analizleri sonucunda, göldeki kabarmanın su kalitesini etkileyen bir durum olmadığı tespit edildi.”
“Doğal hava çıkışı, olağan bir durum”
Sakallıoğlu, yüzeyde görülen hareketliliğin nedeninin belirlendiğini de duyurdu:
“Yapılan teknik değerlendirmelerde, göl yüzeyinde görülen kabarmanın yer altında oluşan doğal hava çıkışından kaynaklandığı tespit edildi. Göldeki bu hareketlilik olağan bir durumdur.”
“Vatandaşlarımızın su sağlığı konusunda endişe duymasına gerek yok”
Test sonuçlarının ardından bölgedeki çalışmaları yakından takip eden SASKİ Genel Müdürü Seyit Sakallıoğlu, kamuoyuna güven veren açıklamalarda bulundu:
“Ekiplerimiz kabarma görüntülerinin ardından hızla bölgeye intikal ederek AFAD ile birlikte gerekli numuneleri aldı. Yapılan tüm analizlerde su kalitesi açısından hiçbir sorun tespit edilmedi.”
Kontroller sıklaştırıldı
Sapanca Gölü’nün hem içme suyu kaynağı hem de doğal ekosistem açısından kritik bir öneme sahip olduğunu vurgulayan Sakallıoğlu, şunları ekledi:
“Gölün dip ve yüzeyinde yaşanan her değişimi yakından izliyoruz. Periyodik kontrollerimizi sıklaştırdık. Vatandaşlarımızın içme suyunun güvenliği ve kalitesi konusunda tereddüt etmesine gerek yok. SASKİ, gölün su seviyesini, ekosistemini ve kalite değerlerini sürekli takip ederek olası değişimleri anlık olarak değerlendiriyor.”
Göl sağlığı ‘maksimum koruma’ altında
Sakallıoğlu, tüm verilerin düzenli olarak izlendiğini, böylece hem içme suyu kalitesinin hem de göl ekosisteminin maksimum düzeyde koruma altında tutulduğunu vurgulayarak açıklamasını tamamladı.





